Namaz bize ne kazandırır?
- Elimize ne geçecek?
- Kılmayınca ne kaybediyoruz?
Değerli kardeşimiz,
Öncelikle ifade edelim ki, Allah’ın evrendeki emir ve yasaklarıyla, dinimizdeki emir ve yasakları birbirine bezner.
Nasıl ki, bedenimiz için su, hava ve gıdayı almak bizim için geerekliyse, almadığımızda nasıl sıkıntılar, acılar ve hastalıklar çekmek durumunda kalırız. Aynen onun gibi, ruhumuzun suyu, havası ve gıdası olan -başta namaz olarak- ibdetleri yapmamız gerekir. Yoksa, ruhsal sıkıntılar, acılar ve manevi hastalıklar çekmek durumunda kalırız.
Demek ki, aslında namaz kılan kendisi için kılmış, kılmayan da kendisi için kılmamış olur.
Nitekim Allah Teala;
"Her kim ki doğru yolu izlemeyi seçerse, bunu kendi lehine seçmiş olacaktır ve her kim ki sapıklığı seçerse, yine bunu kendi aleyhine seçmiş olacaktır." (Yunus, 10/108)
"Kim hidayete ererse, bu kendi lehinedir; kim saparsa, o da kendi aleyhine sapmış olur.” (Zümer 39/41)
"Herkesin kazandığı ya kendi lehine ya da aleyhinedir." (Bakara, 2/ 286)
"Kim iyi bir iş yaparsa, bu kendi lehinedir. Kim de kötülük yaparsa aleyhinedir." (Fussilet, 41/46)
mealideki ayetlerde bu gerçeğe işaret etmiştir.
Bu kısa bilgiden sonra detaya gelince:
Namazın kazandırdığı en önemli fazilet, Allah'a kul olma şerefini kazandırır. Allah'ın davetine icabet etmeyi, onun huzurunda bulunmayı, Allah tarafından kabul edilmeyi; Allah ile beraber olmanın zevkini, hazzını, lezzetini ve keyfini kazandırır. Çünkü namazın verdiği zevk hiçbir şeyde yoktur.
Dünya açısından baktığımızda hiçbir zevk namazın zevki kadar sürekli ve kalıcı olamaz. Şiddetli bir açlık sonrası yediğiniz bir yemek, kavrulur derecede bir susuzluk sonrası içtiğiniz buz gibi bir su; daha başka nimetler, ev, araba, eş, evlat, mal, mülk, makam, mevki, rütbe ve daha niceleri, namaza sahip olmanın zevkini verebilir mi? Çünkü bunların hepsi geçici, bitici, sonlu ve fâni...
Namazın bunlarla kıyas edilmesi mümkün değil. Bu nimetlerin hiçbiri namazın yanından bile geçemez. Namaz farklı bir lezzet, farklı bir tat, farklı bir nimet ve nimetler üstü bir nimet.
Namazın ilk nimeti "namaz ihtiyacını duymak, namaz açlığını hissetmek"tir.
İkincisi, namazı beklemek, saatler öncesi hasretini çekmek, namazı özlemek, bir aşk derecesinde sevmek, sevdalısı olmak hem de kara sevdalısı. Namazsız bir hayatı düşünememek, hatta "Namazsız nasıl yaşanır?"ı anlamamak...
Namaz öyle bir duruş ki, onun (c.c) huzurundasınız, o sizi görüyor, o sizinle ilgileniyor, o size değer veriyor, o sizi kul olarak kabul ediyor, o sizi seviyor, sevdiriyor, sevindiriyor, sevimli kılıyor ve siz de bu sevinci bütün duygularınızla yaşıyorsunuz.
O size olan sevgisini, verdiği nimetlerle anlatıyor, sizden karşılık bekliyor. Siz de onun sevdirmesine karşılık ibadetinizle, namazınızla, secdenizle, kulluğunuzla kendinizi ona sevdiriyorsunuz. Böylece Allah katında sevimli ve sevgili bir kul oluyorsunuz.
Bütün dünya, yeryüzündeki bütün insanlar sizi sevse fakat Allah sevmese, bu sevginin bir değeri, bir anlamı, bir geçerliliği olur mu?
Düşünebiliyor musunuz? Taş olabilirdiniz, olmadınız, bir bakır madeni olmadınız, bir bitki, bir odun parçası, bir karınca, bir böcek, daha büyüğü bir fil de olabilirdiniz. Hiçbiri değilsiniz.
Bir de "Ne olmak isterdiniz?" diye sorulmamış, böyle bir tercihle karşı karşıya kalmamışsınız.Yıllar sonra insan olduğumuzu fark ettik, bebeklik ve çocukluk dönemlerini geçtikten sonra...
Sadece insan olma nimetine karşı günlerce, yıllarca alnımızı secdeden kaldırmasak az bile gelir.
Namazı anladık, namazın huzurunu, bereketini tattık, namazlaştık. Asıl kazanç gelecekte...
Yarın kabirde ışık ve arkadaş, Büyük Mahkeme'de elimizde kurtuluş senedi / beratı, sırat köprüsünde bir cennet burağı / bineği, cennetin kapısına taşıyan bir vasıta olan namazın az mı kazancı / kârı var?
Ama bu bir nasip meselesi, nasiple birlikte bir istek ve bir kabul.
Ebedi huzur, ebedi saadet ve ebedi nimetler namazın yanında yer alıyor.
Günde bir saatlik bir mesai insanı Allah'a taşımıyorsa, yaşamanın sonu ne ola ki?!.
Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet
BENZER SORULAR
- İnsanın özgür cüz'i iradesini, tercihini vurgulayan hangi ayetler var?
- Gayrimüslimler "Biz de ehli fetret olsaydık." derse ne cevap verilir?
- Gelecekte işlenecek bir günah, daha gerçekleşmeden, geçmişte veya günümüzde bir takım değişikliklere sebep olur mu?
- Her ümmete peygamber gönderildiyse, fetret ehlinin olması bir çelişki değil mi?
- Allah için, hiçbir şey zulüm sayılmıyorsa, "Allah kullarına asla zulmetmez." gibi ayetler nasıl açıklanır?
- Kitapların düşünce ve inanç mekanizmasındaki rolü nedir?
- İHTİDÂ
- Bilmeden girdiğimiz kul haklarından sorumlu olacak mıyız?
- "Beni zikredin ki ben de sizi anayım...ne demektir?
- Nasıl olsa Allah affeder diye, namaz kılmamak olur mu?