Bir fakire verilen zekât, toplamda nisap miktarını aşıyorsa, ona hâlâ zekât vermek caiz midir?

Tarih: 12.09.2006 - 00:12 | Güncelleme:

Cevap

Değerli kardeşimiz,

Cenab-ı Hak zekâtın kimlere verileceğini bizzat kendisi Kitab'ında belirtmiştir:

«Sadaka (fakir ve muhtaçlara temlik edilmek üzere maldan çı­karılan zekât) lar, Allah tarafından konulmuş bir farz olarak fakir­lere, yoksullara, (zekât toplamak üzere görevlendirilen) memura, kalpleri (İslâmiyet'e) ısındırılmak istenenlere, kölelere, esirlere, borç­lulara, Allah yolunda (savaşanlara) ve yolda kalmışlaradır. Allah bilendir ve hikmet sahibidir.» [Tevbe, 9/60)

Önemli olan bu sekiz sınıfın ihtiyacını karşılamaktır. Elbetteki bir ülkede bu sekiz sınıfı bir arada bulmak mümkün değildir. Bu ba­kımdan İslâm, zekâtın mutlaka bu sekiz sınıf arasında taksim edil­mesini emretmemiş, belki bunlardan ihtiyaç sahipleri tesbit edildi­ğinde verilmesini tavsiye etmiştir. Bu ihtiyaç sahibi bir tek sınıf da olabilir.[1]

Bir sınıftan tek bir şahsa vermekle de zekât ödenmiş sayılır. Çünkü farz yerini bulmuştur. [2] Ne var ki bir memlekette belir­tilen sekiz sınıftan birkaçı mevcutsa, hepsini gözetmek daha uygun olur. Ancak verilen zekât nisab miktarından az ise onu bir kişiye vermek daha faziletlidir. Çünkü zekâttan maksat, bir bakıma fakirin ihtiya­cını karşılamaktır. Verilen zekât bir fakirin ihtiyacını karşılayacak nisbette ise, o takdirde bir kişiye vermek daha uygun sayılmıştır. [3]

Nisab miktarını bulan zekâtı yalnız bir fakire vermek ise tenzihen mekruhtur. Ama verildiği takdirde bu geçerlidir.[4] Ancak zekâta muhtaç bulunan kimse borçlu bulunursa, borç miktarı da nisab miktarını birkaç kat aşıyorsa, o takdirde onu hem borcundan kurtarmak, hem de bazı ihtiyaçlarını karşılayacak nisbette zekât vermek de hiçbir kerahet yoktur.

Bunun gibi kalabalık nüfusa sahip fakir bir aileye verilecek ze­kât, nisab miktarının çok üstünde olabilir. Şöyle ki, verilen zekât o âilenin fertleri arasında taksim edildiği takdirde her birlerine nisab miktarından az bir nisbet düşüyorsa, bir sakıncası olmaz.[5]

Dipnotlar:

1. El-Hidâye - Merğinani - Fetâvâ-yi Hindiyye - İbn Abidin.
2. Fethü'l-Kadîr, Kemal İbn Hümam.
3. Ez-Zahidi, Fetâvâyi Hindiyye.
4. El-Hidâye, Merğinani.
5. Fetâvâ-yi Kaadıhan, Fetâvâ-yi Hindiyye.

(Celal Yıldırım, Kanaklarıyla İslam Fıkhı, Uysal Kitabevi: II/169-170)

Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet

Bu içeriği faydalı buldunuz mu?
Yorum yapmak için giriş yapın veya kayıt olun