"Ahir zamanda peştemalle bile olsa hamama girmek haramdır." hadisine göre, hamam ve havuz gibi yerlere girmek haram mıdır?

Tarih: 15.06.2013 - 01:38 | Güncelleme:

Soru Detayı

- Ramuzu’l-ehadis kaynaklı "Ahir zaman geldiğinde ümmetimin erkeklerine peştemalle bile olsa hamama girmeleri haram olur." diye başlayan uzunca bir hadis var.
- Bu hadis hakkında geniş bilgi verir misiniz?

Cevap

Değerli kardeşimiz,

Sorudaki şekliyle hadis kaynaklarında bir bilgiye rastlayamadık.

Ramuzu’l-Ehadis, sahihler yanında zayıf ve mevzu rivayetlere de yer veren bir kaynaktır.

Bununla beraber, ilgili hadis rivayetinde yer alan “...Zira onlar çıplak insanların üzerine girerler veya onların üzerine çıplak insanlar girer. Agah olunuz ki, Allah Teala bakana da kendisine baktırana da lanet etmiştir." şeklindeki ifadeler doğru bir kritere işaret etmektedir.

Bu tehlike olduğu zaman kişi kendisi peştamalla da olsa başkası yüzünden harama girmiş olur. Böyle bir tehlike olmadığı zaman ise, başka hadis rivayetlerinde verilen ruhsata göre amel edilebilir.

Hasen sayılabilecek bir hadiste şöyle bir rivayet vardır:

“Allah’a ve ahirete iman eden kimse izarsız / peştemalsiz hamama girmesin.” (Tirmizi, Edeb 42)

Aynı hadisi Hâkim de rivayet etmiş, Zehebi de bunun Müslim’in şartına uygun olduğunu söyleyerek tashih etmiştir. (bk. Hâkim, 4/320)

Peştemalle hamama girmeye cevaz veren bu sahih rivayetlerin varlığı, Ramuzu’l-Ehadis’teki rivayetin zayıflığına bir işaret sayılabilir. Buna göre, Müslüman bir kadın veya erkeğin, görmesi ve göstermesi gereken yerlerin açık olduğu hamam, havuz, deniz gibi yerlere girmemesi gerekir.

Hz. Âişe'nin,

"Resûlullah erkeklerin ve kadınların hamama gitmelerini önceleri yasakladı, daha sonra peştemal kullanmak şartıyla erkeklere izin verdi." (Müsned, 6/132, 139, 179; Ebû Dâvûd, Hammâm 1)

sözünü dikkate alan âlimler hamam yasağıyla ilgili hükmün sonradan kaldırıldığını belirtmişlerdir.

Başka bir hadiste şöyle buyurulur:

 "Acem topraklarını fethedecek ve o bölgede hamam denilen yapılar bulacaksınız. Oraya erkekler peştemalsiz girmesin. Hasta ve lohusa olanların dışında kadınların girmesine de engel olun." (Ebû Dâvûd, Hammâm, 1; İbn Mâce, Edeb, 38)

Öyle anlaşılıyor ki hadislerde ifade edilen bu kaygı ve yasaklama, o dönemde insanların örtünmeye ve edebe riayet etmeksizin fütursuzca soyunup yıkandıkları hamamların komşu ülke ve bölgelerde yaygın olup, aynı âdetin Müslümanlar arasında yayılmasını önleme maksadına yöneliktir. Esasen bu sakıncanın kalkması veya iyice azalmasına paralel olarak İslâm ülkelerinde hamamlar yaygınlaşmış, literatürde hamam âdâbıyla ilgili birçok bilgi ve öneri yer almaya ve hamamlar İslâm medeniyet ve mimarisinin önemli bir parçasını oluşturmaya başlamıştır.

Fukahanın çoğunluğu, yukarıdaki hadisleri ve bazı sahâbîlerin hamama gitmiş olmasını dikkate alarak erkeklerin avret yerlerini (göbekte diz arası) örtmek şartıyla hamama girmelerinin, buna bağlı olarak da hamam yapımının, alım satım, kiralama ve işletme gibi hukukî işlemlerin kural olarak caiz olduğunu ifade etmişlerdir.

Bunların kerahetle caiz olduğu şeklindeki daha çok Hanbelî fakihlerine ait görüş ise bazı kadın ve erkeklerin hamamda avret yerlerini örtmede gerektiği şekilde titiz davranmamasından, dolayısıyla hem kendilerini hem de çevrelerindeki kimseleri günaha sürüklemekte olmasından kaynaklanır.

Bu sebeple, kadın ve erkeklerin umuma açık hamam ve havuz gibi yerlere gitmesi ve buralardan elde edilecek kazanç hakkında klasik kaynaklarda görülen olumsuz veya tereddütlü tavırlar yukarıdaki hadislerin lafzî yorumu olarak açıklanabilir.

Ayrıca, insanların bu sakıncalı durumlardan kaçınmasını, dinî mükellefiyetlere ve edep ölçülerine uymasını sağlamayı hedefleyen bir uyarı ve geçici bir önlem olarak da görülebilir.

Gazzâlî de hamama gitmekle ilgili olumlu görüşün hamamın faydalı yönlerini esas aldığını, aksini savunanların ise sakıncaları göz önünde bulundurduklarını söyleyerek, mahzurlarından sakınmak şartıyla hamamdan faydalanılabileceğini belirtir. (İhya, 1/186)

Hanefiler'in dışındaki fakihler,

"Kim Allah'a ve âhiret gününe inanıyorsa peştemalsız hamama girmesin; kim Allah'a ve âhiret gününe inanıyorsa hanımını hamama göndermesin." (Tirmizî, Edeb, 43) ve

"Kocasının evinin dışında elbisesini çıkaran kadın, Allah'la kendisi arasındaki örtüyü kaldırmış olur." (Müsned, 6/173)

mealindeki hadislere de dayanarak kadınların, hamama gitmeyi gerektiren mazeretleri bulunmadığı veya kendi evlerinde yıkanmalarına engel teşkil eden bir durum söz konusu olmadığı takdirde hamama gitmelerini mekruh sayarlar.

Hanefîler'e göre ise, içeride avret yerlerini açanlar bulunmadıkça, kadınların da hamama gitmesinde mahzur yoktur. Hamamda örtülmesi gereken yerlerle ilgili hükümler mezheplerin avret yerlerine dair görüşleriyle paralellik arzeder. Dolayısıyla Müslüman bir kadının diğer Müslüman kadınlarla hamamda birlikte bulunması durumunda kadının kadına göre avret sayılmayan (göbekle diz arasının dışında kalan) kısımlarını açması caizdir.

Hanbelîlerin dışındaki hukukçulara göre gayri müslim kadınlarla birlikte hamamda bulunacak Müslüman kadınların erkeğe karşı avret sayılan yerlerini örtmeleri gerekir. Bunun başlıca sebebi gayri müslim kadınlara karşı duyulan güvensizliktir.

Hanbelî fakihleri ise Müslüman kadınla gayri müslim kadın arasında bir ayırım yapmamakta, onlara karşı da yalnız kadının kadına göre avret sayılan yerlerinin örtüleceğini belirtmektedirler. Bakılması haram olan yerlere dokunulması da haram olduğundan hamamda sadece avret yerinin dışında kalan kısımları tellâğa ovdurmak caizdir.

Kaynaklarda hamamla ilgili fıkhî hükümlerin yanı sıra hamam âdabı denilen bazı kurallara da yer verildiği görülür. Meselâ:

- Hamama besmele ile girmek,
- Avret yerini başkalarının bakışlarından ve dokunmasından korumak,
- Başkalarının avret yerlerine bakmamak,
- Âdaba aykırı davrananları uygun şekilde uyarmak,
- Hamamda fazla kalmamak,
- Az konuşmak,
- Yemek yememek,
- Suyu israf etmemek,
- Hamamın kalabalık olmadığı zamanı tercih etmek ve tenha bir yerde yıkanmak,
- Yıkanma yerlerinin temiz kalmasına özen göstermek,
- Hamamdan çıkan kimseye "sıhhatler olsun" demek,

bunların başlıcalarıdır. (bk. TDV İslam Ansiklopedisi, Hamam md.)

Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet

Bu içeriği faydalı buldunuz mu?
Kategori:
Okunma sayısı : 100.000+
Yorum yapmak için giriş yapın veya kayıt olun