İlhan Arsel’in bu iftiralarına nasıl cevap verilebilir?

- Müslüman ve kafir yapan Allah mı?
​1. İlhan Arsel Enam suresinin 106. ayetinin (Enam 107 ve 111) ayetleri ile çeliştiğini belirtiyor. Enam suresinin 107. ve 111. ayetini delil göstererek insanların puta tapmalarının Allah’ın dileği olduğunu belirtmektedir. Enam suresinin 125. ayetini de eleştirirken insanı kafir ya da müslüman yapanın Allah olduğunu ve buna rağmen kafir olanların cezalandırılacağını söylüyor. 
2. İlhan Arsel yalancısı Enam suresinin 125. ayetinin Hz. Muhammed’in kendisine taraftar çekmekteki başarısızlığından kaynaklandığını ve babası gibi gördüğü Ebu Talib’i bile Müslüman yapamadığından insanların kendisinin peygamberliğinden şüphe etmemeleri için bu ayeti getirdiğini söylüyor. Ayrıca Enam 125’in Ebu Talib’in ölümüyle Kur’an’a konduğunu da söylüyor. Önceleri yani henüz güçlenmediği dönemde (İnsan 29)u ve (Ahkaf 19)u getirerek insanları kendilerine uymazlarsa cehenneme gideceklerini söylediğini ve bunun onları kendisine çekeceğini hesapladığını fakat bu hesabı tutmayınca bu yoldan vazgeçtiğini söylüyor.

Değerli kardeşimiz,

Cevap 1:

En’am suresinin ilgili ayetlerinin mealleri şöyledir:

“Ey Muhammed! Sen, Rabbinden sana vahyedilene uy. O’ndan başka hiçbir ilâh yoktur. Allah’a ortak koşanlardan yüz çevir.” (En’am, 6/106)

“Allah dileseydi ortak koşmazlardı. Biz seni onların başına bir bekçi yapmadık. Sen onlara vekil (onlardan sorumlu) da değilsin.” (En’am, 6/107)

“Biz onlara melekleri de indirseydik, kendileriyle ölüler de konuşsaydı ve her şeyi karşılarında (hakikatin şahitleri olarak) toplasaydık, Allah dilemedikçe yine de iman edecek değillerdi. Fakat onların çoğu bilmiyorlar.” (En’am, 6/111)

“Allah, her kimi doğruya erdirmek isterse, onun göğsünü İslâm’a açar. Kimi de saptırmak isterse, onun da göğsünü göğe çıkıyormuşçasına daraltır, sıkar. Allah, inanmayanlara azap (ve sıkıntıyı) işte böyle verir.” (En’am, 6/125)

Görüldüğü üzere, bu ayetler arasında herhangi bir çelişki söz konusu değildir.

Kainattaki her varlık ve hadise Allah’ın izni dairesinde gerçekleşmektedir. Hidayet ve dalalet de buna dahildir. Elbette ki Allah istese hiç kimse dalalete düşmez. Ancak Allah’ın iradesi kulun iradesine engel değildir. İsteyen istediği yolda gidebilir.

Nitekim başka ayetlerde dileyenin iman edeceğini dileyenin küfrü seçebileceğini belirtmektedir.

"Dileyen iman etsin, dileyen inkara sapsın...” (Kehf, 18/29). 

Dolayısıyla ilgili ayetlere bir bütün olarak bakmak gerekir. Aksi halde meselenin sadece bir tarafını görüp yanılabiliriz.

Ayrıca hidayet ve dalaletin Allah’ın elinde olduğunun belirtilmesinin bir sebebi de Peygamberimizi (asm) teselli etmektir. Çünkü Peygamberimiz (asm), inanmayıp arkasını dönüp gidenlerin ardından çok üzülüyordu. Yüce Allah bu tür ayetlerle ona üzülmemesini tavsiye ediyor, istese herkese hidayet nasip edebileceğini, ancak hikmetinin insanları serbest bırakmayı iktiza ettiğini belirtiyor.

Cevap 2:

İlgili ayetlerin mealleri:

“İşte bu bir öğüttür. Dileyen, Rabbine ulaştıran bir yol tutar.” (İnsan, 76/29)

“Herkesin yaptıklarına göre dereceleri vardır. (Bu da) Allah’ın onlara yaptıklarının karşılığını tastamam vermesi içindir. Asla kendilerine haksızlık yapılmaz.” (Ahkaf, 46/19)

Bu ayetlerin En’am suresi 125. ayetle münasebetine dair söylenecekler de aynıdır. Ebu Talib’in vefatından önce de sonra da benzer ayetler inmiştir.

İlave bilgi için tıklayınız:

- Kur'an ayetlerinde geçen "Allah'ın dilediğini hidayete erdirmesi ...
- Hidayet nasip işi midir; iman etmek insanın elinde midir? 

Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet