Bilim-teknoloji gelişmesiyle gelecek gayb olmaktan çıkabilir mi?

Zamanda yolculuğun mümkün olması gayb bilgisini bilmekle sonuçlanmaz mı? Bilindiği üzre gaybı ancak Allah bilir. Ancak tarih boyu teknolojinin gelişmesiyle insanlar için gayb olan bazı bilgiler bilinir hale geldi . Örnek olarak: eskiden bir şehirde yaşayan bir kimse başka şehirde o anda neler olduğunu bilmesi imkansızdı, ama şu anda canlı bağlantılar sayesinde dünyanın herhangi yerinde neler olup bittiğini bilmək mümkün. Aynı şey gelecek bilgisi için geçerli midir? Yani işin içine batıl vasıtalar(sihir, kahinlik, fal vb...) girmeden sadece bilim-teknolojinin ilerlemesiyle geleceği gösteren, söyleyen veya onun vasıtasıyla geleceği bileceğimiz bir teknolojiye sahip olabilir miyiz? 

Değerli kardeşimiz,

1. Bilim gelişirse gayb olmaktan çıkar mı?

Hayır, mutlak gayb hiçbir zaman gayb olmaktan çıkmaz.

Sadece izafî (nisbî) gayb dediğimiz bazı şeyler teknoloji ilerledikçe bilinir hâle gelebilir. Örneğin, eskiden bir adam başka şehirde neler olduğunu bilemezdi ama şimdi canlı yayında görebilir. Bu, mutlak gaybın değil, izafî gaybın daralmış bir örneğidir.

2. Kuran’ın gayb konusu ikiye ayrılır

Mutlak Gayb (غيب مطلق): Yalnız Allah’ın bildiği, hiçbir varlığa bildirmediği ve hiçbir varlığın da kendine ait yöntemle ulaşamayacağı gaybdır. Cinlerden, meleklerden, peygamberlerden bile gizlidir.

"O gaybı bilendir. Hiç kimseye gaybını bildirmez. Ancak seçtiği resuller başka. (Onlara bildirir.) ..." (Cin, 72/26 ve 27) mealindeki ayette, Allah bildirmedikçe nutlak gaybı, hiç kimsenin bilemeyeceği açık v enet olarak ifade buyurlmuştur.

Örneğin, kıyametin vakti, insanların kader defterinde yazılan özel olaylar, rahimlerdeki çocuğun gelecekteki istidadı, karakteri, rızkı, kaderi, kimin cennette kimin cehennemde olacağı, ilahi takdirin sırları gibi konuları Allah bildirmedikçe kimse bilemez, bunlar asla teknolojiyle de bilinemez.

İzafî Gayb (غيب نسبي): Bazı varlıklar için gayb olan ama başkaları tarafından bilinebilen şeyler. İşte bu tür konulara teknoloji geliştikçe bu gayba yaklaşabiliriz.

Örneğin, dağ arkasında neler olduğunun bilinmesi, hastalıkların teşhisi, rahimdeki çocuğun cinsiyeti gibi gayb olmaktan çıkmış ama gözlerimizle göremediğimiz bazı şeyleri gelişen teknolojiyle görmek veya bilmek gaybı bilmek değildir, çünkü bunların hepsi şehadet alemine çıkmış ve yaratılmıştır.

Örneğin, yağmurun mukaddematına (ön belirtilerine) bakarak yağmurun yakın olduğunu bilmek gaybı bilmek değildir; gaybın şehadete yaklaşmış halini bilmektir. Yani teknoloji bir şeyi ön belirtileri üzerinden tahmin eder, ama Allah’ın mutlak ilmindeki gerçeğe nüfuz edemez.

Örneğin, anne rahmindeki bebeğin cinsiyetini veya başka bedensen özellikleri  röntgen ve ultrason gibi teknoloji aletleriyle bilmek gaybı bilmek değil, olanı görmektir, bilmektir. Ama o çocuğun dünya hayatında neler yapacağını, ne zaman vefat edeceğini, neler yapacağını, cenneti mi yoksa cehennemi de tercih edeceğini bir değil milyon teknolojik aletler yapılsa bilinemez.

Özetle:

Bilim gaybın kapılarını açmaz; sadece gaybın şehadette olanı bilebilir veya şehadete yaklaşanlar için tahminde bulunarak kısmen bilebilir. Başka şehirde olan bir olayı aynı anda canlı izlemek veya yağmurun bütün işaretleri ortaya çıkınca tahminde bulunmak gibi.

Mutlak gayb ise her zaman Allah’ın ilminde kalır ve bir değil milyon teknoloji bile olsa, onu asla ortadan kaldıramaz, Allah bildirmedikçe hiç kimse bilemez.

Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet