Anne ve Babam benim hayatıma ne kadar müdahale edebilirler?

Anne ve Babam nelerime karışabilirler? Giyim kuşam, onların dediği şeyi mi giymek zorundayım? Sakal veya Saç uzatma, onların istediği şekilde mi kesmeliyim? Üniversiteye gidip gitmeme, onlar mı karar veriyor buna? Evlenme, eş seçimi mesela, istediğim kişi ile evlenemez miyim? Yaşamak, Farklı bir şehirde mesela, onlar farklı şehre gitme derlerse kalmam mı lazım? Çocuğumun ismi, burada da mı onlara itaat vacip? Evimin Düzeni, koltuğumun rengine de karışabilirler mi? Gezmek, bir yeri görmek istiyorum mesela, kal gitme dediklerinde kalmam mı lazım? Arabamın rengi...? Kısacası Ana ve Babamıza itaat Vacip, onların Helal olan her isteklerini yapmamız lazım, tamam ama bunun ölçüsü nedir? Ben şimdi istediğim mesleği yapamayacak mıyım? Babamı üniversite konusunda ikna etmem imkansız, ben istemiyorum o istiyor. İtaat etmesem günahkar mı olurum? Onlara bu saydığım örneklerde veya aklıma gelmeyen örneklerde itaat etmesem günahkar mı olurum?

Değerli kardeşimiz,

Ergenlik döneminde gençlerin yaşadığı en temel sıkıntılardan birisi de anne-baba ile yaşanan çatışmalardır. Yani bu durum size has bir şey değil, akranlarınızın genel sorunlarından biridir. Çünkü anne-baba çocuk ilişkisinde muhtemel çatışmalar için yeterli şartlar  mevcuttur. 

Neden Anne-Baba – Baba ve Ergen Arasında Çatışma Kaçınılmazdır

1. Kuşak Farkından Dolayı: Öncelikle kuşak farklılığı var. Çünkü insanın her yaşta hayata bakışı ve değerlendirmesi başka başkadır.  Özellikle deneyim sahibi ve ileri yaşlarda birisinin genç ve hayata karşı deneyimsiz birisi ile olaylara yaklaşımı elbette farklıdır.

Anne- Baba olmasa da yaşlılarla ile gençlerin her zaman aynı noktada buluşması kolay değil. Bu durum, ikisinden birisinin yetersiz veya haksız olduğu anlamına gelmez. Bazen her iki taraf da inandığı, doğru bildiği, faydalı gördüğü konusunda ısrarcı olur ve bu durumda anlaşmazlık kaçınılmazdır.

2. Anne-Baba Koruyucudur:

Allah anne-babaya evlatlarını emaneten göndermiş ve onları çocuklarını ömür boyu sevecek ve koruyacak merhametle donatmıştır.

Bu merhamet, sorumluluk ve emanet duygusundan dolayı anne-babalar sürekli çocuklarının hayatlarına rehberlik etmek isterler.

Bu durum, istenilen bir durum olmasına rağmen zaman zaman sınırlar korunmadığında her iki taraf için de gerilime neden olmaktadır.

Burada önemli olan dengeyi korumaktır.

İslamiyet’te Anne-Babaya İtaat Emredilmiştir

Kişinin dünyaya gelmesine vesile olan ve belli bir yaşa kadar büyüten, besleyen, her türlü zahmet ve sıkıntıya katlanan anne-babaya karşı itaat emredilmiştir. Bazen anne-babalar bu itaati yanlış yorumlamakta ve adeta çocuklarına karşı bir koz olarak kullanmaktadırlar.

İslamiyet’te anne babanın meşru isteklerine icabet etmek esastır. Ancak bu itaat anne-babanın çocuğun hayatını doğrudan ilgilendiren konularda her dediğini yapmak her emirine harfiyen uymak anlamında değildir.

Kişi reşit olduktan sonra kendi hayatını ilgilendiren konularda karar verebilir, mesela Bilgisayar okumak isteyen kişi, babasının ‘ekonomi’ okuyacaksın emrine itaat etmek zorunda değil, itaat etmezse manen mesul olmaz. Yine kişi, kendisine uygun gördüğü kişi ile evlenebilir, babasının zoru ile istemediği kişi ile evlenmek zorunda değil.

Ancak konu ne olursa olsun, karar ne kadar babayı ve ne ölçüde kişinin kendisini ilgilendirirse ilgilendirsin anne-babaya saygısızlık edemez. Onlara hakaret edemez, hatta onlarla konuşurken sesini yükseltip kabalaşamaz.

Tavsiyelerimiz

Bu genel açıklamalardan sonra size tavsiyelerimiz şu olacaktır.

- Baba ve annenizle inatlaşmadan uzlaşmanın yollarını arayın. Bunun için de işe birbirinizi anlamakla başlayabilirsiniz. Çünkü birbirinizin bakış açısını anlamazsanız, konuya önyargı ile yaklaşırsınız. “Babam beni anlamıyor, dinlemiyor, bilmiyor, beni istemiyor, sevmiyor” gibi düşüncelerle konuya yaklaşırsanız onlarla orta yol bulmanız mümkün değil. Bu da sorunuzu çözmediği gibi, katmerleştirerek devam etmesine neden olur.

- Bu çerçevede babanızın kararı yanlış olsa bile, iyi niyetli olduğuna, sizi sizden daha çok düşündüğüne, sizden daha deneyimli olduğuna ve sizi çok sevdiğine inanın. Çünkü dünyada herkes birbirini kıskanabilir, kardeş kardeşi, çocuk babayı, ama baba çocuğunu asla kıskanmaz ve onun kendisinden daha ileride olmasını ister. Zira insanoğlunun gelişimi ve ilerlemesi için Allah babaların kalbine, evlatlarına karşı kıskançlık duygusu koymamıştır ki, onlara gelişimleri yolunda sürekli destek versinler.

- Olaya onun açısından bakarsanız, onun da haklı olduğu noktaların olduğuna inanırsanız, onunla daha sağlıklı bir iletişim kurabilirsiniz. Bu onu ikna etmenizi sağlar.

- Babanızla konuşmadan önce konuyu aile, akraba ve arkadaş çevresi ile de konuşun, istişare edin. Onların ne düşündüğünü sorun. Onların verecekleri cevaplar sizde bir fikir oluşturacaktır.

Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet