Geri Gelen Mektup şiirini yazmak ve okumak günah mı?
- Hüseyin Nihal Atsızın "Geri Gelen Mektup" şiirini dinlemek okumak caiz midir?
- Bu şiiri seviyorum ve okuyup dinlemek istiyorum fakat şiirin bazı mısraları kafamı karıştırıyor acaba şirk midir günaha girer miyim Allah muhafaza imanımdan olur muyum diye korkuyorum.
- Şiirde "Ay, secde edip çehrene, yerlerde sürünse" ve "Yalnız o yeşil gözlerinin nuru görünse" ve "Gözlerle günah işlemenin zevkini tattım. Gözler ki birer parçasıdır sende İlahın" ve "Dinmez! Gönülün, tapmanın, aşkın sesidir bu!" Gibi birçok ifade var eğer bakabilirseniz şiirin tamamına bakıp ona göre cevap vermenizi isterim sizden çünkü kafamı karıştıran yazamadığım mısralarda var.
- Buna göre bu şiirde şirk veya beni günaha sokacak bir şey var mıdır bu sözler tehlikeli midir yoksa caizdir okunabilir mi?
Değerli kardeşimiz,
Şiirin tamamı şudur:
GERİ GELEN MEKTUP
Ruhun mu ateş, yoksa o gözler mi alevden?
Bilmem, bu yanardağ ne biçim korla tutuştu?
Pervane olan kendini gizler mi alevden;
Sen istedin, ondan bu gönül zorla tutuştu…
Gün senden ışık alsa da bir renge bürünse;
Ay secde edip çehrene yerlerde sürünse;
Her şey silinip kayboluyorken nazarımdan
Yalnız o yeşil gözlerinin nuru görünse…
Ey sen ki kül ettin beni onmaz yakışınla,
Ey sen ki gönüller tutuşur her bakışınla!…
Hançer gibi keskin ve çiçekler gibi ince
Çehren bana uğrunda ölüm hazzı verince
Gönlümdeki azgın devi rüzgarlara attım;
Gözlerle günah işlemenin zevkinin tattım.
Gözler ki birer parçasıdır sende İlah’ın,
Gözler ki senin en katı zulmün ve silahın,
Vur şanlı silahınla gönül mülkü düzelsin;
Sen öldürüyorken de, vururken de güzelsin!
Bir başka füsun fışkırıyor sanki yüzünden,
Bir yüz ki yapılmış dişi kaplanla hüzünden…
Hasret sana ey yirmi yılın taze baharı,
Vaslınla da dinmez yine bağrımdaki ağrı.
Dinmez! Gönülün, tapmanın, aşkın sesidir bu!
Dinmez! Ebedi özleyişin bestesidir bu!
Hasret çekerek uğruna ölmek de kolaydı,
Görmek seni ukbadan eğer mümkün olsaydı.
Dünyayı boğup mahşere döndürse denizler,
Tek bendeki volkanları söndürse denizler…
Hâlâ yaşıyor gizlenerek ruhuma “Kaabil”;
İmkanı bulunsaydı, bütün ömre mukabil
Sırretmeye elden seni bir perde olurdum.
Toprak gibi her çiğnediğin yerde olurdum.
Mehtaplı yüzün Tanrı’yı kıskanıyordur.
En hisli şiirden de örülmez bu güzellik.
Yaklaşması güç, senden uzaklaşması zordur,
Kalbin işidir, gözle görülmez bu güzellik!
Bu şiir sanat olarak muhteşem.
Şiirlerde abartılar hep olur. Ona da bir şey denemez.
Ama bold işaretlediğimiz dört mısrayı –hükmünü açıklamak için olanı dışında- yazmak da okumak da dinlemek de caiz olmaz.
Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet
BENZER SORULAR
- Kur'an-ı Kerim'de "Kitap" kavramı hangi anlamlarda kullanılmıştır; mushaf anlamında kullanıldığı ayet var mıdır?
- Aşk şiiri yazmak ne şartlarda caiz olur?
- Hz. İdris'in Kur'an'dan bazı ayetleri okumasıyla ilgili rivayet sahih midir?
- Şuara suresi 226. ayetteki, onlar yapamayacakları şeyleri söylerler, ne demektir?
- 700 yıllık mektup olayı doğru mu?
- Kuran'ı anlamasınlar diye kulaklarına ağırlık koymak nedendir?
- Kur’an'ın kaynağı cahiliye devri şiirleri mi?
- "Zira Allah onların kalplerini ve kulaklarını mühürlemiştir. Gözlerinde de perde vardır ve büyük azap onlar içindir."(Bakara, 2/7), âyetine göre, kişileri kâfir yapan Tanrı'dır, öyleyse kâfirin / ateistin ne suçu vardır?
- MÜŞRİKLERİN YENİ TERTİPLERİ
- İşkence ve baskılarla netice alamayan müşrikler, Peygamberimiz'i (s.a.v.) davasından vazgeçirmek için Ebû Talib'i vasıta yaparak hangi tekliflerde bulundular?