Allah neden dört dine gerek duydu, sadece İslam gelseydi olmaz mıydı?

Allah neden dört dine gerek duydu, sadece İslam gelseydi olmaz mıydı?
Tarih: 03.06.2010 - 00:00 | Güncelleme:

Cevap

Değerli kardeşimiz,

Her şey bulunduğu ortamda en iyisidir. Fakat genel olarak, bütün eşya içerisinde en iyi ve en güzel olan bir şey vardır.

Mesela, Kur'an-ı Kerim'de insanın ahsen-i takvimde yani, en güzel kıvamda yaratıldığı ifade edilmiştir. Buna göre, diğer mahlukat eksik mi yaratılmış oluyor. Hayır, onlar da kendi alanlarında en güzel mahlukattır.

Misal olarak, güneş kendi alanında en güzeldir. Yani güneş olmazsa insanların hiç birisi yaşayamaz. Ama insan genel itibariyle en güzeldir. Güneş ise, bulunduğu ve icra ettiği iş cihetiyle en güzelidir. Bu örnekleri artırabiliriz. koyun, toprak, meyveli ağaç, melek v.s. bunlar kendi alanlarında en güzel ve mükemmel mahlukattır.

Bu durum da insanın en mükemmel olması, diğer mahlukatın mükemmel olmadığı veya eksik yaratıldığı anlamına gelmemektedir.

Çünkü bu koyunlardan daha güzel bir koyun tasavvur edilmez. Bu deveden daha güzel bir deve, bu Güneş'ten daha güzel bir güneş hayal edilmez. İşte aynen onun gibi, gönderilen semavi kitaplar kendi zamanlarında gönderilmesi gereken en mükemmel kitaplardır.

Nasıl ki, bir ilk okul çocuğuna çarpım tablosunun öğretilmesi, ne eksiktir ne de fazladır. Fakat üniversitedeki öğrenciye çarpım tablosu değil daha ileri dersler verilir. Bunun gibi, Kuran'dan evvel gelen kitaplar, kendi zamanlarının en iyisidir ve o zamanlarda onların gönderilmesi hikmettir, eksiklik değildir. Bu açıdan her peygamber ve ona verilen her vahiy, kendi döenminin en mükemmeli ve en güzelidir.

Ancak tabiri uygun ise, insanlığın tamamı bir kitaptan ve bir peygamberden ders alacak yüksek okul örencileri gibi bir seviyeye gelince Kur'an gönderilmiştir.

Madem ki en yüksek ilim üniversitede veriliyor. Öyleyse üniversitede verilen ilim, ilkokul çocuklarına da verilsin, diyebilir miyiz. İnsanlık da bir eğitim kurumu gibidir. Her devir bu okulun bölümleri gibidir. Bu bölümlerin hocaları da peygamberlerdir.

Hz Âdem (as)’den bu yana insanlık, hocalarından ders alarak sanki üniversite seviyesine gelmiş ve İslam dininin mükemmel derslerini alma kabiliyeti kazanmıştır. Bu nedenle en son ve en mükemmel din en sona bırakılmıştır. İlk okulda da matematiğin özü vardır. Ama ders onların seviyesine göre verilir ve hoca bütün bildiği şeyleri değil de anlayacakları şeyleri anlatır.

İşte diğer peygamberler de insanlığa seviyelerine göre ilim vermiş ve onları yetiştirmiştir. Sonuçta bütün yönleriyle ders alma seviyesine geldikleri için İslam Dini ve Yüce Peygamberi Hz. Muhammed (asm) gönderilmiştir.

- Allah (cc) daha önce göndermiş olduğu İncil ve Tevrat'ın bozulmasına izin verirken neden Kur'an-ı Kerimi korudu? Allah kendi sözlerinin değişmesine neden daha önce izin verdi?

1. Hikmetini anlayamadığımız bazı şeylerde Allah’a bırakmak, imanımızın kemalini ve dinimizdeki sadakatimizi gösterir.

2. Allah’ın yeryüzünde yarattığı şeylerin hepsi bir değildir. Kimini sebeplere bağlar, kimini sebepsiz vasıtasız yaratır. Mesela, insanların hepsi bir anne ve babadan gelirken Hz. Ademi (as) hem anne hem babasız, Hz. İsa (as)'ı babasız, Hz. Havvayı da annesiz yaratmıştır. Demek ki umumi kanunların dışında bazen hususi olarak hareket etmektedir.

Ayrıca ateş yakar, ay ikiye yarılmaz, ağaç yürümez, asa yılan olamaz. Sebepler açısından böyledir. Ancak, Allah’ın izniyle ve muradıyla Hz. İbrahim (as) yanmamış, Ay ikiye ayrılmış, ağaç Peygamberimiz (asm)'in emriyle yürümüş, Hz. Musa (as)'ın asası da yılan olmuştur. 

Yine bazı peygamberler gelmiş, gönderildiği ümmetleri tarafından öldürülmüştür. Ama Hz. Musa, Hz. İbrahim, Hz. Muhammed (asm) gibi bazı peygamberlerini de muhafaza ederek korumuştur.

İşte aynı durum kitaplar için de geçerli olabilir. Diğer kitapların değiştirilmesine müsaade eden Allah, hususi olarak lütfuyla Kur’an’ı Kerim’in değiştirilmesini engellemiştir. Bu sebepten dolayı Kur’an’ın özel koruması altında olduğunu belirtmiştir. Hz İbrahim (as)’i ateşte yakmayıp koruyan Allah, Kur’an-ı Kerimi de değişiklikten muhafaza etmiştir.

Şimdi nefis ve şeytanımız, neden diğer peygamberlerini öldürülmekten korumadı da Hz. İbrahim (as)’i korudu diyemeyeceği gibi, bu konuda da fikir beyan edemeyecektir inşallah.

3. Hz. Âdem (as)'in cennetten çıkarılması olmasaydı, bu kadar insan terakki edemeyecekti. Tohumun ağaç olması için ambardan tarlaya girmesi gibi, İnsanoğlu da Cennet ambarından dünya tarlasına inmiştir. Ta ki ağaç gibi terakki edebilsin.

Bunun gibi diğer kitaplar değiştirilmeseydi, o zaman Kur'an-ı Kerim'in gelmesi söz konusu olmazdı. Onlar değiştirilecek ki Kur’ana yol açılsın. Ancak onların değiştirilmesinden sadece değiştirenler sorumludur.

4. Peygamberimiz (asm)'in diğer peygamberler arasındaki konumu bellidir. Alemlere rahmet olarak gönderilmiş ve peygamberliği belli bir zamana ve belli bir döneme ait olmayıp, bütün zaman ve dönemleri içine alıyor. Hem de insan ve cinlere gönderilmiştir. Diğer peygamberler öyle değildir.

Öyleyse bu Peygamber (asm)'in kitabı da bütün zaman ve mekanları içine alacak şekilde olmalıydı. Eğer değiştirilemez mührü olmasaydı, insanlar bu kitabı da değiştireceklerdi. Bu mühür onu korumuştur.

5. Allah isterse hiçbir kimse ona karşı bir şey yapamaz. İşte Kur’an’ı muhafaza ederek bunu göstermiş oluyor.

İlave bilgi için tıklayınız: 

İslam neden hak dindir?

Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet

Bu içeriği faydalı buldunuz mu?
Yorum yapmak için giriş yapın veya kayıt olun