Peygamberler doğmadan belli oluyor mu?
- Ateistler, Ta Ha suresi 40-41 ayetlerini göstererek, peygamberler hani doğmadan belli oluyordu, diyerek inkâr ediyorlar.
Değerli kardeşimiz,
Tâhâ suresi 40 ve 41. ayetlerin meali şöyledir:
“Kız kardeşin, denizden seni alanların yanına varıp: ‘Ona iyi bakacak birini size buluvereyim mi?’ diyordu. Böylece seni annene kavuşturduk ki gözü aydın olsun, üzülmesin. Derken sen büyüdün, bir adam öldürdün de biz seni o sıkıntıdan kurtardık. Seni, ey Musâ, türlü türlü imtihanlarla sınayıp yetiştirdik. Bu yüzden de yıllarca Medyen halkı içinde kaldın. Sonra da takdirimizle, buraya geldin! Ve seni, kendim için elçi seçtim.”
Bu ayetlerde “peygamberlerin doğmadan Allah katında belli olduklarına” dair gerçeği gölgeleyen hiçbir ifade yoktur.
Allah, ezeli ilmiyle olmuş, olmakta olan ve olacak olan her şeyi bildiğine semavi kitaplar yanında evrenin düzeni de şahitlik etmektedir. Şüphesiz, kimin peygamber olacağı da bu sonsuz ilmin dışında kalması mümkün değildir.
Bir peygamberin ezeli ilimdeki varlığı ile dünya hayatındaki varlığı arasında mahiyetçe bir fark olmasa da keyfiyetçe çok fark vardır. Bir çocuk doğar doğmaz hayatın şartlarına ayak uydurması söz konusu olmadığı, bunu ilahi hikmetin gereği olarak zamanla belli donanımları kazandığı gibi, Allah’ın ezeli ilminde “peygamber olmaya aday” olan bir kimse de doğar doğmaz peygamber olmaz. Hikmet-i ilahinin ön gördüğü şekilde bir eğitimden de geçecektir.
Hz. Muhammed (asm)’in peygamberlikten önce Hira dağına çıkıp tefekkür etmesi gibi diğer insanlardan farklı bir hayat çizgisini takip etmesi de bu özel eğitimin göstergesidir.
İşte söz konus ayette “Seni, kendim için elçi seçtim.” ifadesi de Hz. Musa’nın peygamberliğinin önceden / doğmadan belli olmadığını değil, özel bir eğitime tabi tutulduğunu gösterir...
Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet
BENZER SORULAR
- Kadınlar sokakta yürüyemez mi?
- "Birisini seven kişi, bunu sevdiği kişiye söylesin." diye bir hadis var mıdır; açıklaması nasıldır?
- Allah kullarına hitaben, "Ben size şah damarınızdan daha yakınım." diyor. Allah kullarıyla konuşur mu? Buna dair bir ayet var mıdır?
- “Tevrat ellerinde iken seni hakem mi tayin ediyorlar?" (Maide, 5/43) ve benzer ayetler Tevrat’ın evrensel olduğunu göstermez mi?
- Çocuk doğar doğmaz iki üç gün içerisinde sünnet ettirmek dinimize göre caiz midir? En doğrusu nedir? Çocuk doğduğu zaman yapılabilecek sünnetler nelerdir?
- Fikirler doğmaz ve doğurmaz diyerek Allah’ı inkar edene ne denilebilir?
- Allah bildiği şeyleri neden yazıyor, ne gerek var, yazmasaydı yine olmaz mıydı?
- Sad harfi altında sin harfi varsa, sad ile okumak caiz midir?
- "Ey Meryem! Rabbine gönülden boyun eğ, secde et, rüku edenlerle birlikte rüku et." (Al-i İmran 3/43) mealindeki ayet okunduğunda neden tilavet secdesi yapılmıyor?
- Dıhyetü’l-Kelbî (r.a.)