Geline zarar veren babaya bağırıp çağırmak günah mı?
- Babam seksen yaşında, gelinine maddi ve manevi zarar veriyor. Ondan nefret ediyorum baba olarak görmüyorum, bağırıp çağırıyorum, kendisine hiç muhatap bile olmuyorum, tabi eşim de öyle davranıyor. Bu durum ahiretimizi olumsuz yönde etkiler mi?
- Aslında bağırıp çağırırken hiç vicdani azap çekmiyorum baba olarak göremiyorum bu durum ahiretimize zarar verir mi?
- Ne tavsiye edersiniz? Nasıl bir yol izlemeliyiz?
Değerli kardeşimiz,
- Öncelikle ifade edelim ki, maddi veya manevi bir zarar görmemek ve zarar vermemek için tedbir almak gerekir.
- Böyle bir babanın akli dengesini, nörolojik bünyesini, psikiyatri ve psikolojik durumunu takip etmek zorunlu hâle gelmiştir. Çünkü normal bir baba böyle bir şey yapmaz.
- Uzman doktorun bu konudaki tespit ve teşhisi çok büyük öneme haizdir. Zira, bize göre sağlam bir kimse görünmesine rağmen gerçekte hasta olduğunu gösteren önemli vakalar vardır. Bunu tetkik etmeden İslam’ın yasakladığı davranışları göstermek büyük bir vebal olur. Bir hadis rivayetine göre;
“Kişinin affetmede hata etmesi ceza vermekte hata etmesinden daha iyidir.” (Tirmizî, Hudûd, 2, 1424)
- Doktorun teşhisi hasta görünümlü zatın sağlam olduğu yönünde ise, bu takdirde de fazla sert davranmamak, nefsimizi tatmin etmek için saygın olan tavırları göstermezsek de yine de Rabbimizin rızası için saygısızlık da etmeyeceğiz. Fazla uzatmadan ailenin iki büyüğü olan siz eşlere şunu söyleyebiliriz:
Hz. Aişe’ye iftira (İfk hadisesinde) dedikodu edenlerden biri de Mistah adında Hz. Ebu Bekir’in bir akrabasıydı. Eskiden beri fakir olan bu akrabasına yardım eden Hz. Ebu Bekir (ra) bundan böyle kendisine asla yardım etmeyeceğine yemin eder, bunun üzerine Nur Suresinin 22. ayeti nazil olur. Hz. Peygamber (asm) bu ayetin kendisine okuduğunda “Evet, Allah’ım! Beni affetmeni elbette isterim.” der ve eskisinden daha sıcak bir alaka gösterir.
İlgili ayetin meali şöyledir:
“İçinizden fazilet ve imkân sahibi olanlar, akrabalara, fakirlere, Allah yolunda hicret etmiş olanlara sadaka vermeme hususunda yemin etmesinler! Affedip müsamaha göstersinler. Siz de Allah'ın sizi affedip müsamaha göstermesini arzu etmez misiniz? Allah gerçekten gafurdur, rahîmdir (çok affedicidir, merhamet ve ihsanı boldur).” (Nur, 24/22)
Rivayete göre, Ebu Bekir’in (ra) kızı Esma (r.anhâ) daha Müslüman olmamış müşrik annesi evini gidip kendisini ziyaret etmek ve hediyeleri vermek istedi. Ancak Hz. Esma annesi de olsa müşrik bir kimsenin ziyaret ve hediyesini kabul etmekte tereddüt gösterdi. Durumu kız kardeşi Hz. Aişe (r.anhâ) validemize bildirerek Peygamberimize sormasını istedi. Hz. Peygamber (asm) Efendimiz “Annesini içeri alsın ve hediyelerini de kabul etsin." buyurdu.
Hz. Esma (r.anhâ) Müşrik de olsa annesine hürmette, hizmette kusur etmedi. Bu hadise üzerine Allah Teâlâ şu ayet-i kerimeyi indirdi:
"Allah, sizinle din uğrunda savaşmayan ve sizi yurtlarınızdan çıkarmayanlara iyilik yapmanızı ve onlara âdil davranmanızı yasaklamaz. Doğrusu Allah âdil olanları sever." (Mümtehine, 60/8; bk. Razi, Kurtubi, ilgili yer)
Umarız bu iki olay bize güzel birer rehber olur.
Özetle, maddi veya manevi zarar görememek için tedbir almamız gerektiği gibi, yine maddi veya manevi zarar vermemek için de gerekli tedbirleri almalıyız, tavır ve davranışlarımızı buna göre ayarlamalıyız.
Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet
BENZER SORULAR
- Babamı göresim gelmiyor, ne yapmalıyım?
- Ümmü Eymen'in hayatını anlatır mısınız?
- Ebu Bekir (r.a.)
- Kişi çocuğuna sadaka verebilir mi?
- Abdullah bin Ebî Bekir (r.a.)
- Ebû Kuhâfe (r.a.)
- Kafir anne çocuğunu emzirdikçe, bebek anneye lanet mi eder?
- Hz. Muaviye’nin, Hz. Ebu Bekir ve Hz. Ömer’e dedikleri doğru mu?
- Keşke annem ve babam veya onlardan biri sağ olsaydı... anlamında hadis var mı?
- Sünnetle Yaşamak- 276. GÜN