Osmanlı Padişahları Türk değil mi?

Tarih: 23.04.2021 - 20:02 | Güncelleme:

Soru Detayı

- ​Osmanlı'nın, Moğol, Arap veya Rum olduğu söyleniyor, bunun gerçekliği var mıdır?

Cevap

Değerli kardeşimiz,

Öncelikle ifade edelim ki, Dinimize göre ırk vardır, ancak ırkçılık yoktur. Bu nedenle Müslümanlar faziletlerini ırklarından değil, iman ve takvalarından alırlar. Bu durum şahıs olarak böyle olduğu gibi, aile, dernek, şehir, bölge, devlet... olarak da böyledir. Yaratanımız bu hakikati şöyle buyurur:

"Ey insanlar!.. Muhakkak ki, biz sizi bir erkek ile bir dişiden yarattık ve sizleri kabilelere ayırdık ki, birbirinizi tanıyasınız..." (Hucurat, 49/13)

Soruya gelince:

Bu konu bazı Batılı tarihçiler tarafından tartışılmış ise de son yapılan ilmî araştırmalar ve de ortaya çıkan bazı Osmanlı sikkeleri, problemi hemen hemen çözmüş bulunmaktadır. Şöyle ki:

Başta Gibbons olmak üzere bazı Batılı yazarlar, Osmanlı Devleti'ni kuran Osmanlı Hanedanının aslen Türk olmadıklarını, belki Moğol neslinden olabileceklerini ileri sürmüşler ve hatta bazı tarihçiler, Müslümanlıklarının dahi Anadolu'ya geldikten sonra gerçekleştiğini söyleyecek kadar ileri gitmişlerdir.

Ancak bu manada söylenenler, sadece menkıbe kabilinden bazı olayların, çok zorlamalarla yorumundan ibaret olduğunu, yerli ve yabancı bilim adamları ortaya koymuşlardır.

Şurası açıktır ki, Oğuz boyunun Gün, Ay ve Yıldız Hanlarından meydana gelen kollarına Bozoklar denmektedir; Gün Han'ın Kayı, Bayat, Elkaevli ve Karaevli ismiyle dört boyu bulunmaktadır. Sağlam ve kudret sahibi demek olan Kayı Boyunun sembolü (ongun) şahindir ve Osmanlılar da Kayı Boyundandırlar.

Osmanlı Devleti'ni kuran ve ona adını veren Osman Bey'in ve babası Ertuğrul Gazi'nin, ne kadar küçük olursa olsun, Kayılara mensup bir aşiretin başında bulunduklarını rahatlıkla söyleyebiliriz.

Bunun dışında, Kayıların Hz. Âdem'e kadar giden şecereleri ile ilgili izahlar, sadece menkıbevi kıymete haizdirler. Tarihen sabit olmadığı gibi, bütün şecerelerin de birbirini tutmadığı açıkça görülür. Hatta bazı kaynaklarda, Osmanlıların soyu, Hz. Peygamber'e bile isnad olunmaktadır. Bunların ilmî değerleri yoktur.

Eskiden beri Oğuzların bir şubesi olan Kayılar, diğer Oğuz boylarının göç hareketlerine benzer şekilde, Selçuklular zamanında doğudan batıya ve nihayet Anadolu'ya göç etmeye başlamışlardır.

Bu dediklerimizi, Yazıcıoğlu'nun Selçuknamesi, İdris-i Bitlisi'nin Heşt Behişt'i ve Şükrullah'ın Behcet'üt-Tevarih'i gibi ilk dönem kaynakları da ifade etmektedir.

Dolayısıyla Osmanlılar Türk'türler; ancak büyük devlet olmalarını, sadece kendi kavimlerinden verasetle aldıkları kuvvet ve kudrete değil, aynı zamanda İslâm'dan aldıkları ve Osmanlı adı altında aynı pota içinde eritmeye muvaffak oldukları din ve dünya görüşüne borçludurlar. Bu sebeple, Fuad Köprülü'nün Gibbons'a ait görüşün tenkidine yüzde yüz katılırken, aynı yazarın Osmanlı Devleti'nin kuruluşunda söz ettiği İslâm Milleti veya tarihî ifadesiyle Osmanlı Milleti izahını yabana atmak da mümkün değildir. Sözün özünü Ahmed Cevdet Paşa söylemiştir:

"Devlet-i Aliyye, başlangıçta, her ne kadar bir küçük hükümet şeklinde idi; lakin Türklüğe mahsus olan üstün sıfatlar ile İslâmî şecâ'at ve dindarlığı kendisinde toplamış bir kabile olduğundan, kendisinde İslâm milletinin birliğine vesile olmak gibi bir kabiliyet vardı. Bu Devlet-i Aliyye, diğer devletler gibi, imtiyazlı bir toplum içinden ortaya çıkıp da hazır millet ve memleket bulmuş bir devlet değildi; belki yeni topraklar feth ederek, kendine yer edinmiş ve teşkil ettiği Osmanlı Milleti dahi, dilleri farklı, tavır ve ahlakları ayrı ayrı çeşitli milletlerin en güzel edeb ve tavırlarından seçilmiş üstün ve güzel bir topluluktur. Bunların dedeleri de, çok eski zamanlardan beri Türkistan'da dahi han ve sultan olarak el-hakk asîl ve soylu bir Türk hanedanıdır."

bk.
İbn-i Kemal, Tevârih-i Âl-i Osman, I. Defter, sn. 201-204;
Lütfi Paşa, Tevârîh-i Âl-i Osman, sn. 17-27;
Âlî, Künhü'l-Ahbâr, Ahmed Uğur neşri, sh. 29-41;
Köprülü, Fuad, Osmanlı Devleti'nin Kuruluşu, Ankara 1994, sn. 3-5, 68-73;
Uzunçarşılı, Osmanlı Tarihi, c. I, sh. 93-103;
Gibbons, H. A., The Foundation of the Ottoman Empire, chapter I;
Tevkil Mehmed Paşa Tarihi, TOEM, nr. 79, sh. 87 vd.;
Kantemir, c. I, sh. 57-58;
Köprülü, M. Fuad, "Osmanlı İmparatorluğu'nun Etnik Menşei Mes'elesi", Belleten, c. VII, sayı 28(1943), sh. 219-313;
Köprülü, M. Fuad, "Kayı Kabilesi Hakkında Yeni Notlar", Belleten, c. VIII, sayı 31(1944), sh. 421-452.
Kaynak: Bilinmeyen Osmanlı, OSAV, 1994.

Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet

Bu içeriği faydalı buldunuz mu?
Yazar:
Sorularla İslamiyet
Kategori:
Okunma sayısı : 5.000+
Yorum yapmak için giriş yapın veya kayıt olun