Zalim din kardeşine yardım edilir mi?

Tarih: 07.07.2025 - 15:02 | Güncelleme:

Soru Detayı

- Din kardeşin zalim de olsa ona yardım etmelisin şaklinde bir hadiz var mıdır?
- Var ise sahih mi; nasıl anlamalıyız?

Cevap

Değerli kardeşimiz,

Evet, bu konuda hadis-i şerifler vardır. Hz. Enes (ra)'den rivayet edilen hadisi aşağıya alıp açıklamasını yapmaya çalışalım.

 Enes (ra)den rivayet edildiğine göre, Resûlullah (asm) şöyle buyurdu:

: « انْصُرْ أَخَاكَ ظَالِماً أَوْ مَظْلُوماً»

فقَالَ رَجُلٌ: يَا رسول اللَّه أَنْصرهُ إِذَا كَانَ مَظلُوماً أَرَأَيْتَ إِنْ كَانَ ظَالِماً كَيْفَ أَنْصُرُهُ ؟ قال:

« تَحْجُزُهُ أَوْ تَمْنعُهُ مِنَ الظُّلْمِ فَإِنَّ ذلِك نَصْرُهْ »

“Din kardeşin zalim de mazlum da olsa ona yardım et.”

Bir adam:

- Ya Resûlallah! Kardeşim mazlumsa ona yardım edeyim. Ama zâlimse nasıl yardım edeyim, söyler misiniz, dedi. Peygamberimiz:

“Onu zulümden alıkoyar, zulmüne engel olursun. Şüphesiz ki bu ona yardım etmektir.” buyurdu. (Buhârî, Mezâlim 4; İkrâh 6).

Birçok defa ifade ettiğimiz gibi, zulüm, adaletin zıddıdır. Adalet bir fazilet, zulüm ise bayağılıktır. Dinimiz, zulmü şiddetle yasaklar. Zulüm, her türlü haksızlığın adıdır. İnsan olma haysiyetine sahip olan hiç kimse zulmü sevmez, zalimin destekçisi olmaz.

Bir insan mümin olduğu halde zâlim olabilir, zulüm işleyebilir. Nitekim hadis-i şerif de buna delil teşkil etmektedir. Allah Teâlâ şöyle buyurur:

“İnananlar ve imanlarına zulüm, haksızlık karıştırmayanlar. İşte güven onlarındır ve doğru yolu bulanlar da onlardır.” (En’âm, 6/82).

Bu ayet nazil olunca sahabe Resûl-i Ekrem Efendimiz’e (asm) gelerek:

- Hangimiz nefsimize zulmetmeyiz ki, dediler. Bunun üzerine Peygamberimiz şöyle buyurdu:

“Buradaki zulümden maksat sizin zannettiğiniz değil, Lokman aleyhisselâmın oğluna söylediği şu sözde bahsedilenlerdir:

'Ey oğulcuğum! Allah’a şirk koşma, doğrusu şirk en büyük zulümdür.' ” (Lokmân, 31/3).

Burada anılan şirk, zulmün en büyüğüdür. Peygamberimiz (asm) ayette kastedilen mananın bu olduğunu onlara hatırlatmıştır. Fakat bundan alacağımız en önemli ders, sahabenin bu konuda ne kadar hassas davrandığıdır. Bir başka önemli nokta da zulümle şirk arasındaki bağlantıdır. Her zulümde şirkten bir eser olduğu düşünülebilir. Yahut şirkten nasıl sakınılması gerekiyorsa, zulümden de öylece sakınılması gerektiği kalplere ve kafalara yerleştirilmek istenilmiştir.

Mazlum, zulme ve haksızlığa uğrayan kimsedir. Mazluma yardım etmek ve ona yapılan haksızlığı ortadan kaldırmaya çalışmak dinî ve vicdanî bir görevdir. Bütün peygamberler, yeryüzünden zulmü ortadan kaldırmayı hedeflemişlerdir. Bu yüzden de gönderildikleri toplumlarda peygamberlere ilk karşı çıkanlar, onlara eziyet ve işkence yapanlar, o toplumun içindeki zalimler ve baskı grupları olmuştur. Buna karşılık, peygamberlere ilk inanan ve onun yanında yer alanlar ise mazlumlardır. Her defasında galip gelenler de haktan yana tavır koyup zulme başkaldıranlar olmuştur. Çünkü zulüm payidar olmaz. Allah’ın yardımı zalimlere değil, daima mazlumlaradır. “Zalimin zulmü varsa, mazlumun da Allah’ı var.” atasözü bu değişmez gerçeğin evrensel ifadesidir.

Sahâbe-i kirâm, mazluma yardımı anlamış, ama zalime nasıl yardım olunacağını Resûlullah’a (asm) sorma ihtiyacı duymuştur. Çünkü ilk akla gelen, zalime yardımın da zulüm olduğudur. İşte bu isabetli soru ve Allah Resûlünün cevabı sayesinde biz de konuyu anlamış bulunuyoruz. Buna göre zalimin zulüm yapmasına engel olmak ona bir yardımdır. Çünkü yapacağı zulüm ve haksızlıktan onu kurtarmak, işleyeceği haram ve günaha engel olmak, dünya ve ahirette hak edeceği cezadan onu kurtarmak demektir. Zalime bundan daha büyük bir yardım olmaz. Buna karşılık, zalimin zulüm yapmasına göz yummak ve engel olmamak da zulmün bir çeşididir.

Peygamber Efendimiz (asm), bu talimatlarıyla Câhiliye Arapları arasında yaygın olan bir anlayışı da yıkmış, batıl ve yanlışın yerine hakkı ve doğruyu ikame etmiştir. Çünkü Araplar arasında kavmiyetçilik ve kabilecilik gayreti yüzünden, zalim de olsa kendi ırkının ve soyunun insanını destekleme, ona yardımcı olma âdeti çok yaygındı. Peygamberimiz, böylelikle yanlış üzerine bina kılınmış bir yapıyı tamamen kaldırıp atmak yerine, düzeltip hakka hizmet eder hale getirmiştir.

Özetler; 

- Mazluma yardım dinimizin esaslarından biridir.

- Zalimin zulmüne mâni olmak, ona karşı yapılabilecek en büyük hayırdır.

- Zulmün ve haksızlığın her çeşidi dinimizde yasak ve haram kılınmıştır.

- Zalimin zulmüne engel olmak, mazluma yardımcı olmak sayılır; zulme engel olmamak ise, bir çeşit zulümdür. (bk. Riyazü’s-Sâlihîn Tercüme ve Şerhi, Peygamberimizden Hayat Ölçüleri, Erkam Yay., H. No: 239).

Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet

Bu içeriği faydalı buldunuz mu?
Yorum yapmak için giriş yapın veya kayıt olun