Kedinin gözü kör olunca gidip ot bulup iyileşir mi?
- Kedinin gözü kör olunca gidip ot bulup iyileştiği söyleniyor. Bu doğru mu, kaynağı nedir?
- Eğer doğru ise, insanlarda niye bu ilham yok?
Değerli kardeşimiz,
“İnsanlarda niye bu ilham yok?” sorusu doğru değildir. Çünkü bu ilham insanlarda da vardır.
Nitekim çok eskiden beri modern tıbbın revaçta olmadığı dönemlerde de otlar vasıtasıyla tedavi yapılmıştır. Elbette bu tedavi şekli bir ilham eseridir, bir sevk-i kaderidir.
Bununla beraber, bal arısının ilhamı, ipek böceğinin ilhamı gibi daha pek çok ilham türü hayvanlarda daha güçlü olabilir.
Konumuzu aydınlatan Bediüzzaman Hazretlerinin şu aşağıdaki ifadelerine bakmakta yarar vardır:
“Rüya-yı sadıka, hiss-i kabl-el vukuun fazla inkişafıdır. Hiss-i kabl-el vuku ise, herkeste cüz'î-küllî vardır. Hatta hayvanlarda dahi vardır. Hatta bir zaman ben, bu hiss-i kabl-el vukuu, zahirî ve bâtınî meşhur duygulara ilâve olarak, insanda ve hayvanda 'saika' ve 'şaika' namıyla aynı 'sâmia' ve 'bâsıra' gibi iki hiss-i âheri ilmen bulmuştum."
"Ehl-i dalalet ve ehl-i felsefe, o gayr-ı meşhur hislere; -hata ederek- ahmakçasına 'sevk-i tabiî' diyorlar. Hâşâ sevk-i tabiî değil, belki bir nevi ilham-ı fıtrî olarak insan ve hayvanı kader-i İlahî sevkediyor. Mesela: Kedi gibi bazı hayvan; gözü kör olduğu vakit, o sevk-i kaderî ile gider, gözüne ilâç olan bir otu bulur, gözüne sürer, iyi olur.” (Mektubat, Yirmi Altıncı Mektup, s. 348)
Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet
BENZER SORULAR
- Altıncı his nasıl güçlendirilir?
- Sevk-i ilahi nedir, irade ve imtihanla münasebeti var mıdır?
- İyi insan lafın üzerine gelirmiş, sözü ne kadar doğrudur?
- Hayvanlar ilhama nasıl mazhar olurlar?
- İlham ne demektir? Dini açıdan ilhamın bir bağlayıcılığı var mıdır?
- İlhamın çeşitleri var mı?
- Vahiy nedir? Vahyin mahiyeti ve çeşitleri nelerdir? Kur'an'da vahyin çeşitleri geçmekte midir?
- Allah, peygamberlerine bildirmediğini, evliyadan birine bildirir mi?
- Beklenilen vahyin bazen gecikmesine örnek var mıdır?
- Allah’ın varlığını, birliğini, sıfatlarını ve isimlerini akılla mı biliriz, vahiyle mi?