BİR ŞEHİRDE BİR KAÇ YERDE CUMA NAMAZI KILINABİLİR Mİ?

Peygamber (sav) ile Hulefa-i Raşidinin zamanında her şehirde birden fazla yerde değil her şehirde birer yerde cuma namazı kılınıyordu. Çünkü müslümanların haftada bir defa da olsa bir araya gelip görüşmeleri ve birbiriyle kenetlenmeleri, İslam`ın gayelerinden birisidir. Eskiden şehirler küçük ve bütün belde halkının bir araya gelmesi de mümkündü.

Şehirler gelişip halkın bir araya gelmesi zorlaşınca her şehirde bir kaç cuma namazı kılınmağa başlandı ve şimdiye kadar böyle devam etti. Hanefi mezhebinde racıh kavle göre ihtiyaç da olmazsa her şehirde ve kasabada farklı yerlerde cuma namazının kılınmasında bir sakınca yoktur.

Zühr-u ahirin kılınmasa olur. Ancak mercuh (zayıf) kavle göre bir şehirde birkaç yerde cuma namazı kılınsa zühr-i ahir kılınacaktır.

Şafii mezhebine göre ise asr-ı saadette ve tabi`in devrinde her köy ve şehirde (köy diyoruz çünkü onlara göre köyde de cuma namazının kılınması gerekir) birer yerde cuma namazı kılındığı ve İslam`ın en büyük gayelerinden biri müslümanları bir araya getirip birleştirmek olduğundan zaruret olmadan cumanın birden falz yerde kılınması caiz değildir. Amma zaruret varsa ihtiyaç nisbetine göre birkaç yerde cuma namazını kılmak caizdir. Ve öğle namazı da kılınmayacaktır. Mesela: bir köyün, şehrin halkı bir camii`ye sığmazsa iki camide de cuma namazı kılacaklar. Bu da kafi olmazsa üçe çıkarılır. Şayet bir şehrin halkı beş camii`ye sığdığı halde altı camide cuma namazı kılarsa tekbiretü`l-ihramı daha önce getiren hangi camii`nin cemaatı ise onların cum`a namazı sahihtir. Diğerlerinin cuma namazı sahih olmadığından öğle namazını kılmaya mecburdurlar. Hangisinin tekbiretü`l-ihramı daha önce getirdiği belli değilse öğle namazını kılmaya mecburdurlar.

Bu içeriği faydalı buldunuz mu?
Kategori:
Okunma sayısı : 1.000+
Yorum yapmak için giriş yapın veya kayıt olun