Niçin Peygamber Efendimizin ismi anıldığında salavat getirmek mecburi de Allah'ın ismi anıldığında celle celaluhu demek mecburi değil?
Değerli kardeşimiz,
Bilindiği üzere Efendimiz (asm) Hazretlerinin adı anıldığında duyan her Müslüman’ın salavat getirmesi ihmal edilmez bir görevi, unutulmaz bir vefa borcudur.
O kadar ki, O’nun irşadıyla var oluş hikmetini anlayan her Müslüman’ın üzerine bu salavatın ömründe bir keresi farz, sonrakileri vacip, tekrarlarda ise sünnet olduğu bildirilmiş, "salavatın terki ise şefaatten mahrumiyete sebeptir", denmiştir.
Nitekim Ahzab suresi ayet 56'da Rabbimiz de salavat getirmeyi emretmektedir:
"Şüphesiz Allah ve melekleri Peygambere salat ederler. Ey iman edenler! Siz de O’na tam bir teslimiyetle salat ve selam edin!.."
Bu ayetin emri gereği olarak ömürde bir defa salavat getirmek farz, sonraları her ilk duyuşta vacip, aynı yerde tekrarlanmalarda ise sünnet olduğu ifade edilmiştir. Anlaşılan odur ki, getirilen salat–ü selamdan hem Rabbimiz, hem de melekleri razı olmakta, ayrıca melekler salavat getirenlere de dua etmekteler.
Hadis kitaplarında görüyoruz ki, Efendimiz (asm)'in Cennet’teki makamının yükselmesine sebep olan salavatı okuyan insana melekler, “Allah da senin makamını yükseltsin!” diye dua etmekte, öteki melekler de bu duaya amin demekteler. Salavat getiremeyene ise, “Allah da senin makamını yükseltmesin!” diye tepki göstermekte, öteki melekler de bu tepkiye amin diyerek iştirak etmekteler. Demek ki, Efendimiz (asm)'in adını duyunca salavat getirenler meleklerin hayır duasını alır, getirmeyenler ise bedduasına maruz kalırlar. Ayrıca, Peygamberimiz (asm) de, adını duyduğu halde salavat getirmeyen vefasız ümmetine kırılmakta, bunu da “burnu sürtülsün” sitemiyle dile getirmektedir.
Salavatlar Efendimize (asm) has bir dua olduğundan, O’na mahsus duayı Rabbimiz reddetmez. Bu niyetle bizler de özel dualarımıza redde uğramayan salavatla başlar, salavatla bitirirsek, iki makbul dua arasına aldığımız duamızın kabul olacağını ümit ederiz.
Efendimize (asm) getirilen salavat, günahının affına sebep denemez. Çünkü O’nun böyle bir durumu söz konusu değildir. Makamının yükselmesine vesiledir. O yüzden Efendimiz (asm)'in makamını kimse tahmin ve tespit edememektedir. Çünkü her saniye, iyiliğine sebep olduğu ümmetinden nehirler gibi salavat duaları akmakta, böylece yükselmenin hiç durmayıp kıyamete kadar da devam edeceği anlaşılmaktadır.
Allah Teala'nın ismi anılınca "celle celaluhu" demek, "O'nun şanı ne yücedir." anlamına gelmektedir. "Allah" ismi Allah'ın bütün esma ve sıfatlarını kapsayan bir isimdir. "Allah" denilince Rahman, Rahim, Kerim, Rezzak ve diğer isimleri de kapsadığından, sanki hepsi birlikte anılmış olur. Bu bakımdan sadece "Allah" ismi anmakla da Allah Teala'yı tazim etmiş oluruz...
Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet
BENZER SORULAR
- "Ben yanında zikredildiğim zaman bana salât okumayan kimsenin burnu sürtülsün." hadisini açıklar mısınız; salavat getirmenin önemi nedir?
- Peygamberimize (asm) salavat okumanın hükmü nedir? Peygamberimizin ismini duyduğumuzda "asm / sav / sas" sözünü söylemek farz mıdır; salavatı sesli mi sessiz mi söylemek daha uygundur?
- Peygamberimize salavat getirmenin önemi hakkında bilgi verir misiniz?
- Peygamber Efendimize salat ve selam göndermek ne demektir; nasıl selam verilir?
- SALÂT, SALAVÂT
- Peygamberimize (asm) salavat okumanın hükmü nedir ve şekli nasıl olmalıdır?
- Efendimize getirilen salavatın önemi ve "Bana salavat getirmeyenin burnu sürtülsün..." sözünü (hadisini) nasıl anlamalıyız?
- Namazlardan sonra yapmış olduğumuz Tesbihat'ın kaynağı neye dayanmaktadır?
- Salavatın alamı, destek çıkmak anlamında mıdır?
- Salavat nedir, Peygamberimize nasıl salavat getirebiliriz?