Kadının hakim veya mahkeme yoluyla boşanması geçerli mi?

Tarih: 17.02.2023 - 20:02 | Güncelleme:

Soru Detayı

- Sorduğum soruyla ilgili verdiğiniz fetvaları okudum ama halen kafam karışık olduğu için soruyorum.
- Kadının aldığı mehri geri vererek boşanmasıyla ilgili bir hadis var, Hadiste kocanın kabul etmesinden bahsedilmiyor ama fıkıh kaynaklarında bu tarz boşanmaya anlaşmalı boşanma diyorlar yani kocanın da rıza göstermesi gerek diyorlar. Hadiste böyle bir şey geçmiyor. Bakara suresinde de kocanın izni rızası gerek yazmıyor. Bunu anlayamadım.
- Hakim ve hakem yoluyla kadının boşanmasını da tam anlamadım. Kadın birisini mi seçer? Nisa 35’de hakem yazıyor, hakemleri hakim mi belirliyor yoksa karı koca mı?
- Kadın hakem yoluna başvurmadan direkt hakime başvurabilir mi tam anlayamadım bu prosedürü?
- Hanefi mezhebi neden sahabe uygulamalarının aksine hakemin hakim gibi olmadığı sonucuna varmıştır ve kadının eziyet çekmesine rağmen boşanmasının hukuki olarak mümkün olmadığını söylemiştir?
- Bu konuyla ilgili hadislerde mevcut ve hiçbir hadiste kocanın hakime veya hakeme boşama yetkisi verdiği geçmiyor hatta tam tersi Hz. Ali, Hz. Ömer ve Hz. Osman’a boşanma talebiyle gelen kadınlar için hakem seçip hakeme gerek görürsen onları boşa demişler veya direkt kendileri boşamış.
- Hanefi mezhebindeki görüşe göre boşanma esasen kocanın Hakkı olduğu için ne hakemin ne de hakimin boşaması mümkün değildir sadece belirli sebeplerde hakimin boşaması mümkündür demeleri de çelişkili değil mi, o zaman hiçbir sebep hakimin boşaması için geçerli olmamalı bu mantığa göre.
- Günümüzde özellikle çok fazla kadın öldürülüyor, hastanelik oluyor, kocalara ceza da verilse hapse de girse daha sinirli bir şekilde evlerine geri dönüp daha da fazla işkence ediyorlar kadınlara. Bu nasıl geçerli bir sebep olmaz Hanefiler’e göre?
- Hatta Malikiler hariç diğer bütün mezheplerin görüşü buymuş. Kocayı hizaya getirmek mümkündür diyorlar açıklama olarak ama ya mümkün değilse? Yapılacak bir şey yok diye görüşleri varmış okuduğum kaynaklarda öyle yazıyordu.

Cevap

Değerli kardeşimiz,

Evet, kadının mahkeme yoluyla boşanması geçerlidir.

Osmanlı şeriata göre yönetim yapıyordu. Bu konuda bir kanun çıkardı, kanunda Malikî mezhebini tercih etti, böyle yapınca bu mezhep (çözüm) aynı zamanda Hanefileri de bağlar duruma geldi. Bu çözümü aşağıda vereceğiz.

Hanefiler niçin şöyle böyle yapmışlar sorusunu cevabı uzundur; içtihadın bir genel usulü vardır; buna hepsi riayet ederler, bir de teferruatta mezheplere mahsus usul-kurallar vardır, buna ek olarak delillerin yorumu ile elde edilmesi de farklı içtihada sebep olur.

Günümüzde hâkim hakem tayin etmez; bu işi iki tarafın aileleri yapar. Anlaşma olmazsa mağdur olan taraf mevcut mahkemeye başvurur, hâkimi niyet olarak vekil yapar, hâkim boşayınca boşanma da oluşur.

Hukuk-ı Aile Kararnamesi Maliki mezhebi görüşünü esas alarak önemli bir müesseseye yer vermiş ve adına “Aile Meclisi” demiştir. Kararnamenin “Aile Meclisi” adını verdiği müessese şu ayete dayanmaktadır:

“Karı-kocanın arasının açılmasından endişe ederseniz kocanın ailesinden bir hakem, karının ailesinden de bir hakem gönderiniz. Bunlar arayı düzeltmeyi murad ederlerse Allah aralarını buldurur. Allah her şeyi bilen ve haberdar olandır.” (Nisa 4/35)

Ayet-i kerimenin ifadesine göre karı-koca arasındaki geçimsizliklerde tarafların hakemlerinden oluşan bir hakem heyeti olaya müdahale edecek, tarafları dinleyecek ve çözüm yoluna gidecektir. Böylece aile sırları çevreye yayılmadan aile içerisinde olay çözülmüş olacaktır.

Hakem heyeti demek olan Aile Meclisi’nin yetkileri hakkında Hanefi mezhebi, hakemlerin tarafların vekili olmadığı gerekçesiyle meclisin sadece nasihatte bulunacağı, taraflar arasındaki nikâhı fesh etme yetkilerinin olamayacağı görüşündedir.

Buna karşılık Maliki mezhebi, hakemleri aynı zamanda tarafların vekili olduğu gerekçesiyle nikâhın feshine veya boşamaya bile karar verebilecekleri ve onların tüm kararlarının bağlayıcı olduğu görüşünde olmuştur.

Aile Kararnamesi bu konuda Maliki görüşünü zamanımız açısından daha faydalı gördüğünden maddeleri arasına almıştır. Md. 130’da şöyle denmektedir:

“Zevceyn beyninde niza’ ve şikak zuhur edip de tarafeynden biri hâkime müracaat ederse, hâkim tarafeyn ailelerinden birer hakem tayin eder. Bir veya iki taraf ailesinden hakem tayin olunacak kimse bulunamaz veya bulunup da hakem olacak evsafı hâiz olmazsa, hariçten münasiplerini tayin eyler. Bu suretle teşekkül eden aile meclisi tarafeynin ifâdât ve müdâfaâtını tedkîk ile beynlerini ıslâha çalışır. Kabil olmadığı suretde kusur zevcde ise beynlerini tefrik eder. Ve zevcede ise mehrin tamamı veya bir kısmı üzerine muhâlaa eyler. Hakemler ittifak edemezler ise hâkim evsaf-ı lâzımeyi hâiz diğer bir heyet-i hakemiyye veya tarafeyne karabeti olmayan üçüncü bir hakem tayin eyler. Hakemlerin verecekleri hüküm kat’i ve nâ-kâbil-i îtirazdır.”

Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet

Bu içeriği faydalı buldunuz mu?
Yazar:
Sorularla İslamiyet
Kategori:
Okunma sayısı : 500+
Yorum yapmak için giriş yapın veya kayıt olun