Komşusu olmayan var mı?

Tarih: 24.11.2019 - 20:00 | Güncelleme:

Soru Detayı

- Şerrinden komşusu emin olmayan kimse cennete giremez, hadisine göre kişinin komşusu yoksa ne yapacak?

Cevap

Değerli kardeşimiz,

Türkçe’deki komşu karşılığında İslâm ahlâk ve fıkıh literatüründe kullanılan câr kelimesi “yakın olma, yakınlık” anlamındaki civar ve mücavere masdarlarından isim olup, genellikle birbirine yakın meskenlerde yaşayan kişilerin ve ailelerin her birini ifade eder.

Ayrıca aralarında meslek, iş yeri, arazi vb. yönlerden yakınlık bulunanlar hakkında da kullanılmaktadır. (Lisânü’l-ʿArab, “cvr” md.; Tâcü’l-ʿarûs, “cvr” md.)

Car kelimesindeki yakın olma, yakınlık manaları dikkate alındığında, komşu konusu, hayatın bütün alanlarını içine alabilir.

Hayat bir yolculuktur. Bu yolculuğun yapıldığı her yerin ve bu yerlerle ilgili bütün hakların, komşuluk kavramı içine girdiğini düşünebiliriz. Çünkü bu alanlarda olanların birbiriyle az veya çok, kısa veya uzun, sık veya seyrek... komşuluk ilişkileri ve hakları olabilir. Örneğin:

- Sadece eve bitişik olan ev veya evler değil, apartman, sokak, mahalle, ilçe, şehir, devletler de birbiriyle komşudur.

- Sokakta, çarşıda, pazarda yürürken karşılaşanlar birbiriyle komşudurlar.

- Asansörde, parkta, arabada, uçakta, vapurda olanlar bir biriyle komşudurlar.

- Sosyal medyada; facebook, twitter, instagram gibi alanlarda olanlar birbiriyle komşudurlar.

- Bir iş için sırada bekleyenler o sırada olanlarla, trafikte araç kullananlar diğer araç kullananlarla komşudurlar.

- Cami, mescid, medrese gibi yerlerde, hac, umre yapılan mahallerde olanlar birbiriyle komşudurlar.

- Okulda, hastanede, meslek kurslarında olanlar birbiriyle komşudurlar.

- Tarla, arsa, bağ, bahçe, yazlık gibi alanlarda olanlar da birbiriyle komşudurlar.

Bunu akla gelebilecek bütün alanlar, yerler, zamanlar için düşünebiliriz.

Demek ki bir insanın, ilgili olduğu herkesle, her yerde bir şekilde bir komşuluğu vardır ve bu komşulara karşı bir sorumluluğu söz konusudur.

İşte bir mümin bütün bu komşularına, komşu olduğu durumlarda güven vermeli, onlar o müminden asla bir zarar görmeyeceklerinden emin olmaları gerekir. Eğer mümin güven vermiyorsa, onlar o müminden emin olamıyorlarsa, onun imanının kamil olmadığı anlamına gelir.

Unutmamak gerekir ki İslam Peygamberi Hz. Muhammed (asm)'ın düşmanları bile, ona "Muhammedü’l-Emin" diyorlardı.

O halde "Komşusu, belalarından emin olmayan kimse (gerçek ve kamil anlamda) mümin değildir." (Buhari, Edeb 29; Müslim, İman 73)

Bütün bunları dikkate alarak Peygamber Efendimiz (asm)'in şu hadislerine bir kez daha dikkat kesilelim:

“Cebrail, komşu hakkı üzerinde o kadar önemle durdu ki, neredeyse komşuyu komşuya mirasçı yapacak sandım.” (Buhârî, Edeb, 28; Müslim, Birr, 140, 141)

“Allah katında en hayırlı komşu, komşularına en çok iyilik eden kimsedir.” (Tirmizî, Birr, 28)

“Allah’a ve ahiret gününe inanan kimse, komşusuna eziyet etmesin.” (Buhârî, Rikak, 23; Müslim, Îmân, 74, 75)

“Allah’a ve ahiret gününe inanan kimse, komşusuna iyilik etsin.” (Buhârî, Edeb, 31; Müslim, Îmân, 74, 76, 77)

Hadis meallerinde de görüldüğü üzere, bu hadislerde komşuluk kavramının din ayırımı yapılmaksızın mutlak olarak kullanılmıştır. Bu durumu dikkate alan alimler, gayri müslim komşuların da komşuluk haklarının bulunduğu görüşünde birleşmiştir. (Kurtubî, el-Cami, 5/188)

İlave bilgi için tıklayınız:

Komşusu, zararından emin olmayan kimse cennete giremez ...

Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet

Bu içeriği faydalı buldunuz mu?
Yazar:
Sorularla İslamiyet
Kategori:
Okunma sayısı : 500+
Yorum yapmak için giriş yapın veya kayıt olun