Hepimiz çoban mıyız?
- Hepiniz çobansınız ve idare ettiklerinizden sorumlusunuz... manasında bir hadis okumuştum.
- Bu hadis sahih mi; kaynağıyla beraber açıklamasını yapabilir misiniz?
Değerli kardeşimiz,
Evet, muteber kaynaklarımızda geçen böyle bir hadis-i şerif var ve sahihtir.
İbni Ömer (r.anhüma)’dan rivayet edildiğine göre Hz. Peygamber (asm) şöyle buyurdu:
« كُلُّكُمْ راعٍ، وكُلُّكُمْ مسئولٌ عنْ رعِيَّتِهِ ، والأَمِيرُ رَاعٍ ، والرَّجُلُ راعٍ علَى أَهْلِ بَيْتِهِ ، والمرْأَةُ راعِيةٌ على بيْتِ زَوْجِها وولَدِهِ ، فَكُلُّكُمْ راعٍ ، وكُلُّكُمْ مسئولٌ عنْ رعِيَّتِهِ »
“Hepiniz çobansınız. Hepiniz güttüğünüz sürüden sorumlusunuz. Amir memurlarının çobanıdır. Erkek ailesinin çobanıdır. Kadın da evinin ve çocuğunun çobanıdır. Netice itibariyle hepiniz çobansınız ve hepiniz idare ettiklerinizden sorumlusunuz.” (Buhârî, Cum`a 11, İstikrâz 20, İtk 17, 19, Vesâyâ 9, Nikâh 81, 90, Ahkâm 1; Müslim, İmâre 20).
Dünyada sorumsuz kimse yoktur. Yaşadığı sürece herkes ya yönetici veya yönetilendir. Yönetenler idare ettiklerinden, yönetilenler de kendilerine emanet edilen işlerden / kişilerden sorumludur.
Peygamber Efendimiz (asm) sorumlu olan kimseyle sorumlu olduğu şeyleri çoban-sürü benzetmesiyle anlatmıştır. Çoban saflığı ve samimiyeti temsil eder. O güttüğü koyunlara derin bir şefkat ve merhamet besler. Koyunlarını en güzel otlaklarda yaymaya çalışır. Su içme zamanı gelince onları sular. Dinlenme zamanı eğrek (gölgelik) yerine götürüp yatırır. Kurda kuşa kaptırmaz. Onların hastalanmamasına dikkat eder. Hasta olanlara da özel ihtimam gösterir.
Kendisine bir şey emanet edilen kimse de o emanete tıpkı çoban gibi iyi duygularla sahip çıkmalı, onları koruyup gözetmelidir. İdaresine verilen kimselerin kendisine bir Allah emaneti olduğunu düşünmeli, onlara şefkat ve merhamet göstermelidir.
Bir amir, idaresindeki memurlar için iyi ve temiz duygular beslemeli, onların iyiliğini istemeli, onları mutlu edecek ve görevlerini en iyi şekilde yapacak imkânları hazırlamalıdır. Hadisin birçok rivayetinde amir yerine “imam” yani devlet başkanı ifadesi geçmektedir. Buna göre bir devlet başkanı idaresi altındakilerin inanç ve düşüncelerinin farklı oluşuna bakmadan, onların refah ve saadetini temin etmeye, kendilerini adil bir yönetimle idare etmeye, haksızlığa uğrayanların hakkını korumaya, onları mutlu edecek her imkânı sağlamaya çalışmalıdır.
Merhum şairimiz Mehmed Akif, İslâm’ın büyük halifesi Hz. Ömer’in (ra) devlet başkanı olarak hissettiği ağır vebali şöyle dile getirmişti:
Kenâr-ı Dicle’de bir kurt aşırsa bir koyunu,
Gelir de adl-i ilâhî sorar Ömer’den onu.
Devlet başkanı olan kimse, sorumluluğu böylesine büyük olduğu için, bütün gayretini sarfederek görevini hakkıyla yapmaya çalışacak, haksızlığa meydan vermeyecektir.
Aile reisi, aile fertlerini mutlu etmeyi hedef almalıdır. İnsanın mutlu olması her şeyden önce iyi bir din kültürü almasıyla mümkündür. Bu sebeple aile reisi idaresi altındakilere öğrenilmesi farz olan bilgileri öğretmeli ve böylece onları -ayet-i kerimede belirtildiği üzere- yakıtı insanlar ve taşlar olan cehennem ateşinden korumalıdır.(bk. Bakara, 2/24) Sonra onları en iyi şekilde yedirip giydirmeli, en iyi meskenlerde yaşatmaya gayret etmeli ve onların birbirleriyle iyi geçinmelerini sağlamalıdır.
Bir kadın kocasına karşı sorumlu olduğunu düşünerek evini imkânları ölçüsünde en güzel şekilde tanzim etmeli, kocasının haklarını korumalı, malını israf etmemeli ve ona her türlü ihanetten sakınmalıdır. Onun önemli bir görevi de çocuklarını iyi bir insan ve iyi bir Müslüman olarak yetiştirmeye çalışmak, bilgi, görgü, eğitim ve öğretimleriyle ilgilenmektir.
Bu konudaki başka rivayetlerinden öğrendiğimize göre bir hizmetkâr veya bir işçi, yanında çalıştığı kimsenin malının çobanıdır ve o malın korunmasından sorumludur. İdaresine bırakılan şeyleri kendisine emanet bilmeli ve onları gözü gibi korumalıdır. Yapması istenen işleri de kusursuz şekilde yapmaya gayret etmelidir.
Yine bir başka rivayette belirtildiğine göre bir evlat babasının malının çobanıdır ve onu gözetmek zorundadır. "Babamın malıdır!.." diye istediği gibi çalıp çırpmaya, saçıp savurmaya hakkı ve yetkisi yoktur. O da yaptıklarının hesabını Allah’a verecektir.
Bu ölçüye göre herkes etrafındakilere karşı sorumludur. Arkadaş arkadaşa, esnaf müşterisine, öğretmen öğrencisine, memur iş güç sahibi olarak karşısına çıkan kimselere karşı sorumludur. Hatta insan, kendisine birer Allah emaneti olarak verilen vücudundaki organlardan sorumludur. Gücünü, kuvvetini, gençliğini ve enerjisini nerede harcadığının hesabını verecektir.
Kısaca ifade etmek gerekirse, devlet başkanından hamala varıncaya kadar herkes, işinden ve yaptığı görevinden sorumludur.
Özet olarak;
- İnsanlar görevlerinden ahirette Allah’a, dünyada yöneticilere karşı sorumludur. Herkes üstlendiği görevi yapacaktır.
- Evli bir kadın, evliliğin gereği olarak kocasına karşı bazı sorumluluklar taşır. Evin idaresi, eşyaların muhafazası, namus ve iffetin korunması, görev ve sorumluluklarının başlıcasıdır.
- Eşlerin birbirlerine karşı görevleri vardır. Mutlu bir hayat sürebilmek için bu görevleri kusursuz yapmaya çalışmaları gerekir.
- Kadın kocasının evinin yönetiminden ve korunmasından sorumludur.
- Sorumluluk insanın üstlendiği görevin cinsine ve önemine göre değişir. Devlet başkanı yönettiği kişilerin maddi ve manevi ihtiyaçlarının temin edilmesinden sorumludur.
- Aile reisi eşinin ve çocuklarının maddi ve manevi ihtiyaçlarının giderilmesinden, onların dünyada ve ahirette mutlu olmalarını sağlayacak imkânlar hazırlanmasından sorumludur.
- Çocuğun geçimini üzerine alan kişinin, özellikle babanın ona din eğitimini vermesi en başta gelen görevidir.
- Hizmetkâr kendisine emanet edilen işi en iyi şekilde yapmaktan sorumludur..(bk. Riyazü’s-Sâlihîn Tercüme ve Şerhi, Peygamberimizden Hayat Ölçüleri, Erkam Yay., H. No: 285, 302 ve 654)
Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet
BENZER SORULAR
- Kadın tesettürsüz ise kocası neden sorumlu oluyor?
- Kadın, kocanın sözünü dinlemezse ne yapmalı?
- Ahiretteki en can alıcı sual ne olacaktır?
- MÜTTEFEKKUN ALEYH
- Açlıktan ölenden kim sorumlu?
- ÂDİL YÖNETİCİ
- Ana babasına karşı gelenin dili mi kesilir?
- Kendime Eş, Çocuklarıma Anne Seçerken…!
- REAYA
- Cemiyette görülen kötülükleri devlet mi önler, fert mi?