Öncelik Dinî Eğitime
Çocuklara öğretilmesi gereken “hayır”lar çoktur. Bunların hepsi birden öğretilemez. Mutlaka burada bir hiyerarşi gerekmektedir. Bu noktada hemen belirtmek isteriz; İslâm dini, ta baştan beri, çocuklara önce îmân esaslarının öğretilmesini, sonra da ibâdetlerini yapmaya alıştırılması sûretiyle dinî terbiyenin verilmesini esas almıştır.
Bazı rivâyetlerde Hz.Peygamber: “Çocuklara ilk öğrettiğiniz kelime ‘Lâilâhe illallah’ (Allah’tan başka tanrı yoktur) olsun” emretmiştir. (1) Kezâ Abdulmuttalib oğulllarından bir çocuk konuşmaya başladığı zaman, şu mealdeki âyeti yedi sefer okutarak ezberlettiği rivâyet edilmiştir(2): “Hamd o Allah’a olsun ki, O, ne bir çocuk edinmiştir ne de mülkünde ortağı vardır.” (3)
Muallim, veli ve öğrenci ile ilgili meseleler üzerinde yazılan ilk te’lîflerden olan Kaabisî’nin risâlesinde: “Kur’ân ve yazı öğretmek maksadı olmadan sâdece başka şeyleri öğretmek için hoca tutmak câiz değildir” denir. (4) İbnu Haldun, kendi devrinde, Kuzey Afrika’da çocuklara önce sâdece Kur’ân öğretildiğini; çocuk Kur’ân’ı iyice öğrenmedikçe hadîs, fıkıh, şiir, Arapça, hiçbir şey öğretilmediğini belirtir. (5) Çocuklara meslek bilgisi de vermenin gereğine dikkat çeken İbnu’l-Kayyim, bunun, “çocuğun muhtaç olduğu her çeşit dinî bilgilerin ta’lîminden sonra olacağını” ayrıca belirtir. (6)
Esâsen Kur’ân-ı Kerîm’de, âile efrâdına öğretilmesi gereken pek çok şey içerisinde sâdece namâzla ilgili açık bir emre yer verilerek: “Âilene namâzı emret, sen de namâza sabır ve sebâtla devâm et” (7) denmesi, namâzın nasıl öncelikli bir yer tuttuğunu gösterir. Diğer taraftan Kur’ân-ı Kerîm’de, namâzın “hayasızlık ve kötülükten” alıkoyacağının ifâde edilmesinden (8), dinimiz açısından çocukların fenalıklardan, suçlardan korunmasında önce namâz olmak üzere, din eğitiminin nasıl önemli bir yer tuttuğu anlaşılır. Önceliği dinî terbiyeye veren bir terbiyenin gerçekleşmesinden İmam’ın da sorumlu olduğuna dikkat çeken Kadı Iyaz, gerekçeyi de ilâve eder: “... Zîrâ çocuğun, bilâhare kalbinden sökülüp atılması zor olan bozuk bir mezhep üzere yetişme ihtimâli vardır.” (9)
Kaynaklar:
1-Abdurrezzak es-San’ânî (v. 211 h.), el-Musannaf, Beyrut, 1970, 4, 334
2-İbnu Ebî Şeybe, Ebu Bekr Abdullah İbnu Muhammed (v. 253 h.), Müsnedu İbni Ebî Şeybe, Haydarâbâd, 1966, 1, 348; Abdurrezzak, age, 4, 334
3- İsrâ 111
4-el-Kaabisî, Ebu’l-Hasen Muhammed (v. 403 h.), İslâm’da Öğretmen ve Öğrenci Meselelerine Dâir Geniş Risâle, Çeviri: Süleyman Ateş, Ankara, 1966, s.45
5-İbnu Haldun, Mukaddime, Beyrut, tarihsiz, s. 538
6-İbnu Kayyim, Tuhfetu’l-Mevdûd, Bombay, 1961, s. 145
7-Tâ-Hâ 132
8-Ankebut 45
9-Teferruat için İslâm’da Temel Eğitim Esasları adlı kitabımız görülmelidir. (Yeni Asya, İstanbul, 1980, s. 45-46)
BENZER SORULAR
- Çocukken öğrenilen ilim taşa yazmak gibidir, yaşlıyken öğrenilen ilim suya yazmak gibidir, anlamında hadis var mıdır?
- Namaz kılmayan çocuk dövülür mü?
- Peygamberimizin çocuklara davranışından örnekler verir misiniz?
- Terbiyeye Erken Başlama
- Çocuk eğitiminde hamilelikten önce ve doğuma kadar alınacak tedbirler nelerdir?
- Çocuğu Murakabe altına alma
- Çocuğun Yetişmesinde Sevgi Ve Şefkat
- Çocuk terbiyesinde şiddet, azarlama, dayak ve çeşitli yasaklama cezaları uygulamak caiz midir?
- Çocuğun manevi Beslenmesinde Babanın Terbiye Sorumluluğu
- Barışçı Bir Dinin Radikal Grubu: Hariciler