Deve iğne deliğinden geçmesi, İncil’den mi alınmış?

Tarih: 08.07.2025 - 11:35 | Güncelleme:

Soru Detayı

Bir ateist, Matta 19:24'te "deve iğne deliğinden geçmesi" deyiminin yanlış olduğunu ve aynı sözün benzeri Araf 40'ta olduğunu söylemiş, nasıl cevap verebiliriz? Kamēlos (deve) ile Kamilos (halat/ip) kelimesinin İncil’den sonradan bozulduğu vurgulanmış ve Kuran'daki ayet ile benzer olması nedeniyle eleştirmiştir.

Cevap

Değerli kardeşimiz,

Kuran’da zikredilen bir hususun Tevrat, İncil gibi eski kitaplarda da geçmiş olması bunun bir alıntı olduğu anlamına gelmez. Bilakis, Kuran’ın doğruluğu bir kez daha tasdik edilmiş olur.

Bu konuyu şöyle izah etmek mümkündür:

a) “Devenin iğne deliğinden geçmesi" deyimi bir işin imkânsızlığını bildiren bir temsildir. Bunun yanlış bir misal olduğunu söylemek kadar yanlış bir fikir olamaz.

b) Bu misal, ister önceki kitaplarda geçsin ister geçmesin, kendi başına doğruluğu güneş gibi açıktır.

İlgili ayetin meali şöyledir:

“Hiç şüphe yok ki, bizim ayetlerimizi yalanlayan ve kibrinden dolayı onları kabul etmeyenler için gök kapıları asla açılmaz ve deve iğne deliğinden geçmediği sürece (veya: deve iğne deliğinden geçinceye kadar) cennet kapıları onlara açılmaz. İşte biz suçluları böyle cezalandırırız.” (Araf, 7/40).

Burada bu ayetin yanlış olduğunu gören kimsenin -tövbe etmeden ölmesi durumunda- cennete gitmesi imkânsız olduğuna dikkat çekilmiştir. Dikkat! Allah muhafaza eylesin.

c) Kuran’ın bir ismi “Muheymin dir. Yani müfettiştir, daha önceki semavi kitaplardaki bilgileri teftiş-tahkik ve tetkik eder, tahrif edilmiş yanlışlarını düzeltir ve tashih eder, doğrularını da tasdik eder.

Mesela: “(Resulüm! Allah) sana kitabı/Kur’an’ı hak üzere peyderpey indirdi. Kendisinden önce bir defada gönderilen kitapları da tasdik etmektedir. Tevrat ve İncili de O indirdi” (Al-i İmran, 3/3) mealindeki ayette Kuran’ın tasdik edici vasfına işaret edilmiştir. Birçok ayette Tevrat ve İncil kitaplarındaki doğrulara parmak basılmış ve dolayısıyla bu kitaplardaki doğruların varlığına dikkat çekilmiştir.

Mesela: Hz. Yusuf’un rüyası ile ilgili olarak Kitab-ı Mukaddeste “Hz. Yusuf’un rüyasını kardeşlerine de anlattığına” işaret edilmiştir. (bk. Kitab-ı Mukaddes, Tekvin 37/ayet: 5-10. Tevrat’ta rüyayı kardeşlerine de anlattığı bildirildiği gibi, iki rüya gördüğü de ifade edilmiştir.

Kuran’da ise Rüya bir tane ve kardeşlerine anlatılmamıştır.  Bu konuda Kuran Muheymin unvanıyla Tevrat’a eklenen hatayı düzeltmiş ve tashih etmiştir.

Demek ki, Kuran, Tevrat veya İncil’den almamıştır, İncil’de olan bir doğruyu tasdik etmiş ve onaylamıştır.

Unutmamak gerekir ki, bütün peygamberlere gelen vahiy Allah’tandır. Öyleyse Allah hem İncil’de hem de Kuran’da aynı şeyi göndermiştir.

Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet

Bu içeriği faydalı buldunuz mu?
Yorum yapmak için giriş yapın veya kayıt olun