"Arkadaşlarının fidye alarak başıma getirdikleri yüzünden" sözü ne demektir?

Tarih: 25.11.2019 - 20:01 | Güncelleme:

Soru Detayı

- Sahabeler Bedir savaşında 70 kişiyi esir aldıktan sonra Peygamberimiz (sav) Hz. Ebu Bekir'in sözünü tercih etmiş olmasına rağmen neden ağlıyorsun diyen Hz. Ömer’e “Arkadaşlarının, fidye alarak başıma getirdikleri yüzünden.” demiştir.
- Peygamberimiz bunu neden söylemiştir?
- Sahabelerin suçu var mıydı?

Cevap

Değerli kardeşimiz,

İlgili ayetlerin mealleri şöyledir:

“O yerde gerekli temizliği yapıp hakimiyetini kuruncaya kadar, bir peygamberin esirlerinin olması uygun değildir. Siz geçici dünya varlığını istiyorsunuz, oysa Allah ahireti istiyor; Allah izzet ve hikmet sahibidir."

"Allah’ın daha önceden yazılmış bir hükmü olmasaydı, elde ettiğiniz menfaat sebebiyle size büyük bir azap dokunurdu."

"Artık aldığınız ganimetten helal ve hoş olarak yiyin, Allah’a itaatsizlikten sakının, Allah son derecede bağışlayıcı ve esirgeyicidir.” (Enfal, 8/67-69)

Bedir Savaşı’nda yetmiş kadar düşman savaşçısı esir alınmıştı. Bunlar İslam’ın düşmanı ve onun mensuplarını yok etmeyi amaç edinmiş kimselerdi. Savaşta öldürülmeleri halinde yapabilecekleri kötülükler engellenmiş, İslam düşmanlarının sayısı azaltılmış olacaktı.

Buna rağmen Müslüman savaşçılar onları öldürmeyip esir aldılar. İbn Hişam’ın verdiği bilgiye göre (Sîre, II, 281) Peygamberimiz (asm), amcası Abbas, Ebü’l-Buhtürî gibi bazı isimleri sayarak, bunların istemeden Bedir’e geldiklerini bildirmiş ve öldürülmemelerini istemişti. Bazı sahabilerin, düşmanı öldürmek yerine esir almalarında bu isteğin de etkili olduğu anlaşılmaktadır.

Harp bitip ganimet ve esirlerin ne yapılacağı konusunun görüşülmesi başlayınca, esirler hakkında iki görüş ortaya çıktı.

Meselenin bundan sonrasını Müslim’in naklettiği bir hadisten -özetle- takip edelim. Hz. Ömer anlatıyor:

“Hz. Peygamber, Ebu Bekir’e ve bana,

‘Bu esirler hakkında düşünceniz nedir?’ diye sordu. Ebu Bekir,

‘Bunlar amca ve akraba çocuklarıdır, onlardan fidye almanı uygun görüyorum. Böylece fidye kafirlere karşı bize güç olur, belki Allah’ın hidayetiyle ileride Müslüman da olurlar.’ dedi. Ben de

 ‘Doğrusu ben Ebu Bekir gibi düşünmüyorum. Bana göre, kellelerini uçurmamız için bize izin vermelisin; Ali, Akil’in, ben de filan yakınımın kafasını keselim, çünkü bunlar kafirlerin öncüleri ve ileri gelenleridir.’ dedim.

Resûlullah, benim değil de Ebu Bekir’in görüşünü tercih etti. Ertesi gün yanlarına geldiğimde ikisini de oturmuş ağlar hâlde buldum ve

‘İkiniz niçin ağlıyorsunuz?’ diye sorduğumda Resulullah,

‘Bana senin arkadaşlarının teklif ettiği fidye alma meselesine ağlıyo­rum.’ dedi ve (yakındaki bir ağacı göstererek) ‘Cezayı kendilerine şu ağaç kadar yaklaşmış gördüm.’ buyurdu.” (Müslim, Cihad, 58)

Esir alınmadan bütün düşmanların öldürülmesi hükmü, şüphe yok ki tarihî şartlara bağlı bir zaruretten, İslâm’ı koruma amacından kaynaklanıyordu, yoksa Allah’ın devamlı hükmü bu değildi. Savaşta gerekirse esir de alınacaktı, sonra bunlara adalete uygun şekilde işlem yapılacaktı. (bk. Muhammed, 47/4)

Allah’ın devamlı ve yazılı hükmü, ayetteki ifadeye göre “kitab”ı bu idi. Nitekim 69. ayet bu genel hükmü ifade ediyor, aldıkları ganimeti gönül rahatlığı ile yiyebileceklerini bildiriyordu.

Müslümanları uyarmasının, hatta kınamasının sebebi, bu savaşa mahsus olmak üzere gerekeni yapmamaları ve belki içlerinden bazılarının geçici dünya varlığını isteyerek, yani akrabalık bağının verdiği duyguların etkisinde kalarak veya esir edinmenin sağlayacağı nüfuz ve hakimiyet arzusuna kapılarak, dinlerini ve canlarını tehlikeye atmalarıydı.

İşte Peygamber Efendimiz (asm)'in -soruda geçen şekliyle- Arkadaşlarının, fidye alarak başıma getirdikleri yüzünden!” diye ifade buyurduğu konu budur.

Bu hatalarına rağmen ceza görmemeleri hem genel geçer hükmün böyle olacağından ileri geliyordu hem de Allah’ın âdetine göre “kanunsuz, uyarısız suç ve ceza yoktu.”

Ayrıca Bedir Savaşı’na katılanların bütün günahlarını bağışlayacağını da vaad etmişti. (bk. Kur'an Yolu, ilgili ayetlerin tefsiri)

Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet

Bu içeriği faydalı buldunuz mu?
Yazar:
Sorularla İslamiyet
Kategori:
Okunma sayısı : 1.000+
Yorum yapmak için giriş yapın veya kayıt olun