Hibeyi iade etmesek sorumlu olur muyuz?

- Biz, hayırseverlerin gönüllü bağışlarıyla kurulmuş, İslami eğitim amaçlı bir derneğin yönetimindeyiz. Bir hayırsever kardeşimiz, vefatına kadar kullanım hakkı kendisinde kalmak şartıyla bir evin mülkiyetini derneğimize bağışlamış, tapusunu derneğimize devretmiştir.
- Ancak, bağışçı kardeşimizin oğlu, annesinin bu bağıştan vazgeçtiğini ve evi başka bir derneğe bağışlamak istediğini belirterek, bu malın kendilerine iadesini talep etmektedir.
- Dernek yönetimi olarak, vakıf malını koruma yükümlülüğümüz olduğuna inanıyoruz ve bu malın devredilmesi durumunda sorumluluk doğup doğmayacağını öğrenmek istiyoruz.

Değerli kardeşimiz,

Hibe eden veya kendisine hibe yapılan taraflardan birinin ölümü halinde hibe edenin hibesinden dönme imkânı kalmaz.

Hibe edenin ölümü hâlinde hibeden dönme iradesini sergileyecek tarafın bulunması söz konusu olmadığından, hibe edilenin ölümü hâlinde ise hibe edilen malın artık onun mülkiyetinden çıkıp mirasçıların mülkiyetine geçtiği için hibeden dönülemez. Zira hibeden dönülebilmesi için hibe edilen şeyin hibe edilenin mülkünde sabit olması gerekir. (Mevsılî, İhtiyar, 3/51; Meydânî, Lübab, 2/175)

Buna göre, bağışlanan öldüğü takdirde, bağışlayan hibesinden dönemediği gibi, bağışlayan öldüğü takdirde de mirasçıları bağışlanmış olan malı geri alamazlar.

Bu hükme göre ana ölmüş ise hibeden rücu edemezler.

Ana hayatta ise: Hanefîlere göre hibeden rücu mekruh olduğu, diğer üç mezhebe göre ise rücu caiz olmadığı için bu hükme uyup rücu etmeyenler sorumlu olmazlar.

Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet