Mevlana ve Şems’de, hulul inancı var mıdır?
- Mevlana ve Şems’de, Hulul inancı olduğu söyleniyor. Bunların aslı var mıdır?
Değerli kardeşimiz,
Mevlana ve Şems-ı Tebrizi’de hulul inancı olup olmadığını söylemek için ilgili literatürü taramakla mümkündür. Uzun bir zamana muhtaç böyle bir araştırma şansımız şu adan mevcut değildir. Başkalarının yorumlarına göre bir hükme varmayı ise, tahkik mesleğine aykırı buluyoruz. Bu sebeple bu konuda kesin bir yargımız yoktur.
- Bununla beraber, şunu söylemeliyiz ki; Müslümanlar, özellikle de ehl-i velayet olmakla meşhur olan insanlar hakkında hüsnüzan etmek gerekir.
- Hulul akidesi tamamen bir küfürdür. Böyle bir inanç en basit bir müminde bile bulunmaz.
İbn Arabi’nin sistemleştirdiği “vahdetu’l-vücud” mesleği, bu büyük zatların lügatında asla bir hulul manasına gelmez. Çünkü bunlar Allah’ın vahdaniyeti adına bütün kâinatı inkâr ediyorlar, her şeyin Allah’ın isim ve sıfatlarının tecellisi ve onun efali olduğunu vurgulamak adına bu mesleği ortaya koyuyorlar.
Hulul mesleği ise, kâinat adına Allah’ı inkâr eden materyalist felsefenin hezeyanlarından “panteizim”i ifade eden bir kavramdır.
Bu iki mesleğin konumunu Bediüzzaman Hazretlerinin şu veciz ifadelerine görmek mümkündür:
“...Çünki ehl-i Vahdet-ül Vücud, o kadar vücud-u İlahîye kuvvet-i iman ile ehemmiyet veriyorlar ki, kâinatı ve mevcudatı inkâr ediyorlar. Maddiyyunlar ise, o kadar mevcudata ehemmiyet veriyorlar ki; kâinat hesabına, Allah'ı inkâr ediyorlar. İşte bunlar nerede? Ötekiler nerede?” (bk. Mektubat, s. 449)
İlave bilgi için tıkalyınız:
- Tasavvufta ilerlemiş İslam alimleri insanlar ile Allah'ın ayrı varlık sayılması...
Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet
BENZER SORULAR
- "Şu asırda maddiyyunluk fikri o derece istilâ etmiş ki, maddiyatı her şeye merci biliyorlar. Böyle bir asırda, has ehl-i iman, maddiyatı idam eder derecesinde ehemmiyetsiz gördüklerinden, vahdetü'l-vücud meşrebi,.." geçtiği yer ile izah eder misiniz?
- Fenafillah, tarikatın bir semeresi midir? Peygamberimiz ve sahabelerde (velayet-i kübrada ve Ehl-i sünnet anlayışında) karşılığı var mı? Tarikat dışında bu mertebeye ulaşmanın imkanı var mı?
- "Hâdisât-ı zamaniye bahanesiyle Vehhâbîlik ve Melâmîliğin" Melamilik hakkında geniş bilgi verir misiniz? Bunların kendilerini tarikat değil, hakikat ehli görmeleri ne kadar doğrudur ve neden kaynaklanıyor?
- "Allah'ı bilmek, varlığını bilmenin gayrıdır." Yirmi Altıncı Mektub'un Dördüncü Mebhas'ın İkinci Mes'elesini izah edebilir misiniz? Bu risaledeki iki fırka nedir, kimdir ve maksadları nedir? "La meşhûde illa hû" demekle nasıl nisyan-ı mutlaka düşülüyor?
- Üstad, nefis terbiyesi ve nefsin öldürülmesinden bahsediyor. Ehl-i tarikat neden nefislerini öldürmeyi tercih ediyordu? Sahabe efendilerimizde durum nasıldı?
- "Çünkü hadisat ayn-ı kadim olamaz" ve "Belki ayineleri, daireleri hakiki olmazsa, hayali ademi dahi olsa, onlara zarar etmez, belki vücud-u hakikinin ayinesinde vücud-u rengi olmazsa daha ziyade safi ve parlak olur." ifadeleri ne demek istiyor?
- "Panteizim" ve "vahdet-i vücud" görüşü arasında ne tür farklar vardır?
- Sahabe yolu insanı hakikate ulaştırmada daha kısa daha selametli iken, evliyalar niçin daha uzun ve tehlikeli olan tarikat yolunu tercih ediyor? Çünkü tarikatta çile var, açlık var, nefsi öldürmek var, vs...
- Sahabe mesleğinden sonra gelen tarikat mesleğini açan kimdir? Mesleği açan kişi hangi tarikatı kurmuştur? Tarikat mesleği kapanmış mıdır? Zaman, tarikat zamanı değil midir?
- Mevlana, Şems ve Burhaneddin Muhakkik, şaraba helal mi demişler?