Peygamberimiz, günahsız olduğu halde, neden Allah’tan çok kez bağışlanma diliyor? 

Tarih: 21.08.2018 - 20:00 | Güncelleme:

Soru Detayı

- Peygamber Efendimiz(sav) günahsız olduğunu bilmesine rağmen neden Allah’tan çok kez bağışlanma diliyor? 
​“Vallahi ben günde yetmiş defadan fazla Allah’tan beni bağışlamasını diler, tövbe ederim.” (Buhârî, Daavât 3)

Cevap

Değerli kardeşimiz,

İlgili hadislerden ikisi şöyledir:

واللَّه إِنِّي لأَسْتَغْفرُ الله ، وَأَتُوبُ إِليْه ، في اليَوْمِ ، أَكثر مِنْ سَبْعِين مرَّةً

“Vallahi ben günde yetmiş defadan fazla Allah’tan beni bağışlamasını diler, tövbe ederim.” (Buhârî, Daavât 3)

يا أَيُّها النَّاس تُوبُوا إِلى اللَّهِ واسْتغْفِرُوهُ فَإِنِّي أَتُوبُ فِي اليَوْمِ مِائَةَ مَرَّةٍ

“Ey insanlar! Allah’a tövbe edip ondan af dileyiniz. Zira ben ona günde yüz defa tövbe ederim.” (Müslim, Zikir 42)

Bu hadisleri ile Hz. Peygamber Efendimiz (asm):

- Ümmetini tövbe ve istiğfar etmeye davet ediyor.
- Ümmetini Allah’ın rızasına ve muhabbetine götürecek yolu gösteriyor.
- Ümmetine örnek oluyor.

- Allah katında her gün yetmiş basamak, yüz basamak gibi sınırsız bir yüksekliğe uçuyor, sınırsız bir hazineye doğru yol alıyor, sınırsız bir kabı dolduruyor, sınırsız bir rızaya yükseliyor, sınırsız bir rahmete koşuyor, ümmeti lehine sınırsız bir duaya ve kabule mazhar oluyor.

Hazreti Peygamber (asm)'in kabı sınırsızdır, dolmak bilmez. O susadıkça susuyor, içtikçe susuzluğu artıyor, susuzluğu arttıkça tövbe ediyor, tövbe ettikçe daha yüksek tecellilere mazhar oluyor. Daha yüksek tecellilere mazhar oldukça, makamı yükseliyor. Her yükselişte bir önceki halini nakıs görüyor ve tövbe ediyor. Çünkü O “Elem neşrah leke sadrak - Senin kalbini açmadık mı? (açtıkça açtık)” (İnşirah, 94/1) sırrına mazhar olmuştur.

Onun (asm) kainattan daha geniş sadrı kanmak, dolmak ve doymak bilmiyordu.

Onun iştiyakı sonsuz, yükselişi sonsuz, mazhar olduğu tecelliler sonsuzdu. Çünkü O (asm) ümmeti için yaşıyordu. Bu nedenle günde yetmiş basamaklı yüz basamaklı bir merdivenle Rabbine yükseliyordu...

Diğer taraftan, Allah Teâlâ’nın emirlerine herkesten çok uyan Peygamber Efendimiz (asm);

“Hepiniz Allah’a tövbe edin, ey müminler! Belki böylece korktuğunuzdan kurtulur, umduğunuzu elde edebilirsiniz.” (Nur, 24/31)

“Rabbinizden sizi bağışlamasını isteyiniz; sonra ona tövbe ediniz.” (Hûd, 11/ 3)

“Ey iman edenler! Allah’a samimiyetle tövbe edin!” (Tahrîm, 66/8)

gibi ayetlerdeki tövbe emrine uyarak, günde yetmiş defadan yüz defadan fazla tövbe ederdi.

Hadis-i şeriflerde çoğu zaman yetmiş veya yüz rakamı çokluğu, fazlalığı anlatmak için (kesretten kinaye olarak) kullanılır.

Peygamber Efendimiz (asm) de günde yetmiş veya yüz defa tövbe ettiğini söylemekle Cenab-ı Hakk’ı çok andığını belirtmiş olabilir.

Resul-i Ekrem Efendimiz (asm)'in günah işlemekten korunduğunu, dolayısıyla onun hiçbir günahı bulunmadığını biliyoruz. Buna rağmen onun her gün birçok defa tövbe etmesinin sebebi, ümmetine tövbe ve istiğfarın önemini göstermek ve hiçbir kimsenin Allah Teâlâ'ya, O’nun lâyık olduğu şekilde ibadet edemeyeceğini belirtmektir.

Peygamberler, Cenab-ı Hakk’ı en iyi bilen ve tanıyan kimseler oldukları için, O’na herkesten çok ibadet ederler; herkesten çok şükrederler ve O’na gerektiği şekilde ibadet edemediklerini itiraf ederler. Peygamber Efendimiz (asm) de yeme, içme, yatma, uyuma, eşleriyle beraber olma gibi mubah işlerle meşgul olurken veya ümmetinin çeşitli problemleriyle uğraşırken Allah Teâlâ’yı gerektiği şekilde zikredip düşünemediği için tövbe ve istiğfar ederek O’ndan af dilemektedir.

Nitekim bu hadisin bir başka rivayetinde Resûl-i Ekrem aleyhissalatü vesselam şöyle buyurmuştur:

“Benim de kalbime gaflet çöküyor. Ben de Allah’a günde yüz defa istiğfar ediyorum.” (Müslim, Zikir 41)

Bu durum karşısında bizim şöyle düşünmemiz gerekmektedir:

Benim Sevgili Peygamberim, hiç günahı olmadığı halde her gün bu kadar tövbe ederse, günahlara boğulmuş olan ben binlerce defa tövbe ve istiğfar etmeliyim. Hiç olmazsa Efendimin bu sünnetine uyarak her gün yüz defa tövbe ve istiğfar etmeye çalışmalıyım.

İstiğfar, Allah Teâlâ’ya “Rabbim, beni bağışla!” diye dil ile yalvarırken, bedeni günahlardan uzak tutmaktır. Kulun yapacağı budur. Allah Teâlâ’dan umulan ise istiğfar eden kulunu mağfiret edip bağışlaması, daha açık bir ifadeyle, onu cehennem azabından korumasıdır.

Özetle:

- İnsan her gün kendini hesaba çekmeli, yaptığı hataları ve günahları bulmaya çalışmalıdır. Sonra da bu günahları düşünerek Allah Teâlâ'ya yönelmeli ve ondan kendisini bağışlamasını dilemelidir.

- Hz. Peygamber (asm)'in Allah Teâlâ’ya karşı ne büyük bir saygı beslediği ve bu hususta ümmetine örnek olduğu görülmektedir.

- Peygamber Efendimiz (asm) günah işlemekten korunduğu, gelmiş geçmiş bütün kusurları bağışlandığı halde günde yetmiş defadan fazla tövbe ederse, günah çukuruna batmış olan bizlerin her gün en az onun kadar tövbe etmemiz gerekir.

- Tövbe, Müslümanın yenilenme ve temizlenme imkanıdır. Kullar için büyük bir nimettir. Son nefese ve kıyamet koptuğu ana kadar tövbe kapısı açıktır.

- İstiğfarın belli bir sayısı yoktur. Yetmiş ve yüz rakamları çok istiğfar edilmesi gerektiğini belirtmek için söylenmiştir. Bizim için tövbe ve istiğfarın asgarî rakamı yüz olmalıdır.

İlave bilgi için tıklayınız:

Peygamber Efendimiz (asm)'in söylediği "Şükreden bir kul ...
Peygamberler günah işler mi? Bazı âyetlerde, Peygamber ...
İnsanlar günah işleme özelliğinde yaratıldığı halde, neden ...

Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet

Bu içeriği faydalı buldunuz mu?
Yorum yapmak için giriş yapın veya kayıt olun