Peygamberimiz, Tevrat ile mi hükmetmiş?

Tarih: 23.07.2023 - 20:02 | Güncelleme:

Soru Detayı

- Ebu Davud'un bir rivayetinde aralarında hükmetmesi için Yahudilerin Peygamberimize gittikleri nakledilmiş. Peygamberimiz (sav) onlardan Tevrat’ı getirmelerini istemiş, Tevrat’ı yastığın üzerine koymuş ve şöyle demiş: sana ve seni indirene inanırım.
 - Bu hadisi nasıl anlamalıyız?
 - Tevrat tahrif edildiği hâlde Peygamberimiz neden ona inandığını söylüyor?
 - İbn Hacer el-Askalani hadisin açıklamasında Tevrat’ın o zamanlarda tahrif edilmediğini açıklıyor, peki bu doğru mu?

Cevap

Değerli kardeşimiz,

Bu hadis rivayeti Ebu Davud’da geçmektedir.(1)

Burada geçen ifade, Allah’ın iman ermemizi istediği asıl Tevrat içindir.

Nitekim İbn Hacer de Hz. Peygamber (asm) Efendimizin Tevrat için “Ben sana ve seni indirene iman ettim.” demesini, Tevrat’ın aslı itibariyle vahiy olarak gelen gerçek Tevrat için olduğunu bildirir.(2)

Her Müslüman bu yorumun gayet makul olduğunu bilir. Zira Kuran’la tahrif edildiği anlaşılan mevcut Tevrat’a iman etmek isabetli olmadığı gibi, Tevrat’ın aslı itibariyle Allah’tan gelen bir vahiy mahsulü olduğunda da şüphe yoktur.

İbn Hacer’e göre, Efendimizin (asm) iman ettiğini söylediği “o günkü mevcut Tevrat’ın tamamen sahih olduğunu söylemek yanlıştır.” Bilakis Efendimizin (asm) bu ifadesi, Tevra’tın gerçek vahiy olan aslına yöneliktir.(3) 

Kuran’da yer alan “De ki: Eğer söylediklerinizde samimi iseniz Tevrat'ı getirin de okuyun.”(4) mealindeki ayet ve benzeri ayetlerdeki Tevrat’a yönelik bu müspet tavrın da başka bir izahı olamaz.

Bir hakikat de şudur ki, şu anda elimizde bulunan mevcut Tevrat’ın da tamamı tahrif edilmemiştir. İçinde birçok sahih ve doğru bilgi vardır. Kaldı ki, Tevrat denilen kitabın bölümünün çok az olduğu bilinmektedir. Diğer kısımlar -Yahudi din adamlarının da kabul ettiği gibi- vahiy değil, şifahi ve kültürel bilgilere dayanan ve değişik insanlar tarafından kaleme alınmıştır.

Tevrat ile hükmetmeye gelince:

Öncelikle ifade edelim ki, Yahudiler, Peygamber (asm) Efendimize gelerek, zina eden iki genç Yahudi için Tevrat’a göre hüküm vermesini istemişler, bunun üzerine Efendimiz de ona göre aralarında hüküm vermiştir. Tevrat ile hüküm verilmesi, Yahudilerin isteğidir, Efendimiz de bu isteğe uygun hareket etmiştir.

Gayri müslimlerin kendi aralarındaki anlaşmazlıklarla ilgili olarak Kuran-ı Kerîm, Hz. Peygamber’e şunu tavsiye etmiştir:

“Eğer sana gelirlerse, ister onlar arasında karar verirsin ister kendi hallerine bırakırsın. Eğer onları kendi hallerine bırakırsan sana hiçbir şekilde zarar veremezler. Ama eğer bir karar verirsen onlar arasında adaletle karar ver.”(5)

Gayri müslimlerle ilgili adlî-hukukî bir özerkliğe işaret eden daha başka ayetlerle birlikte(6) Resûl-i Ekrem (asm) dönemindeki bazı özerklik uygulamalarını(7) göz önüne alan İslam hukukçuları din ve vicdan özgürlüğünün bir gereği olarak şahıs, aile, miras ve borçlar gibi dinî inançla yakın ilgisi olan özel hukuk alanıyla bazı ceza hukuku meselelerinde gayri müslimlerin hukuk ve yargılama özerkliğinin bulunduğu görüşündedir.

Tarihî süreçte de onlar kendi aralarındaki meselelerde kendi mahkemelerine dava açma ve kendi hukuklarını uygulama hakkına sahip olmuştur. Fakihler tarafından genellikle kabul gören bu özerklik anlayışı Hanefî fakihlerince, “Onları kendi inançlarıyla baş başa bırakmakla emrolunduk.” cümlesiyle ifade edilmiştir.(8)

Araflardan birinin Müslüman olması veya konunun kamusal boyutunun bulunması ya da dinlerini ilgilendirmemesi hâlinde ise davaya İslam mahkemesinin bakacağı ve İslam hukukunun uygulanacağı açıktır.

Kaynaklar:

1) bk. Ebu Davud, Hudud, 25, no: 4449.
2) Fethu’l-Bari, 12/172.
3) Fethu’l-Bari, a.y.
4) Al-i İmran, 3/93.
5) Maide 5/42.
6) Mâide 5/43, 47.
7) Müslim, Hudud, 26-29; İbn Mâce, Ḥudûd, 10.
8) Serahsî, el-Mebsûṭ, XI, 102; Kâsânî,  Bedai, II, 311.

Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet

Bu içeriği faydalı buldunuz mu?
Yazar:
Sorularla İslamiyet
Kategori:
Okunma sayısı : 100+
Yorum yapmak için giriş yapın veya kayıt olun