Düğün masraflarını erkek tarafı mı yapar?

Düğün masraflarını erkek tarafı mı yapar?
Tarih: 22.07.2021 - 22:47 | Güncelleme:

Soru Detayı

- Evlilikte yapılan masraflar en fazla erkek tarafının yapması bekleniyor. Mesela düğünü, kınayı, bütün masrafların erkek tarafından yapılması bekleniyor. Acaba bu ne kadar doğru?

Cevap

Değerli kardeşimiz,

Bu konuda örf ve âdet ne ise ona uyulur. Bu örf ve adete uymak istemeyen taraf, bunu (uymamayı) kabul eden başka biriyle evlenmeyi tercih edebilir.

İslam’da esas olan, evliliği kolaylaştırmaktır. Nitekim “En bereketli nikah (evlilik), külfeti en az olanıdır.” (Buhari, Nikah,73) şeklindeki Nebevi ilkeyi unutmak, çoğu zaman maddi ve manevi zararlara neden olmakta, evlilikleri geciktirmekte, taraflar arasında anlaşmazlıklara, dedikodulara, sıkıntılara hatta ayrılıklara neden olabilmektedir.

Halbuki evlilik, Allah’ın emri, Peygamberimizin (asm) sünnetidir. Dünyada da ahirette de huzura, mutluluğa, berekete ve cennete ulaştıran kıymetli bir başlangıçtır. Resûl-i Ekrem’in ifadesiyle evlilik, “dinin yarısını korumaya” vesiledir. (bk. Beyhaki, Şuabü’l-İman, 4/382)

Şu halde, evliliğin ilk adımı olan düğünlerimiz ise, sevdiklerimizin şahitliği ve güzel dilekleri eşliğinde gerçekleşen merasimlerdir. Düğünle yeni bir ailenin kurulduğu ilan edilir; iki ömür bir yuvada birleşir. Geleceğe dair umutlar güçlenir; sevinçler paylaşılır. Sağlıklı ve hayırlı nesiller ihsan etmesi, ülfet, muhabbet ve merhamet lütfetmesi için Allah’a dua edilir.

Demek ki, düğünlerin gösterişten uzak, sade, samimi ve mutedil bir şekilde yapılması Peygamber Efendimizin (asm) sünnetidir. Zira müminler için hayatın en önemli ölçülerinden biri aşırılıktan sakınmaktır. Kullukta, sevinçte, öfkede, üzüntüde, eğlencede daima dengeli olmaktır.

Kur'an-ı Kerim, aile kurma konusunda müminlerin birbirine destek olmasını isterken, Peygamberimiz (asm) de evlenmeye niyet edenlere Allah’ın yardımcı olacağını müjdelemiştir.

Her aşamada gereğinden fazla yapılan düğün harcamaları, günümüzde de aileleri sıkıntıya sokmaktadır. Evlenmek isteyen gençler, düğün masraflarının makul ölçüleri aşması sebebiyle zorlanmakta, hatta evlilikten uzak durmaktadır. Düğünden sonra uzun süre borç ödemek, ailenin ilk yıllarını maddi sıkıntı ve huzursuzlukla geçirmesine sebep olmaktadır. Halbuki sadelikte asalet, tevazuda hikmet vardır.

Mümin olarak bizlere yakışan, nikah, nişan, sünnet ve düğün merasimlerinde İslam’ın çizdiği meşruiyet dairesinde hareket etmektir.

Mümin anne-babalar, “çocukların mutluluğu” bahanesine sığınarak haramlar konusunda gevşeklik göstermez. Mutluluğu ararken aklı uyuşturan alkole, neşeyi hüzne çeviren silaha, mahremiyet sınırlarını ihlale tevessül etmez. Eğlenirken kimsenin hakkına girmez, çevresine rahatsızlık vermez. Allah’ın her an kendisini görüp gözettiğinin farkında olarak yaşar. O’na şükreder ve O’nun rızasına uygun davranır.

Özetle, maddi tutkulara kapılmadan, zevk ve sefahate dalmadan, lüks ve israfın esiri olmadan düğün yapmaya dikkat edelim. Hayatın oyun ve eğlenceden ibaret olmadığını hatırlayalım. “Kendileriyle huzur bulmamız için bizlere eşler yaratan, aramızda sevgi ve rahmet bağları var eden” (Rum, 30/21) Allah’a şükretmek için düğünlerimizi birer vesile kılalım...

Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet

Bu içeriği faydalı buldunuz mu?
Yazar:
Sorularla İslamiyet
Kategori:
Okunma sayısı : 1.000+
Yorum yapmak için giriş yapın veya kayıt olun