Cüneyd-i Bağdadi Hazretleri hakkında bilgi verir misiniz?

Tarih: 26.04.2011 - 11:09 | Güncelleme:

Cevap

Değerli kardeşimiz,

Asıl ismi, Ebü'l-Kâsım Cüneyd b. Muhammed el-Hazzâz el-Kavârîrî (ö. 297/909) İlk devir sûfîliğinin en güçlü temsilcilerinden olan meşhur sûfî.

Bağdat'ta doğdu ve orada yaşadı. Do­ğum tarihi belli değildir. Ailesi aslen Nihâvendli olup cam ticaretiyle uğraştıklarından Kavârirî nisbesiyle tanınmak­taydı. Bizzat Cüneyd-i Bağdadi Hazretleri de ipek ticaretiyle meşgul olduğundan Hazzâz lakabıyla tanınmıştır. Ailesinin Nihâvendden Bağ­dat'a ne zaman geldiği kesin olarak bi­linmemektedir.

Cüneyd-i Bağdadi Hazretleri küçük yaşta tahsile başladı. Ebû Sevr el-Kelbi'den fıkıh okudu. Ebû Ali el-Hasan b. Arefe el-Abdî başta ol­mak üzere bazı âlimlerden hadis dinle­di. Dayısı Serî es-Sakatî ve Ebû Hamza el-Bağdâdî gibi sofilerin sohbetinde bulundu. Zahirî ilimlere büyük önem veren Seri, onun önce şer'î ilimleri öğrenmesi­ni teşvik ettikten sonra. "Allah seni sûfî hadisçi değil hadisçi sûfi kılsın" şeklin­de dua etmiştir. Nitekim henüz yirmi ya­şında iken fıkıh hocası Ebû Sevr'in ders meclisinde fetva verecek seviyeye gel­mişti.

Cüneyd-i Bağdadi Hazretleri şer'î ilimleri iyice öğrendikten sonra kendini zühd, ibadet ve tasavvu­fa verdi. Aslında küçük yaştan itibaren tasavvufa hevesli idi. Henüz yedi yaşın­da iken şükrün ne olduğunu soran Se­rîye, "Verdiği nimete güvenerek Allah'a âsi olmamaktır." diye cevap vermesi, onun bu alanda ne kadar yetenekli olduğunu göstermektedir. Başta dayısı olmak üze­re çevresinde büyük sûfîlerin bulunma­sı, onun küçük yaşta tasavvufa yönel­mesine sebep olmuştur denilebilir. Bununla birlikte Cüneyd-i Bağdadi Hazretleri şer'î ilimlerle de sürekli meşgul oldu. Ca'fer el-Huldinin,

"Hâl ile ilmi Cüneyd kadar mükemmel bir şekilde kendisinde birleştiren başka bir sûfî görmedim. Onu gören hâlinin il­minden üstün, konuşmasını dinleyen il­minin hâlinden üstün olduğu kanaatine varırdı."

demesi ilim ve tasavvuftaki mer­tebesini göstermektedir. Bundan dolayı "tâvûsü'l-ulemâ" ve "seyyidü't-taife" gibi unvanlarla anılırdı. Mu'tezile âlimi Ebü'l-Kâsım el-Kelbî ona hayran olmuştu. Zi­ra edipler onun sözünden, filozoflar fik­rinden, kelâmcılar ilminden faydalan­mak için etrafında toplanıyorlardı.

Cüneyd-i Bağdadi Hazretleri, tasavvufun derinliklerine dal­mak ve zihni sürekli ruhî konularla meş­gul olmakla birlikte geçimini sağlamak için ticaretle de uğraşıyordu. İbn Nüceyd, onun dükkânında perde ile ayırdığı bir köşede ibadete devam ettiğini söyler. Cüneyd-i Bağdadi Hazretleri'nin irşad faaliyetine başlayacak bir duruma geldiğini gören Serî onu va­az vermeye teşvik etmesine rağmen, o kendisinde bu ehliyeti görmediğinden çekingen davranmış, ancak manevî bir işaret üzerine meclis teşkil edip konuşmaya başlamıştı. Bununla birlikte Cüneyd-i Bağdadi Hazretleri fena ve tevhid gibi tasavvufun in­ce ve güç anlaşılan konularını kapalı ka­pılar ardında anlatmayı tercih ediyor(1), bazan da bunları fıkıh per­desi altında gizliyordu.

Birçok ünlü sûfî Cüneyd-i Bağdadi Hazretlerinin sohbetin­de bulunmuş, onun müridi ve halifesi ol­muştur. Ebû Muhammed el-Cerîrî, Ebü'l-Abbas İbnü'l-Arabî, İsmail b. Nüceyd, Ali b. Bündâr es-Sayrafî, Ebü Bekir Şiblî, Mimşâd ed-Dîneverî, Abdullah eş-Şarânî, Muhammed b. Ali el-Kettânî. Ebû Be­kir el-Vâsıtî, Ebû Amr ez-Zeccâcî Cü­neyd'in sohbetinde bulunan tanınmış sûfilerdendir(2). Bu sebeple tarikatların tamamı­na yakın kısmı silsilelerinde Cüneyd-i Bağdadi Hazretleri'ne yer verirler(3). Mut­lak İmam. Küçük Şafii ve Sadr-i Kebîr gibi unvanlarla anılan fıkıh âlimi İbn Süreye de onun sohbetinde bulunmuş, ruhaniyetinin tesirinde kalmış ve manevî alandaki bilgilerini ona borçlu olduğunu ifade etmiştir.

İbnü'I-Mülakkın'ın kaydettiğine göre Cüneyd-i Bağdadi Hazretleri ölüm döşeğinde iken oturarak namaz kılmış, bunun da bir nimet olduğunu ifade etmiş, istirahat etmesi ge­rektiğini söyleyenlere namaza durmak suretiyle cevap vermiş ve virdiyle meş­gul iken ruhunu teslim etmiştir. Ölümünden az önce hatim indirmiş, yeni bir ha­time başlayıp Bakara sûresinden yetmiş âyet okumuştu. 297 (909) yılında vefat etmiş olup cenaze namazında 60.000 ki­şinin bulunduğu rivayet edilir. 296 veya 298 yılında vefat ettiğine dair de riva­yetler vardır. Bağdat'ın Şünûziye Mezarlığı'nda dayısı ve şeyhi Seri'nin yanında toprağa verilen Cüneyd-i Bağdadi Hazretlerinin çeşitli İslâm ülkelerinde makamları mevcuttur.

Cüneyd-i Bağdadi Hazretleri tasavvuf terimlerini, usul ve esaslarını tesbit ederek tasavvufun or­taya çıkışını sağlayan büyük sofilerden biridir. Tasavvufî görüşleri hem kendi risaleleri hem de kaynak eserler yoluy­la günümüze ulaşmıştır. Süfiliğin temel konularından biri, insan ile Allah arasın­daki mesafeyi kapatma meselesidir. Ona göre bu mesafe ancak tasavvuf köprüsüyle kapatılabilir. Bundan dolayı tasav­vufu, "Her şeyden alâkayı kesip Allah'la olmaktır." şeklinde tarif eder(4). Bu tanımıyla Allah'la kul arasındaki mesafeyi aşmak için insanın Allah'tan başka her şeyden kopması gerektiğini anlatmaktadır.

Cüneyd-i Bağdadi Hazretleri'nin tasavvufî görüşleri, hem çağdaşı sûfîler hem de daha sonraki mu­tasavvıflar üzerinde derin tesirler bırakmıştır. Onun açtığı yoldan gidenlere Cüneydî denildiğini kaydeden Hücvîrî, ken­di şeyhlerinin de bu zümreye mensup ol­duklarını belirtmektedir. el-Münkız mine'd-dalâl adlı eserinde belirttiğine gö­re Gazzâlî'nin tasavvufa yönelmesinde de Cüneyd-i Bağdadi Hazretleri'nin tesiri olmuştur. el-Lüma', et-Ta'anuf, Kûtü'l-kulûb ve er-Risâle gibi tasavvufun temel kaynakları Cüneyd-i Bağdadi Hazretleri'nin fikirlerine geniş yer ayırır, onun tasavvufî konulardaki sözlerini delil sa­yarlar. Süfi tabakat kitaplarında da önem­li bir yer tutan Cüneyd-i Bağdadi Hazretleri'ne bütün tarikat mensupları büyük bir velî nazarıyla ba­karlar.

Cüneyd-i Bağdadi Hazretlerinin bazı mektupları günümüze kadar gelmiştir(5). Bu mek­tupları Ali Hasan Abdülkâdir The Life Personality and Writings of al-Junayd(6) adlı eserinin içinde İngi­lizce tercümeleriyle birlikte yayımlamış­tır. Aynı mektuplar bazı yeni mektupla­rın ilâvesiyle Süleyman Ateş tarafından da Cüneyd-i Bağdadî Hayatı, Eserle­ri ve Mektupları(7) adıyla yayımlanmıştır.(8)

Dipnotlar:

1. Câmî,Nefahat, s. 87.
2. İbnü'I-Mülakkın, Tabakatül Evliya, s. 137, Ateş,Süleyman, Cüneydi Bağdadi: Hayatı Eserleri ve Mektupları s. 47.
3. Ma'sûm Ali Şah, Tara'ik, II, 440-442.
4. Kuşeyrî, er-Risale, Kahire s. 551, 552.
5. Süleymaniye Ktp., Şehid Ali Paşa, nr. 1374.
6. Ali Hasan Abdülkâdir, The Life Personality and Writings of al-Junayd, London 1962.
7. Ateş,Süleyman, Cüneydi Bağdadi: Hayatı Eserleri ve Mektupları, İstanbul 1970.
8. DİA, CÜNEYD-İ BAĞDADİ Md.

Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet

Bu içeriği faydalı buldunuz mu?
Yorum yapmak için giriş yapın veya kayıt olun