Ahir zaman gencine tavsiyeniz nedir?

- Yaşım 20 dışarıda artık çok fazla göz önünde yani fasıkça günah işleniyor bir Müslüman olarak çok rahatsız oluyorum böyle hissetmem normal mi çok canımı sıkıyor ahir zamanda yaşamak...
- Ne tavsiye edersiniz?

Değerli kardeşimiz,

a) Ahir zaman fitnesi, fitnelerin en büyüğüdür.

"Hz. Âdem'in yaratılışından itibaren kıyamete kadar geçen süre içerisinde Deccaldan daha büyük bir hadise (diğer bir rivayette daha büyük bir fitne) yoktur." (Müslim, Fiten 126)

hadis-i Şerif'in de ifade edildiği üzere Deccalın fitnesi yeryüzünün en büyük fitnesidir.

Korkunç bir tahribatın öncüsü olan Deccalı tanımanın, manevi hayatımız açısından önemi büyüktür. Bu suretle onun şerrinden korunabilir, manevi dünyamızı tehlikelerden kurtarabiliriz.

b) Demek ki ahir zamandaki en büyük fitne (imtihan) Deccalın fitnesidir. Onun şerrinden kurtulmak için onun kendisini tanımak gerekir. İki yüzlü bir münafık olan ve nifak cereyanının başına geçen Deccalın hem maddi hem manevi şahsiyetini bilmek, ona göre kendi rotasını çizmek lazım ve gereklidir.

İçinde bulunduğumuz bu ahir zaman fitnesinden korunmak için özellikle Bediüzzaman Said Nursi Hazretlerinin Risale-i Nur adlı külliyatına müracaat etmek, en doğru teşhis ve tahlili görmek için ve en sağlam tedavi metodunu uygulamak için gerçekten çok önemlidir.  

c) Bu konuyla ilgili olarak Risale-i Nur'da geçen şu ifadeler, ifade etmeye çalıştığımız gerçekleri desteklemektedir:

"Çünkü bütün mekteplerde ve dairelerde ve halkta, o ölmüş dehşetli adamın muhabbeti telkin ediliyor. Bu hâl ise, alem-i İslama ve istikbale pek elim ve acı bir tesiri olacaktı. Şimdi ihtiyarımızın haricinde onun mahiyeti ne olduğunu, en başta ve en ziyade alakadar ve en son ondan vazgeçecek adamların ellerine kat'î hüccetler ile gösteren ve ispat eden Risale-i Nur geçmesi, kemal-i merak ve dikkatle okunması öyle bir hadisedir ki; bizler gibi binler adam hapse girse, hatta idam olsalar, Din-i İslam cihetiyle yine ucuzdur. Hiç olmazsa küfr-ü mutlaktan ve irtidaddan en mütemerridleri bir derece kurtarır, meşkuk bir küfre çıkarır, mağrurane ve cüretkârane tecavüzlerini tadil eder. Mahkemede son söz olarak yüzlerine söylediğim bu cümle: 'Milyonlar kahraman başlar feda oldukları bir kudsî hakikata, başımız dahi feda olsun" ile bizim nihayete kadar sebat edeceğimizi dava etmişiz." (Şualar, s. 338-339)

d) Diğer taraftan “işler daraldıkça genişler” manasına gelen bir kural usul kitaplarımızda mukarrerdir. Buna göre, ahir zaman fitnesindeki az amel çok hükmünde, az sevap çok hükmünde olur. Meallerini vereceğimiz iki hadisi numune olarak takdim etmiş bulunuyoruz:

"Ümmetimin fesada gittiği zamanda kim benim sünnetime sarılsa ona yüz şehit sevabı vardır." (Münzirî, et-Terğîb, 1/41; Taberânî, Kebîr, 1394; Heysemî, Mecmeu’z-Zevâid, 7/282)

Böyle dehşetli bir zamanda Peygamber Efendimizin (asm) gösterdiği yolda giden ve insanları bu hidayet yoluna davet eden Müslümanların büyük sevaplara nail olacakları bu hadis-i şerif ile müjdelenmiştir.

Bununla beraber, bu fitne ve sefahat asrında misvak kullanmaktan, yeme içme adabına varıncaya kadar her bir sünnetin, sair zamanlara nispetle ayrı bir ehemmiyeti ve azim bir sevabı olduğu muhakkaktır.

Peygamber Efendimiz (asm) ümmetin fesada uğradığı, ahir zaman fitnesinin toplum hayatının her kademesinde kendini bütün dehşetiyle hissettirdiği o çetin zamanda, İslam’ı bir bütün olarak yaşamanın zorluğunu dile getirirken, merhamet dolu şu gerçeği de müjdelemiştir:

"Öyle bir zamanda yaşıyorsunuz ki emredilenin onda birini terk eden helak olur. Fakat öyle bir zaman gelecek ki, emredilenin onda birini yapan kurtulacak." (bk. Tirmizi, h.no: 2267)

Burada ifade edilen "onda bir", farzları ve vacipleri yapmak, haramlardan ve tahrimen mekruhlardan uzak durmaktır.

Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet