Duhan suresinde geçen hikmetli işler nedir, bunları kim ayırır?

Tarih: 02.07.2019 - 08:39 | Güncelleme:

Cevap

Değerli kardeşimiz,

Allah hakimdir, her işi de hikmetlidir.

Ayrıca sebepleri ve neticeleri de Allah yarattığına göre, ister sebepli ister sebepsiz olsun, her işin sahibi ve onu ayıran elbette Allah’tır.

İlgili ayetlerin mealleri şöyledir:

"Hâ Mîm. Bu Kitab-ı Mübîn'e yemin ederim ki, gerçekten Biz onu mübarek bir gecede indirdik. Gerçekten biz, inzar edicileriz. Her hikmetli iş, katımızdan bir emir ile o gece ayrılır. Gerçekten biz, Rabbinden bir rahmet olarak, peygamberler göndeririz. Şüphe yok ki O, hakkıyla işiten, kemâliyle bilenin tâ kendisidir." (Duhan, 44/1-6)

Ayetteki "O gece ayrılır" cümlesi, "O mübarek gecede ayrılır, takdir edilir" manasındadır. Ayırıp takdir eden Allah’tır.

Ayette geçen "hakîm", hikmetli manasınadır. Çünkü Allah Teâlâ'nın herkese ömür, rızık, ecel, mutluluk ve mutsuzluk gibi belli birtakım şeyleri vermesi, üstün hikmetine delâlet eder. Bu fiiller ve bu hükümler, bunları yapanın hikmetine delalet edince, bizzat bu fiillerin kendisi, "hakîm" (hikmetli) diye tavsif edilmişlerdir ki bu, mecazî bir nitelemedir. Çünkü hakîm gerçekte, bu işleri yapıp takdir edenin sıfatıdır. Binaenaleyh işlerin kendisinin bu sıfatla nitelenmesi, mecazdır. (bk. Fahruddin Razi, ilgili ayetlerin tefsiri)

Üzerine yemin edilen şey değerli, önemli ve bazen kutsaldır. Burada yemin eden Allah, üzerine yemin edilen de Kur'an'dır; maksat bu kitabın ne kadar önemli ve değerli olduğunu bildirmektir.

Mübarek, "uğurlu, hayırlı, bereketli, değerli" demektir. Allah'ın, yarattığı mekanlar ve zamanlardan bir kısmına, bazı önemli işlerin ve ibadetlerin yapılacağı yer ve zaman olma özelliği vermesi, o yerde ve zamanda bulunan, üzerine düşeni yapan kullarına bu yüzden sevaplar, ödüller verip çeşitli lütuflarda bulunması normaldir, bunlarda yadırganacak bir taraf yoktur.

"Kandil geceleri" diye bilinen geceler, ramazan günleri ve geceleri, Arefe günü, Mekke'deki Mescid-i Haram, Medine'deki Mescid-i Nebî, Kudüs'deki Mescid-i Aksa, Kabe'nin üzerinde bulunduğu toprak parçası, bu zaman ve mekanların başlıca örnekleridir.

Diğer kutsal kitapların da içinde indiğine dair rivayetler bulunan (Kurtubî, XVI, 124) ramazan ayında (bk. Bakara 2/185; Kadir 97/1) bazı rivayetlere göre bu ayın son on günü içinde (Kurtubî, XVI, 124) Kur'an nazil olmaya başlamıştır.

Ayette geçen "Onu indirdik" sözünden "tamamını indirdik" manası anlaşılabileceği gibi "indirmeye başladık" manası da çıkar.

Kur'an'ın yaklaşık 23 yıl içinde parça parça geldiği tarihi bir gerçek olduğuna göre ikinci manayı tercih etmek de mümkündür.

Kur'an'ın tamamının bir Kadir gecesinde, Allah katından (levh-i mahfuzdan), Cebrail'in de içinde bulunduğu melekût âlemine indirildiği, sonra Hz. Peygamber (asm)'e 23 yılda parça parça gönderildiği şeklinde bir açıklama da vardır.

Kuran'ın indirildiği, bütün hikmetli işlerin icra için görevlilere tebliğ edildiği gecenin, şaban ayı ortasına rastlayan ve sonraları Berat gecesi diye anılan gece olduğuna dair rivayetler vardır. (Kurtubî, XVI, 125)

Bu ayetlerde "bütün işler"in o gecede ayrıldığından söz edilmiş olmakla beraber özellikle Kuran'ın o gecede ayrıldığı açıklanmaktadır; yani "o gece bütün hikmetli işlerin ayrıldığı bir gecedir; Kuran da işte o gecede ayrılmıştır" denilmektedir.

"Ayrılma" kelimesinin öncesinde ve sonrasında "indirme" ve "gönderme" zîkredildiğine göre, kelimenin buradaki manası da açıklanmış olmaktadır.

Allah'ın emriyle veya bir başka yoruma göre Allah'ın emri (işi) olarak ayrılan, gönderilen, indirilen şey Kur'an'dır. Ayırmaktan maksat indirmek, Cebrail ve Peygamber aracılığı ile insanlara göndermektir.

"İndirme ve gönderme" yanında "ayırma ve ayrılma" kelimesinin de kullanılması, ister Kur'an olsun, ister hükmü verilmiş, zamanı gelmiş diğer hikmetli işler olsun hepsinin, bir bütün içinden ayrılarak kuvveden fiile, kaderden kazaya, takdirden tekvine, bilgi ve tasandan gerçekleştirme ve yaratmaya geçirildiğini anlatma amacına yöneliktir.

Nitekim İsra suresinde (17/106) Kuran'ın bütününden ayrılan parçaların yeri ve zamanı geldikçe Hz. Peygamber (asm)'e gönderilmesi aynı kelime ile "ayırdık" denilerek ifade edilmiştir.

Mealleri verilen ve açıklanan bu ayetlerde, Kur'an'la ilgili olarak şu önemli nitelik ve özellikler, âdeta altları çizilerek açıklanmıştır:

1. Kur'an, Allah'ın üzerine yemin edeceği kadar önemli bir kitaptır.

2. Onu Allah göndermiştir.

3. Şerefi ve önemine layık bir mübarek gecede göndermeye başlamıştır.

4. Allah, insanlık tarihi boyunca peygamberler ve kitaplar göndererek kullarına doğru yolu göstermiş, onları uyarmıştır. Kur'an da bu seriden bir rehber, bir irşad ve uyarı kitabıdır.

5. Bütün bu nitelikleriyle o Allah'ın bir rahmetidir; kullarına olan sevgi ve merhametinin bir eseridir. (bk. Razi, ay.)

İlave bilgi için tıklayınız:

Allah'ın her işinde bir hikmet var mıdır?
Her şey Levh-i Mahfuz da yazılı ise, Duhan suresi 4. ayetindeki ...

Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet

Bu içeriği faydalı buldunuz mu?
Yazar:
Sorularla İslamiyet
Kategori:
Okunma sayısı : 1.000+
Yorum yapmak için giriş yapın veya kayıt olun