“Ey tüccar topluluğu! Hiç kuşkusuz, alışverişe boş söz ve yalan yere yemin çokça karışır. Bu yüzden, bu eksikliği sadakalarınızla telafi ediniz!” hadisinden ne anlamalıyız?
Değerli kardeşimiz,
"Ey tüccar topluluğu! Hiç kuşkusuz, alış-verişe boş söz ve yalan yere yemin çokça karışır. Bu yüzden, bu eksikliği sadakalarınızla telafi ediniz!” manasında bir hadis vardır. (bk. Ebu Davud, Buyû’, 1; Tirmizi, buyû’, 4; Nesaî, Eyman, 22-23)
Tirmizi, hadisin hasen-sahih olduğunu belirtmiştir.
Nesaî’nin “Alışveriş esnasında kalbinde yer vermediği yeminden dolayı sadaka vermesi emredilen kimse.” anlamında koyduğu başlığa baktığımızda, buradaki yeminden maksat, yemin-i lağv denilen ve gerçekte yemin olmayan, sözde yemin olanlar söz konudur. Hadiste geçen “boş söz” sözcüğü de bunu gösterir.
Buradan anlaşılıyor ki, alışverişlerde, genellikle yemin kastı olmaksızın alışkanlıktan kaynaklanan yeminler ve lüzumsuz boş sözler söylenir. Bunların da kefareti olarak fırsat buldukça sadaka vermekle o kirlerden arınmaları tavsiye edilmiştir.
Yoksa gerçek yeminlerin yalan yere yapılması caiz değildir ve bu durumda hem tövbe etmek hem de yemin kefareti vermek gerekir. Ve bu kefaret, tetavvu/müstehap manasındaki sadaka değil, farz/vacip manasındaki kefarettir.
Allah elçisinin, ticaret yapanlara ilişkin öğütlerinden bazıları da şöyledir:
“Sözü ve muamelesi doğru tüccar, kıyamet gününde arşın gölgesi altındadır.” (İbn Mâce, Ticârât 1)
“Bir kimse, gıda maddelerini toplayıp günün rayiç fiyatı ile satsa sanki onu yoksullara ve ihtiyaç sahiplerine ücretsiz dağıtmış gibi ecir alır.” (İbn Mâce, Ruhûn 16)
“Dürüst, sözüne ve işine güvenilen tüccar, nebîler, sıddîklar ve şehitlerle beraberdir.” (Tirmizî, Büyû 4; İbn Mâce, Ticârât 1)
İlave bilgi için tıklayınız:
Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet
BENZER SORULAR
- Dürüst tüccar peygamberle beraber mi?
- Sorularla Ticaret Ahlakı
- "Allah'ın en çok sevdiği yerler mescitlerdir, Allah'ın en ziyade nefret ettiği yerler de çarşı ve pazarlardır." hadis-i şerifini nasıl anlamak gerekir?
- Peygamber Efendimiz'in ticaret ve ticaret ahlakıyla ilgili hadisleri nelerdir?
- ALIŞ-VERİŞ
- İHTİKÂR
- MÜZÂBENE
- MÜZÂBENE (KABALA SATMAK)
- İmkanı olduğu halde bilerek, kasten borcunu ödemeyen kişinin ahiretteki durumu nedir?
- Borcu olan kişi borç verebilir mi? Bir kısmı uzun süreli olan birçok kimseye ödemem gereken borcum varken, maaşımla bu borçların bir kısmını ödemek yerine, borç isteyen birine yardımcı olmam uygun olur mu?