İlim öğrenmek mi, rızık için çalışmak mı?

Tarih: 24.05.2024 - 15:54 | Güncelleme:

Soru Detayı

- Biri ilim öğrenmek için ilim meclislerine devam eden, diğeri geçimlerini temin için çabalayan iki kardeşin hikâyesi hakkında bilgi verir misiniz?
- İlim öğrenmek mi, rızık için çalışmak mı önce gelir?
- İki kardeşten biri ilim öğrenmeye çalışıyor, diğeri geçim derdine düşüyor. İlim öğrenen de diğerinin çalışmasından rızıklanıyor. Bunlardan hangisinin yaptığı daha doğrudur?

Cevap

Değerli kardeşimiz,

Alimlerimiz, "Farzları yapıp, kebireleri işlemeyenin rızık için çalışıp çabalaması ibadet hükmüne geçer." demişler. Bu bakış açısıyla olayı değerlendirdiğimizde "ilim, rızık" için çalışmak birbirine takdim edilmez gibi denilebilir.

Bu konuda Hz. Enes (ra)'in bir rivayetine kulak verelim:

كَان أخوانِ عَلَى عهْدِ النبيِّ صَلّى اللهُ عَلَيْهِ وسَلَّم ، وكَانَ أَحدُهُما يأْتِي النبيِّ صَلّى اللهُ عَلَيْهِ وسَلَّم ، والآخَرُ يحْتَرِفُ ، فَشَكَا الْمُحْتَرِفُ أخَاهُ للنبيِّ صَلّى اللهُ عَلَيْهِ وسَلَّم فقال :

« لَعلَّكَ تُرْزَقُ بِهِ »

“Nebî (asm) zamanında iki kardeş vardı. Bunlardan biri (ilim öğrenmek için) Hz. Peygamber (asm) ’e gelir, diğeri de (geçimlerini temin için) çalışırdı. (Bir gün) çalışan kardeş, ötekini Nebi (asm)’e şikâyet etti. Hz. Peygamber o şikâyet eden kardeşe:

“Belki de sen, onun yüzünden iş buluyor, rızıklandırılıyorsun.” buyurdu. (Tirmizî, Zühd 33)

Birlikte yaşayan iki kardeşten biri, ötekine işinde ve sanatında yardım edeceği yerde Hz. Peygamber (asm)’in meclislerine devam ederek ilim öğrenmeyi yeğlemişti. Bu durum, bir süre sonra öteki kardeşin şikâyetlenmesine, bu şikâyetini Resûl-i Ekrem’e kadar iletmesine sebep oldu. Bu zat, kardeşinin de kendisi gibi çalışmasını, geçimlerine katkıda bulunmasını istiyordu. Bütün yükün kendisine kalmış olmasından yakınıyordu. Görünüşe göre de haklıydı.

Durumu öğrenen Hz. Peygamber (asm), işin farklı bir yönüne dikkat çekerek:

“Kimbilir, belki de sen, ilim peşinde olan o kardeşine de baktığın için iş buluyor, sanatını icrâ ediyor, böylece kazancın kolaylaşıyor, belki de sen ona değil, o sana bakıyor.” buyurdu. Bu ifadesiyle Hz. Peygamber (asm) çalışmayı terketmeyi tavsiye etmiyor, aksine, ilmin geçime katkısının olmadığını sanmanın yanlışlığına dikkat çekiyor. Nitekim bir hadis-i şerifte de Resûl-i Ekrem Efendimiz:

“İlim öğrenen kişinin rızkını Allah Teâlâ üstlenmiştir.”  (Camiu's-sağir, Hadis No: 8838) buyurmaktadır. Bir başkasında da:

“Kardeşinin yardımında bulunduğu sürece, Allah da kuluna yardım eder.” (Müslim, Zikr 37-38) denilmektedir.

Netice olarak, Allah kendisine güvenen kulunu mahrum bırakmaz, onu değişik şekillerde rızıklandırır. Tevekkülün karşılığı, sebepler dünyasında herhangi bir yolla, herhangi bir şekilde mutlaka görülür. Hadis-i şerifte bu yollardan birine işaret edilmektedir.

Durumun nezaketine uygun bir düşünceye sahip olmak gerek. Eskilerin “iyi düşün” diye yaptıkları ikazları, böylesi yerlerde insan, daha iyi algılayabilmektedir. “Güçsüz ve zayıflarınız sebebiyle rızıklandırılıyor ve destekleniyorsunuz.” hadis-i şerifi de (bk. Buhârî, Cihâd 76; Ebû Dâvûd, Cihâd 70.) bu noktada daha bir netleşiyor. İlahi yardım ve tecellinin birçok yolu vardır. “Allah, akla hayale gelmeyen yer ve yönlerden kullarını rızıklandırır.”

İlim öğrenmek, günlük geçim yönünden bir mahrûmiyet sebebi gibi görünse de eninde sonunda onun bereketi kendisini gösterecektir. Hele bizler gibi “bilgi ve enformasyon (danışma) çağı”nı yaşayanlar, ilmin ne ölçüde bir rızık ve hâkimiyet vesilesi olduğunu çok daha iyi görecek ve anlayacaklardır.

Buna göre;

1. Dini öğrenmek, dine ve insanlara hizmet etmek için ilim yoluna düşenlerin geçimini Allah kolaylaştırır.

2. İlim ehline yardımcı olanlar, bunun karşılığını mutlaka görürler.

3. Kişi, bakımını üstlendikleri sebebiyle rızıklandırılır..(bk. Riyazü’s-Sâlihîn Tercüme ve Şerhi, Peygamberimizden Hayat Ölçüleri, Erkam Yay., Hadis No: 85)

Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet

Bu içeriği faydalı buldunuz mu?
Yazar:
Sorularla İslamiyet
Kategori:
Okunma sayısı : 100+
Yorum yapmak için giriş yapın veya kayıt olun