Allah’ın, kazanma şansı olmayan şeytan ile mücadele etmesi garip değil mi?

Tarih: 05.02.2013 - 11:02 | Güncelleme:

Soru Detayı

- Allah yarattıklarından bazılarını dost ediniyor (örnek Peygamberimiz) bazılarını düşman ediniyor (örnek şeytan). Sonra şeytanla mücadeleye giriyor. (Kazanma şansı olmayan şeytanla)

- Bu durum size garip gelmiyor mu?

- Allah insanı yaratıyor, ama kul köle olarak; kendisine arkadaş olarak, daha onurlu bir insan yaratamaz mıydı?

Cevap

Değerli kardeşimiz,

- Allah -şeytan dahil- hiç kimse ile mücadeleye girmiyor... Eğer Allah yarattıkları ile mücadeleye girseydi, onları yaratmaz olur biterdi...

Kur’an’dan şunu kesin olarak öğreniyoruz ki, Allah imtihana tabi tuttuğu insan, cin ve şeytanlara akıl ve özgür irade vermiştir... Şeytanlar özgür iradeleriyle isyan etmiş, Allah’ın emirlerini yerine getirmemiş, hayatta kaldıkları sürece Allah’ın kullarını doğru yoldan saptıracaklarını ilan etmişler.

Allah da insanoğlunu babaları ÂDEM’e karşı düşmanlık besleyen bu şeytanların tuzaklarına düşmemeleri için uyarmış, insanları cehenneme sürüklemek için gece-gündüz çalışan bu şeytanları ezeli düşman olarak görmelerini tavsiye etmiş, dosdoğru yolu göstermek için peygamberleri ve kitapları göndermiştir. Bunda garipsenecek ne var ki?

- Allah cennet ve cehennemi yaratmış, sonra da bir imtihan açmıştır. İmtihanın bir değer ifade etmesi için hem kazanma hem kaybetme unsurlarını barındırması gerekir. İnsanlardaki kötü ve iyi duyguların varlığı, akıl-zekanın yanında nefsin ve kör hissiyatın yaratılması da bu gayeye matuftur.

Keza, bu amaca hizmet etmesi için insan kalbinin sağ tarafında güzel ve doğruları ilham eden melekleri, sol tarafında da kötülüğü ve yanlışları telkin eden şeytanları yaratmıştır.

Ayrıca kötü ve iyiyi ayırt etmek için aklı bir mümeyyiz unsur olarak tayin ettiği gibi, bu imtihanın düzgün yürümesini sağlamak, imtihan rehberi olan semavi kitapların şifrelerini çözüp, sorulara doğru cevap vermelerine yardım etmek için peygamberleri birer rehber-muallim olarak görevlendirmiştir.  

- Bir yandan sonsuz ilim, hikmet ve kudretiyle kâinatı yarattığına inandığınız bir Allah’a iman edeceksiniz, sonra onun yanlış imtihan yaptığını savunacaksınız...

- Bir yandan Allah’ın hiçbir şeye muhtaç olmayan, bütün evreni ve insanları sırf rahmetinin bir yansıması olarak yarattığına inanacaksınız, öbür taraftan şeytanı düşman ilan etmesini yadırgayacaksınız...

- Bir yandan cennet ve cehennem inanacaksınız, adil bir imtihanın gereği olarak iyi insanların cennete, kötü insanların cehenneme gideceğine iman edeceksiniz, diğer taraftan bu imtihanın şeklini eleştirmeye kalkacaksınız...  

Allah’ınızı seversiniz, bütün bunlar size garip gelmiyor mu?

Yok eğer siz Allah’ın varlığına, birliğine, sonsuz ilim, kudret, hikmet, adalet ve merhamet sahibi olduğuna iman etmiyorsanız; Kur’an’ın Allah’ın sözü, Hz. Muhammed (asm)’in onun hak peygamberi olduğuna inanmıyorsanız, bu takdirde siz neye itiraz ediyorsunuz?

Vicdanınızda, varlığına inanmadığınız hayali bir varlığa, olmayan bir imtihan şekline eleştiri okları atmanız sizce, akıl, zeka, ilim, irfan, insaf, vicdan açısından çok garip ve pek çirkin bir hezeyan değil mi?

- Allah’ın varlığı ve birliğini, Hz. Muhammed (asm)’in hak peygamber olduğunu, Kur’an’ın Allah’ın hak sözü olduğunu bütün dünyaya karşı ispat etmeye hazırız. Gerçekten ön yargılardan uzak, samimi olarak, bulaştıkları iman zafiyetini tedavi etmek isteyen insanlarımıza -Allah’ın izniyle- her türlü katkıyı yapacağız.

Yegâne gayemiz insan olarak hepimizin cehennemden kurtulmasına vesile olmaktır.

İlave bilgi için tıklayınız:

Şeytan ve şerler niçin yaratıldı?

Yaratılışın delilleri...

Kur'an Allah kelamıdır...

-  Ahirete iman: Sonsuz hayatın varlığı...

Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet

Bu içeriği faydalı buldunuz mu?
Yorum yapmak için giriş yapın veya kayıt olun