Kocamın ailesiyle anlaşmazlıklar var, ne yapayım?
Değerli kardeşimiz,
Öncelikle empati yapmanızı tavsiye ederiz.
Senin ailene kocanın nasıl davranmasını istersen sen de onun ailesin öyle davran. Bu durum aynı zamanda imanımızın gereğidir. Nitekim âlemlere rahmet olan Peygamberimiz (asm)
“Sizden biriniz, kendisi için arzu edip istediği şeyi, din kardeşi için de arzu edip istemedikçe, gerçek anlamda iman etmiş olmaz.” (Buhari, İman 7)
diye haber vermiştir.
Şu hâlde, kocanın senin ailenle anlaşması için ne yapması gerektiğini düşünüyorsanız, lütfen siz şimdi onları yapmaya özen gösterin, bu durum niyetinize imanınıza ve ibadet hayatınıza faydalı olacaktır.
İnsan sosyal bir varlıktır, bundan dolayı da ancak toplum içinde, yakın insanlarla birlikte yaşarsa huzurlu ve mutlu olabilir. Bu huzur ve mutluluğun da hâliyle bir karşılığı var. Bu karşılık ise, kişinin başta ailesi olmak üzere yakın çevresi ile karşılıklı sevgi, saygı ve fedakârlık çerçevesinden sağlıklı ilişkiler kurması, onlara karşı olan sorumluluklarını yerine getirmesi ve diğer toplumsal kurallara uymasıdır.
Bu çerçevede kişinin yaptığı şeylerin bir kısmı bizzat güzeldir, eşi, çocukları, anne-babasıyla geçirdiği güzel vakitler gibi, bir kısmının ise neticesi güzeldir. İki hayatın da arkadaşı olan eşine gösterdiği sevgi ve saygısından dolayı onun yakın ailesine karşı yaptığı fedakârlıklar gibi.
Kişi, eşiyle mutlu olmak istiyorsa, onun anne-babasıyla iyi geçinmekten başka çaresi yoktur. Çünkü hiçbir erkek;
- Anne-babasını istemeyen,
- Sürekli onlarla kavga eden,
- Onlarla tartışan,
- Onların her dediğini ve yaptığını kocasının başına kakan
bir hanımı sevemez ve onuna mutlu olmaz.
Bundan dolayı bazen içimizden gelmese de ebedi hayat arkadaşımızı seviyorsak ve evlilik hayatında mutlu olmak istiyorsak kayınvalide ve pederimizle asgari düzeyde sağlıklı bir iletişim sürdürmemiz gerekir.
Ancak bu, onların her dediğini yapmak, kişiyi aşağılayan, ezen her davranışlarına karşı sessiz kalmak, aşırı fedakârlık etmek, onların sevgisini kazanmak için sürekli onları memnun etmeye çalışmak demek değildir. Kişi, kendisini rahatsız eden söz ve davranışlara her zaman katlanmak zorunda değildir.
Bu çerçevede size tavsiyelerimiz şunlar olacaktır:
- Kayınvalide-gelin sorunlarını derinleştirip içinden çıkılmaz hâle getiren, karşılıklı ön yargılardır. Birisinin ön yargısı, onun karşıdakinin davranış ve sözünü yanlış anlamaya ve yanlış tepki vermeye götürür. Bu, karşıdakinin aynı şekilde tepkisel davranmasına neden olur. Böylece küçük bir yanlış anlaşılma bir kısır döngüye dönüşebilir.
Bunun için öncelikle onun söz ve davranışlarını ne kadar iyiye ve güzele yorarsanız, o nispette davranışlarınız değişecek. Ve o da zamanla davranışlarını değiştirecektir.
- Unutmayın erkekler, genelde annelerini melek gibi gördükleri için, annelerine yönelik eleştirileri kabullenmez, eleştiren hanımlarını da kötü niyetli olmakla itham ederler. Bu da ilişkileri olumsuz etkiler.
Bunun önüne geçmek için sadece kendi duygularınız üzerine yoğunlaşın. Çözümü eşinizden isteyin, onu empati kurmaya yönlendirin. Aynı muameleye maruz kalsa neler yapacağını sorun.
- Küsmek, ilişkiyi kesmek sorununuzu çözmez, sizi daha başka sorunlarla karşı karşıya bırakır.
Bundan dolayı, asgari düzeyde de olsa kayınvalidenizle ilişkiyi devam ettirin. Onu evinize davet etmezseniz, belki yemek yapma zahmetinden kurtulursunuz, ama eşinizle yaşayacağınız muhtemel kırgınlıklar sizi başka zahmet ve sıkıntılara sokacaktır.
- Kayınvalidenizin sizi üzen ve rahatsız eden söz ve davranışlarını içinize atmayın.
Müsait bir zamanda kayınvalidenize ikram edeceğiniz bir kahve eşliğinde rahatsız olduğunuz şeyleri onu rencide etmeden, savunmaya sevk etmeden anlatın.
- Kocanızla anlaşarak, kayınvalidenizle olan ilişkilerinize bir sınır getirin.
Kayınvalidenizin de annenizin de sizin eşinizle olan çekirdek aile hayatınıza müdahale etmesine izin vermeyin. Yani sizin işlerinize müdahale etmemesi, ilişkilerinize karışmaması, gelip gitmelerin bir sınırı olması vb konularından anlaşın.
- Evlilik ortaklıktır. Nikâh akti ise, bu ortaklığın karşılıklı şahitler huzurunda kabul edilmesidir.
Eşinizle, kayınvalideniz konusunda anlaşamadığınız konularda orta yolu bulmaya çalışın. Bir adım siz atarsınız, bir adım da kocanız atacaktır. Yoksa her iki tarafta kararında ısrar ederse, evlilik bağı devam etmez ve kopar. Bu bağ koptuktan sonra yaşanacak sıkıntılar, şimdikilerinden kat kat fazla olacaktır.
- Kayınvalidenizin sevgisini kazanmaya çalışın.
Kayınvalideler, yaşlı oldukları için kendilerine değer verilmesini, saygı duyulmasını, önemsenmelerini isterler. Bunu göremedikleri zaman yanlış taktiklerle gelinlerini azarlar ve küçümserler.
Bunun önüne geçmek için zaman zaman -bildiğiniz bir konu bile olsa- ona danışın: “Anneciğim, bu konuda tecrübene ihtiyacım var, bilgine ihtiyacım var. Şunu nasıl yapayım, bu konuda nasıl davranayım?” gibi sorularla onu ön yargılarından kurtaracağınız gibi onun sevgisini de kazanacaksınız. Onun yaptığı bir yemeği, bir işi, çocuklarına vermiş olduğu eğitimi, kısaca anneliğini ve kadınlığını bilgi ve deneyimlerini takdir ederseniz size olan ilgisi ve sevgisi artacağı gibi, bazı gereksiz korkularından da kurtulacaktır.
- Kayınvalide, oğlunu sizden kıskanıyorsa, onun yanında eşinizle biraz daha mesafeli durabilirsiniz.
Bazen, hediye alarak, bazen ziyarete giderek bu konudaki duygularının önüne geçebilirsiniz. Eğer korkusu oğlunu, kendisinden koparmak ise, bunu da yine kendisine açıklayabilirsiniz. “Anneciğim, oğlunuzu sizden koparmak gibi bir düşüncem asla yoktur. O her zaman sizin oğlunuzdur, gelecek, gidecek, sizi soracak.” diyerek, onun korkularının yersiz olduğunu söyleyebilirsiniz. Eşiniz annesine gitmek istiyorsa, engel olmayın, gitsin. Böylece annesi de kaygılarının yersiz olduğunu anlayacaktır.
- Eşinizden olumlu cevap almazsanız yine aynı üslup ve yöntemle, eşinizin kardeşlerinden biriyle veya kayınbabanızla konuşun.
Unutmayın, bu konudan en son haberi olacak kişi anneniz ve babanız olmalıdır. Çünkü onlar duygusal oldukları için, ölçüyü koruyamaz, evlilik ilişkilerinizi zora sokacak bir üslup kullanabilirler.
Bu sorunun çözümünde erkeğe de büyük görevler düşmektedir.
- Öncelikle annesine saygıda kusur etmemek şartıyla, her zaman karısının yanında olduğunu hissettirmelidir. Annesinin, karısını eleştirmesine, aşağılamasına, azarlamasına asla müsaade etmemelidir. Kadın için, erkeğin güveni, koruması, sahiplenmesi çok önemlidir. Bunlarda sıkıntı varsa, kadın huzursuz olur, bu huzursuzluk ilişkilerine de olumsuz yansır.
- Erkek, annesi ve karısı arasında hakem ve arabulucu rolünü oynamaktan vazgeçmeli ve sadece haklının yanında olduğunu göstermelidir. Eğer, karısı haklıysa, hiç çekinmeden “Anneciğim sana saygım sonsuzdur, ama bu konuda karım haklıdır.” veya “Hanım, seni çok seviyorum, ama bu konuda annem haklıdır.” diyebilmelidir.
- Erkek, karısının da kendisi gibi aynı sıklıkla annesini ziyaret etmesi, hal-hatır sorması için eşini zorlamamalıdır. Bu konuda makul bir ölçü bulunduktan sonra, eşinin ailesi ile nasıl bir ilişki kurması gerektiğini ona bırakmalıdır.
Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet
BENZER SORULAR
- Kayınvalidesi tarafından kendisine eziyet edilen gelin ne yapmalıdır?
- Kayınvalidem olay çıkarıyor, ne yapayım?
- Kocamın ailesini istemiyorum, nasıl davranayım?
- Kocamın ailesi psikolojik şiddet gösteriyor, ne yapmalıyım?
- Evde zulüm ortamı varsa ne yapmalı?
- Kadın eşinin ailesiyle aynı evi paylaşmaya mecbur mu?
- Kadın eşinin ailesiyle aynı evi paylaşmaya mecbur mu? Onların (ana-babanın) her türlü ihtiyaçlarını karşılamak şartıyla ayrı eve çıkmak kadının hakkı değil mi?
- Evlenmeyi Düşünenlere
- Eş seçiminde, evlilikte dikkat edilmesi gereken hususlar nelerdir?
- Eşim içine kapanık ne yapmalıyım?