Evrim Teorisi niçin ısrarla müdafaa edilmektedir?
EVRİM TEORİSİ, ileri sürüldüğü sahada dahi hiçbir mes'eleye ciddi bir çözüm getirmediği halde, niçin ısrarla savunulmaktadır? Bunun cevabını da isterseniz yine bazı evrimcilerle diğer bilim adamlarından dinleyelim.
Evrim üzerinde onbeş yıl çalışmış bulunan Amerikalı Prof. T. Gish de şu değerlendirmeyi yapmaktadır:
Peşin hükümle karar verme düşüncesi, Evrim Teorisinin kabulünde önemli bir unsurdur. Birçok ilim adamının Evrimi kabul etmesinin sebebi; bu teorinin bütün canlıların yaratılışını materyalist ve tabiatcı bir düşünce ile izah etmesindendir. Çünkü bunlar, materyalizme ve tabiata inanmaktadırlar.1
Evrimcilerin fikir babası Rus asıllı T. Dobzhansky de şöyle der:
Bugün materyalist felsefe, mevcut biyoloji ilimlerinin çoğu tarafından paylaşılır.2
Thomas Huxley'in oğlu ve Darwin'in en kuvvetli destekçilerinden biri olan S. Julian Huxley, Evrim felsefesi üzerine hümanist bir din kurmayı tasarlamıştı.3
Huxley bir yayınında şu görüşü belirtir:
'Hümanist' kelimesini, insanı tam bir bitki veya hayvan gibi tabii bir varlık olarak kabul eden bir kimsenin inancı olarak aldım. Yani, insanın vücudu, aklı ve ruhunun tabiat üstü bir güç tarafından yaratılmadığını, sadece Evrimle ortaya çıktığını kabul eden bir düşünce şeklinde değerlendirdim. Bu fikre göre insan, herhangi bir tabiat üstü varlığın kontrolü altında değil, serbesttir. Ancak kendi güç ve kuvvetine kendisi sahiptir.4
Bu, Allah'ı inkâr eden Hümanistik inanç sistemi ile Evrim inancı arasında ayrılmaz bir bağın varlığını ispat eder.
Meşhur Evrimcilerden George Gaylord Simpson da benzer bir görüşe sahiptir. Geçmişin Hayatı adlı eserinde görüşünü şöyle özetler:
İnsan, kâinatta anlama kapasitesine ve potansiyeline sahip tek varlıktır. Şuursuz ve akılsız maddelerin bir ürünüdür. Böylece dünyaya gelişini kendisi başarmış olan insan, sadece kendisine karşı sorumludur. İnsan kâinatta yaratıcı, kontrol edici bir güce sahip değildir. Fakat kendisinin ustası ve amiridir. Bu bakımdan insan, kendi kaderini kendisi tayin ve idare etmelidir.5
S. Julian Huxley, Simpson'un bu sözlerini şöyle ifade eder:
Bir Evrimcinin, insanın mahiyeti hakkında çok mükemmel bir değerlendirmesi.6
Prof. Gish, Evrimcilerin bu görüşlerini şöyle değerlendirir:
Evrim felsefesi, aslında Evrimcilerin kendi dünya görüşleri içerisinde yer alan bir inanç sistemidir.7
Sovyet İlimler Akademisi'nin ileri gelen biyokimyacılarından S. E. Breslerin itirafı oldukça dikkat çekicidir:
Canlı dokularda topyekün ayrılığın nasıl başladığı bir muammadır. Bu fevkalâde hadisenin, hayatın başlangıcı sırasında meydana gelen son derece nadir, çok geniş, şümullü tesadüflerin eseri olabileceği yolunda SPEKÜLASYONLAR ileri sürmekten başka bir şey yapamıyoruz.8
Darwin’in İnsanın Türeyişi adlı eserinin 1975 yılında Öner Ünalan tarafından yapılan tercümesinin önsözünde yer alan ibare, hiçbir yoruma yer bırakmayacak kadar açıktır. Öner Ünalan tarafından Darvvin şöyle takdim ediliyor:
Darvvin'in dünya görüşü Materyalisttir. Diyalektikçi ve vardığı sonuçlarla Tanrı tanımaz (Ateist) olan Darwin, çağdaş biyolojinin yaratılmasına, İdealizme ve Metafiziğe karşı savaşa büyük katkıda bulunmuştur.9
Lunn, meşhur anatomi profesörü Thomas Dwight'ın şu sözlerini naklediyor:
Evrim konusunda kurulmuş olan diktatörlük, meselenin dışında olanların tahmin edemeyeceği kadar despot hâle gelmiştir, sadece düşünce sistemimizi etkilemekle kalmıyor; aynı zamanda terör çağlarını aratan bir baskıyı da sürdürüyor, acaba bilim dünyası liderlerinden kaç tanesi düşüncelerini aynen açıklayabilirler.10
Douglas Dewar, Evrim hakkındaki gerçeği halkın duymaması için basının oynadığı rolü anlatır. Dewar'ın dikkat çeken yönü, önceleri Evrim taraftarıdır ve bu görüş altında Türlerin Teşekkülü eserini neşreder. Daha sora Hindistan kuşları üzerinde yaptığı detaylı araştırma onda, türlerin değişmediği fikrini hasıl etmiştir. Dewar, İnsan, Özel Yaratık adlı kitabında şöyle der:
Evrimcilerin basını ele geçirmelerinin önemini pek az insan idrak etmiştir. Bugün pek az dergide Evrim Teorisini reddeden makale çıkar. Hattâ dini dergilerin bile birçokları, insanın hayvan soyundan geldiğini kabul eden modernistlerin elindedir... Genel konuşursak bütün gazetelerin yazı işleri müdürleri, Evrimi ispat edilmiş bir vakıa olarak bilmekte ve teoriye karşı çıkan herkesi cehalet ya da delilikle suçlamaktadırlar. Hemen hepsi Evrimciler tarafından çıkarılan ilmi mecmualar ise Evrim mevhumuna ufak bir gölge düşürecek bir yazıyı bile yayınlamak istememektedirler... Kitap neşredenler, yürürlükte olan bir teoriye karşı çıkıp da üzerine hücumlar toplayacak veya rağbet görmeyecek bir kitabı basmazlar, hattâ basım masrafları yazara ait olsa bile, yayınevinin itibar kaybedeceğini düşünürler. Böylece halk, meseleyi tek yönlü olarak bilmektedir. Normal kitle adamı, Evrim Teorisini, yer çekimi kanunu gibi ispat edilmiş bir gerçek olarak bilmektedir.11
Yine Dewar aynı kitabında şunu belirtir:
İnsanın farazi atalarının bir dişe, kafatası parçasına veya bir çene kemiğine dayanarak uydurma resimlerinin çizilerek toplumun kandırılması bir skandaldır. Toplum bu resimlerin hayal mahsulü olduğunu bilmemektedir.
İngiltere'de Mensa Gazetesi yazarı Richard Milton, Darwinizmin Mitleri adlı kitabında bilim adamlarının anti-Evrim hakkında fikirlerini ve araştırmalarını yayınlayamadıklarını esefle belirterek şöyle der:
Farklı görüşlerini duyuramayanlar yalnızca Evrim sahasının dışındakiler değildir. Bilimsel disiplinlerin farklı görüşe sahip üyeleri de seslerini duyuramıyorlar. Posta kutumda, Darwinizmi bir kutsal emir olarak öğretmekten kaygı duyan biyologlardan ve meslekleri, Evrimsel biyolojiyi etkileyecek tıbbi keşiflerde bulunmaya götüren tıp adamlarından gelen mektuplar var. Bu bilim adamları, keşiflerini Nature gibi dergilerde yayınlamak istemişler, ancak keşiflerinin sonuçlarının anti-Darwinist olduğu ve bu nedenle hayati bilimlerde egemen olan ideolojiyle çatıştığı gerekçesiyle her yerde reddedilmişlerdir. Bu nedenle seslerini duyurmak için bir bilim adamı olmamama rağmen benden yardım istemektedirler.
İngiltere ve Amerika gibi, dünyanın en medeni ülkeleri arasında olduğu sanılan ülkelerde, bazı bilim adamlarının, kendilerini bu kadar tecrit edilmiş ve görmezden gelinmiş hissetmeleri nedeniyle, davalarını kamu oyuna popüler basın yoluyla, doğrudan duyurmak zorunda kalmaları çok kaygı vericidir. Aynı şekilde entellektüel hoşgörüleri ile gurur duyan ülkelerde, kendilerini ortodoksinin muhafızı olarak gören kimselerin onayı olmaksızın, bilimsel itirazını dile getirmenin imkânsız olduğunu görmek son derece üzücüdür.12
Prof.Dr. Adem Tatlı
Dipnotlar:
1- Gish, D.T.; a.g.e. s. 27.
2- Dobzhansky, T.; Scienos, Vol. 175, s. 49, 1972.
3- Huxley, J.; The Observer, July, 17, s. 17, 1960.
4- What is humanism? A Pamphlet published by The Hümanist Community of San Jose, California, 95106 (Gish, D.T.'nin eserinden naklen).
5- Simpson, G.G.; Life of Past, Yale University Press, New Haven, 1953.
6- Huxley, J.; Scientific American, Vol. 189, s. 90, 1953.
7-Gish, D.T.; a.g.e. s. 185.
8- Coppedge, J. F.; Evolution: Possible or Impossible? Michigan, s. 67, 1973.
9- Darwin, C; İnsanın Türeyişi. Tercüme, Öner Ünalan, s. 6,1975.
10- Lunn, A.; Muhakemeden Kaçış, 1930.
11- Dewar, D.; İnsan; Özel Yaratık, s. 103-104 (Moor, J.'nun eserinden naklen.)
12- Milton, R. Shattering the Myths of Darvvinism. Tere. I. Kapaklıkaya, Darrwinizmin Mitleri. Gelenek yayıncılık,istanbul, 2003, s.15.
BENZER SORULAR
- Evrim ve İdeoloji
- İlk insan topraktan mı yaratılmış, maymundan mı gelmiştir?
- Evrim Bir Din Gibi İnanç Mevzuu İse,Bilim Kitaplarına Nasıl Girmiş Ve Nasıl Savunulmaktadır?
- EVRİM TEORİSİ’NİN ÇIKMAZLARI
- İlk insan topraktan mı yaratılmış, maymundan mı gelmiştir?
- “Evrim teorisi ispatlandı.” şeklinde yapılan açıklamaların doğruluk payı var mıdır?
- Evrim teorisi, bilimsel bir teori midir?
- Evrimin Dayandığı Deliller
- Darwinin işi şansa kaldı!
- Evrim Teorisi Termodinamiğin İkinci Kanununa terstir