Nefsime zulüm mü ediyorum?
- Nefsime yenilmekten korktuğum için hiçbir şey yapmıyorum. Belli isteklilerim, hedeflerim veya hayallerim var ama bunları nefsim istiyor diye hiçbir şey yapmak istemiyorum hiçbir şey neredeyse yapmıyorum günlerim verimsiz geçiyor nefsime yenilmek istemediğim için yapmak istemiyorum, nefsime zulüm mü ediyorum, yanlış mı yapıyorum, ne yapmalıyım, doğrusu ne?
- Nefsim konusunda yardımcı olur musunuz?
Değerli kardeşimiz,
Nefis İki Anlamda Kullanılır:
Biri, kişinin kendisi ve zatı demektir, bedenimiz ve ruhumuzu beraber içine alır. Beden ve ruh dünyamıza lazım olan şeyleri esirgemek veya onlara zarar verecek şeyleri yapmak nefisimize zulmetmektir. Örneğin gözümüzü günahta kullanmak ona zulmetmektir, gözümüzü bantlayıp hep kapalı tutmak da ona zulmetmektir.
Diğeri ise, kötülük veya iyiliği isteyen duygumuzdur. Bunun da helal ve gerekli olan isteklerini yerine getirmemek veya günah isteklerine uymak da ona zulmetmek anlamına gelir.
Nefsinizle ilgili yaşadığınız bu çıkmaz, aslında nefsin gerçek mahiyetinin bilinmesi ile aşılabilir.
Nefis Kendi İçinde Hem Kötülüğü Hem de İyiliği Barındırır
Öncelikle nefis hem iyilik hem de kötülük yapma kapasitesiyle donatılmıştır. (bk. Şems, 90/8)
Bu açıdan nefisin mutlak anlamda bir tehlike veya düşman olarak görülmesi onun mahiyetine aykırıdır.
Dolayısıyla burada nefis ile ilgili anlaşılması gereken ilk şey nefsin bünyesinde barındırdığı kötüyü işleme meylini muhasebe yoluyla kontrol altında tutmak ve günahlara izin vermemektir. Ayrıca güzel ammelerle onu terbiye etmektir.
Nitekim Kur’an-i Kerim,
“Nefislerinizi temize çıkarmayın.” (Necm, 53/32) ve
“Muhakkak, nefsini temizleyen kurtuluşa erdi.” (Şems, 91/9)
gibi ayetlerle nefsin günahsız sayılmasının asla doğru olmadığını ancak onun mutlaka temizlenmesi gerektiğini istemiştir.
Âlimlerimiz bunu, nefsin kötülüklerden arıtılması, yani iman etmekle şirkten, takva ile günahlardan temizlenmesi ve salih amellerle de bu temizliğinin artırılması şeklinde izah buyururlar.
Görüldüğü gibi nefsimizin istediği her istek ve arzu bu çerçeveye girmiyor. Mesela, meşru dairede yemek, içmek, cinsi münasebette bulunmak, eğlenmek vb. aslında nefsimizin de hoşuna giden şeylerdir, ama haram değil, günah değildir. Yine meşru dairede para kazanmak, zengin olmak, mal ve mülk, araba, makam sahibi olmak yine nefsin hoşuna giden şeylerdir, ama günah değildir. İyi eğitim görmek, iyi bir iş sahibi olmak, sağlıklı bir bedene sahip olmak, bunun için de spor yapmak, çaba göstermek nefsin istediği şeylerdir, ama günah ve haram değildir.
Yeter ki helal dairesinde olsun, sahip olduğumuz nimetlerin Allah’tan geldiği bilinsin, şükredilip Allah hatırlansın.
Ayet ve hadislerin nefisle, daha doğrusu nefs-i emmare ile kastettikleri şey, haram dairesindeki arzu ve istekleri isteyen nefistir. Tezkiye edilmesi istenen ve karşı çıkılması istenen nefis bu nefistir. Bununla mücadele etmek, nefsin bu konudaki isteklerine karşı koymak da insanı kemale ulaştıran, mükemmel yapan şeylerdir.
İşte burada Kuran-ı Kerim, iyiye kuvvet verip kâmil insan olmak varken nefsinin kötü arzu ve isteklerinin peşinden koşan kimseleri, nefislerine zulmedenler şeklinde nitelendirir. (bk. Âl-i İmran, 3/117, 135; Nisa, 4/64, 97)
Hz. Peygamber (asm) Efendimiz de veda haccında mümini vasıflandırırken, Allah’a itaat yolunda nefsinin sırf dünya için yaratılmış gibi sadece dünyevi tamahları ile mücadele eden kimseleri “mücahit” olarak isimlendirmektedir. (bk. Buhari, İman, 3; Ebu Davud, Cihad, 2)
Buradan da anlaşılmaktadır ki, amaç ve hedefinize ulaşmak için günlerinizi verimsiz geçirmenize gerek yok. Hedeflerinizi belirleyin, ona ulaşmak için yapılması gerekenleri tespit edin, ama bu hedefleri gerçekleştirirken manevi değerlerinizi de göz önünde bulundurun. Hepsinin Allah’ın rızasını kazanmak için vesileler olduğunu bilin.
Bu çerçevede eğitim, çalışma ve aile hayatınızla ve kişisel gelişiminizle ilgili her türlü helal aktiviteyi yapabilirsiniz.
Kendinize Karşı Merhametli Olun
Kendinizi çok sert bir şekilde eleştiriyor olabilirsiniz. Bu, nefsinize zulmetmek anlamına gelebilir. Çünkü insan ancak dengede olursa sağlıklı bir imana sahip olabilir.
Kendinize karşı merhametli olun ve isteklerinizi tamamen bastırmanın yerine, onları meşru dairede yaşamaya çalışın, meşru olmayanlara karşı da sabırla mücadele edin.
Hedeflerinizi Gözden Geçirin
Hedeflerinizin ne kadarını nefsinizin yönlendirdiğini ne kadarının daha yüksek bir amaç doğrultusunda olduğunu değerlendirin.
Eğer hedefleriniz gerçekten değerli ve olumluysa, bunları gerçekleştirmek için adım atmak nefsinize yenilmek olarak sayılmamalıdır. Ancak, hedefleriniz yeniden değerlendirmek faydalı olabilir.
Sonuç olarak, nefsinizi tamamen bastırmaya çalışmak yerine, onu doğru yönlendirmeye odaklanmak daha dengeli bir yaklaşım olabilir. Hedeflerinizi gözden geçirin, niyetlerinizi saflaştırın ve kendinize karşı merhametli olun. Bu dengeyi kurmak hem manevi hem de dünyevi başarıya ulaşmanıza yardımcı olabilir.
Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet
BENZER SORULAR
- Nefsin mertebelerini açıklar mısınız?
- Allah bize neden nefis verdi?
- Günahı ve sevabı ruh mu yoksa beden mi işler? Ruh beden ilişkisini nasıl anlamak lazımdır?..
- Allah'ın koyduğu sınırlar nelerdir?
- Haramdan başka bir şeyden zevk alamıyorum?
- Tevbe ve istiğfar
- Orucun koruyucu bir zırh / kalkan olması ne demektir, oruç bizi nasıl korur?
- Açık saçıklardan korunmak için ne yapmam lazım?
- NEFS-İ MUTMAİNNE
- NEFSİN MERTEBELERİ