Cinsiyetler içerisinde zamanla değişim olabilir mi?
- Evrimleşme bu hususta geçerli midir, İslam’ın buna bakışı nedir?
- Evrimleşme cinsiyetler için de geçerli mi? Örneğin erkekteki güçlü olma, akıl ve zihin önceliği veya kadındaki çok konuşma, detaycılık, duygusallık gibi unsurlar evrimle yaşantıyla ve evliliklerle genler sonucu zamanla oluşmuş şeyler midir ve zamanla bu unsurlar cinsiyetler içerisinde değişime uğrayabilir mi?
- Yoksa bütün bunlar fıtratta olan kalıcı hususlar mıdır? Örneğin duygusal bir erkekle mantığı güçlü bir kadının evlenmesi ve çocuk yapmaları ya da çevre şartları ve sosyolojik unsurlarla, evrimleşmelerle değişime uğrayabilir mi yahut da zamanla sanayiye ve işe atılmış kadınlar sebebiyle ileriki dönemlerde doğan kadınlar doğuştan daha güçlü olabilir mi?
- Detaylı cevap verirseniz sevinirim.
Değerli kardeşimiz,
Her insanın bir maddi bedeni, bir de ruhu vardır. Maddi bedenin özellikleri genetik yapıda şifrelenmiştir. Bu şifrelenme tek hücreli hâlde iken hücrenin çekirdeğinde kromozomları meydana getiren moleküllerde şifrelenmiştir. Bu moleküller Deoksiribo Nükleik Asit baş harflerinin kısaltılmış şekli olan DNA ile ifade edilir.
Allah, hayvanlara ve insanlara, onların bedenlerine uygun ruh vermiştir.
Mesela, farenin bedenine uygun ruh verdiği gibi kedinin de bedenine uygun ruh vermiştir. Farenin ruhuna tavuk bedenini verse idi bu o hayvana zulüm olurdu. Çünkü fare kediden kaçacak. Ruhu böyle. Ama bedeni tavuk bedeni gibi. Böyle bir bedenle fare ne deliğe girebilir ne de zıplayıp kaçabilir. Ayni şeyi kurt ve koyun için düşün. Yani kurdun bedenin koyun ruhu, koyunun bedenine de kurt ruhunu koysanız o hayvanlara zulüm olur.
İşte Allah’ın her canlının bedenine uygun ruh ve o ruha bağlı his ve duygular vermesi Allah’ın adaleti olarak ifade edilir.
Bu hayvanlarda böyle olduğu gibi insanlarda da böyledir.
Kadında his, şefkat ve merhamet erkeğe göre daha fazladır. İnce ve çok hassas duyguları vardır. Erkek kadına göre daha kaba, daha cesur davranışlara sahiptir.
Mesela, bir karpuz çekirdeğinde karpuz olma istidat ve kabiliyeti vardır. Bu çekirdek 40 yıl mutfakta kavanoz içinde tutulsa yine çekirdek olarak kalır. Ama toprağa attığınız zaman soğuk görür, sıcak görür, yağmura ve susuzluğa maruz kalır. Ama ondaki karpuz olma istidadı ve potansiyeli gelişir, zenginleşir ve tam bir karpuz hâline getirilir.
İşte insan da böyledir. Onda yaratılıştan gelen maddi ve manevi yani genetik yapı ve ruha bağlı karakter ve istidatlar vardır. Bu kabiliyet ve potansiyeller her insanda farklıdır. Hiçbir kimse bir başkasına bu cihetiyle benzemez.
İnsan sahip olduğu bu istidatları eğitimle, ibadet, tefekkür, gayret ve faaliyet ile geliştirip hem dünya hem ahireti kazanacak şekilde yaratılmıştır. Bazıları kabiliyet his ve duygularını yüzde yirmi, bazıları yüzde elli, bazıları da yüzde yüze yakın geliştirebilir.
İnsanın dünya ve ahiret yönünle elde edeceği kazanç, kendisine verilen bu istidatların geliştirilmesi oranındadır.
Mesela, bir kimse sadece çoban olarak hayatını devam ettirse, ondaki bir takım kabiliyet ve istidatlar gelişmeden kalır. Çoban olmakla beraber eğitim görse, bir veya birkaç meslek sahibi olabilir. Manevi hayatını da ibadet, tefekkür ve zikirle geliştirebileceği gibi, bütün bunlardan kendisini mahrum da edebilir.
İnsan bu dünyaya, kendisine verilen istidat ve kabiliyetleri geliştirmek üzere gönderilmiştir. Bir kimsenin âleminde Allah yok, peygamber yok, namaz yok, niyaz yok, ibadet yok, şükür yok, dua yoksa bu kimse kavanozdaki çekirdek gibi kalır ve kendisine verilen o kabiliyet ve istidatları geliştiremeden ahirete giderse varacağı yer cehennemdir.
Kadın ve erkeğin his ve duyguları, genetik yapıdaki şifrelere göre hormonlarla şekillendirilir. Bu hormonlar erkekte erkeklik hormonu testosteron, kadında da kadınlık hormonu östrojen hormonu baskın ve hâkimdir.
Bununla beraber kadında erkeklik hormonu testosteron, erkekte de kadınlık hormonu östrojen az miktarda bulunur. Kadınlarda genel olarak testosteron düzeyi erkeklerin yüzde 5'i kadardır. His ve duygular bu hormonlara göre şekillendiği gibi vücut yapıları da buna göre şekillenir. Mesela kadınlarda kalça yapıları doğuma göre şekillendirilip kuvvetlendirilir. Omuz yapıları ise erkeğe göre zayıf kalır.
Bazı şahıslarda hem erkeklik ve hem de kadınlık organı bulunabilir. Bunlara "hünsa" denir. Bu tip yapıda olan kimselerde hangi hormon fazla ise ona göre ameliyatla cinsiyeti şekillendirilebilir. Östrojen hormonu baskın ise ameliyatla erkek olarak şekillendirilir.
Bütün bu sayılanların evrimleşme ile bir ilgisi yoktur. İnsan doğrudan insan olarak en mükemmel şekilde günümüzdeki haliyle yaratılmıştır. Nitekim Kuran’da, ilk insan ve ilk peygamber Hz. Âdem babamıza Allah’ın bütün varlıkların isimlerini öğrettiği ve bununla meleklerle imtihana tâbi tutulduğu, meleklerin bu imtihanı kaybettiği, bunun üzerine meleklere Hz. Âdem’e secde etmelerini emrettiği, şeytanın bu emre uymadığı uzunca anlatılır.
Allah’a inanmayanlar varlıkların kendiliğinden silsile hâlinde birbirinden tesadüfen meydana geldiğini iddia etmekte bunu da evrim adı altında vermektedirler.
Kâinatta hiçbir şey başıboş değildir. Her şey Allah’ın sonsuz ilim, irade ve kudretiyle şekillenmekte ve vazife yapmaktadır. Evrende bir atom dahi başıboş değildir. Senin bilgisayarında kullandığın bir dosya programın var. Bu dosyaya senin programın haricinde bir atom ya da karakter dahi girse senin programını bozar işlemez hâle getirir. Siz ona virüs diyorsunuz.
İşte kâinat da böyledir. Tek atom dahi başıboş değildir. Her şey Allah’ın çizdiği plan ve programa göre şekillenip yaratılır ve ömrü bitince bu hayat sahnesinden alınır. Bunlar öyle evrimle, devrimle, tesadüfle olacak şeyler değildir.
Siz hastalandığınız zaman her hâlde inşaat mühendisine gitmiyorsunuz; o konun uzmanı olan doktora gidiyorsunuz.
Bu yaratılışla, insanın bu dünyadaki vazifeleri ve ahiretle ilgi merak ettiğiniz konuların uzmanı ateist felsefeciler değildir. Bu konuda sizlere yol gösterecek olan Kuran, hadis ve bunların açıklamaları ile bu konuda ihtisas sahibi ehl-i sünnet âlimleridir. Onlara kulak vermeniz lazım. Yoksa hem dünyanız hem de ahiretini mahvolur. Ölünce pişmanlık fayda vermez.
Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet
BENZER SORULAR
- “O, erkek ve kadının beli ile kaburga kemikleri arasından atılagelen bir sudan yaratmıştır” ayetini açıklar mısınız?
- Aşkın kimyasını açıklar mısınız?
- Eşcinsellik, erkeğin erkeğe ilgi duyması durumunda, alınması gereken tedbirler nelerdir?
- Evrimcilerin insanın evrimi ile ilgili geliştirdikleri moleküler saat tezi ne kadar güvenilirdir; yüzde yüz doğru mu?
- Bir erkeğin kadınlık, bir kadınında erkeklik hormonu alması günah mıdır?
- Küçük Değişimler Birikip Büyük Değişimleri Netice Verebilir mi?
- Körelmiş organlar evrime delil olur mu?
- Hükümetin 13 senedir, Milli Eğitimde Darwinist propagandaya devam ettirmesinin sebebi nedir? Bazı biyologlar bunu imani dejenerasyonun ve anarşizmin ana kaynağı olarak görüyorlar. Doğru mudur?
- Evrimcilerin iddia ettiği gibi; hayvanlar eğitilerek insan seviyesine çıkabilirler mi?
- Allah canlıları yaratmasaydı kimse acı çekmez ve cehenneme gitmezdi?