Kuran'a göre ruh bir varlık değil mi?

Tarih: 05.05.2020 - 04:23 | Güncelleme:

Soru Detayı

- İslam'da bir ruh inancı var: "Ruh beden üzerinde tasarruf eden, yaratılışı itibariyle ölmeyen, insanın aslı, kimliği, kendisi denilen bir varlık."
- Fakat bu tanıma uygun Kur'an-ı Kerim'de bir ruh ayeti yok. Sadece Hz. Adem'e (a.s) ruh üflenmesinden bahseder. Ve üflenme ardında işitme, görme ve kalp melekeleri ortaya çıkıyor.
"Ardından onu güzel bir insan şeklinde düzenleyip ona rûhundan üfledi. Böylece size kulaklar, gözler ve kalpler bahşetti. Ne kadar da az şükrediyorsunuz!" (Secde, 32/9)
- Ayette ruh üflendikten sonra bu özellikler meydana geliyor. Ve bu özellikleri Rabbimiz bize verdiğini, bahşettiğini söylüyor. Peşinden az şükrettigimizi belirtiyor. Ruh buradaki ayete göre bir varlık olarak anlaşılmıyor.
- Ayrıca Nahl 78 ve Müminun 78 ayetleri de bunu destekliyor.
- Bir de Risale-i Nurlarda ruh çok detaylıca anlatılmış. Öyle bir anlatılmış ki sanki Ruh'a bizzat şahit olmuş. Üstad bu ayetlere bakarak Ruh'u nasıl bir varlık olarak tasvir etmiş?
- Tarihteki İslam âlimleri de ruhu bir varlık olarak anlamışlar öyle anlatmışlar. Bu ayetlere göre ruh bir varlık değil ki.
- Ben mi yanlış anlıyorum acaba?
-  Anlamadığım nokta neresi, Allah rızası için açıklayın.
- Ayrıca Kuran'da insanın kendisini nitelemek için 'nefs' ifadesi kullanılır. Hiç ruh kullanılmaz. Ölümü tadacak olan şey nefs. Yani nefs ölecek. Eğer insan ölen bir varlık değilse Allahu Teala neden birçok ayette ölümden ve dirilmeden bahseder? İslam'da eğer gerçekten ruh bir varlık olarak yoksa, insan dediğimiz varlık diğer insanlardan bir farkı olma itibariyle sadece farklı farklı kombinasyonlarda sıralanmış proteinler oluyor. İnsanın kendini bundan ibaret görmesi insanı üzüyor sanki. Hakikatte demek ki bir varlığımız yok bile. Vallahi çok sıkıntıya düşmüş durumdayım. İnsan meğerse bir hiçmiş. İnsanı özellikle Müslümanı ayakta tutan, ölüm gerçeğinin korkusundan bir nebze kurtaran şey; insanın Allah'a muhatap bekaya mazhar bir varlığı bir kimliği bir kişiliği olması. Böyle olmaması insanı çok üzüyor. Ne yapacağım bilmiyorum. Allah rızası için ne olur bir yanıt gönderin, Kur'an ayetlerini destekler nitelikte olan bir cevap bulana kadar rahatlamayacağım.

Cevap

Değerli kardeşimiz,

 Soruda söz konusu edilen hiçbir ayette ruhun olmadığına delalet eden en ufak bir işaret bile yoktur. Bilakis söz konusu ayetlerde ruhun varlığına delaletten ziyade açıkça kullanılan sarih ifadeler vardır. Misela:

- Secde suresinde zikredilen ona rûhundan üfledi” ifadesinde ruhun varlığından söz edilmiştir. Yalnız burada Allah’ın kendisine izafe edildiğini gösteren “ruhundan” ifadesi Kadı Beyzavi’nin de belirttiği gibi, bir TEŞRİF izafesidir. Ruha değer verdiğini göstermek için Rabbimiz “kendi ruhundan” demiştir. “Bu kalemimi sana hediye ediyorum.” cümlesinde olduğu gibi, buradaki ifadede geçen kalem, kendi sahibinin bir parçası değil, ona ait bir alet olduğunu gösterir. 

- Nahl ve Muminun surelerindeki ayetlerde, ruhun ne varlığından ne de yokluğundan bahsedilmemiştir. Orada yalnız kulak, göz ve kalpten sözedilmiştir.

- İsra suresi 85. ayette zikredilen “sana ruhtan soruyorlar, De ki: Ruh rabbimin emrindendir.” mealindeki ifadesinde de açıkça ruhun varlığından söz edilmiştir. Ruhun varlığı kabul edilmiş, yalnız onun “âlem-i emirden bir mahluk olduğuna” dikkat çekilmiştir.

- Enbiya suresi 91. ayette Hz. Meryem’in İsa’ya gebe kalması “ona ruhumuzdan üfledik” mealindeki cümlede ifade edilmiştir. Buradaki “ruhumuzdan” maksat “yarattığımız ruhtan” demektir. Yani izafe teşrif içindir. (bk. Maverdi, ilgili yer)

Gerek Secde suresinde gerek Enbiya suresinde kullanılan “ruhumuzdan üfledik” mealindeki ifadede açıkça ruhun varlığından söz edilmiştir. Çünkü üflenen şey var demektir. 

- Nefis kavramı Kur'an’da kişinin öz benliği, kendisi ve ruhu manasında kullanılır. İmam Gazali’nin de belirttiği gibi, bu gibi lafızları tartışmaya açmak doğru değildir. Çünkü, yerine göre -örneğin- Nafile kavramı için “sünnet veya müstehab veya tetavvu” denilebilir. (bk. İhyau’l-Ulum,1/192)

Aynen bunun gibi, nefis kelimesi de bizzat duygu ve hissiyatın makesi olan NEFİS, yerine göre RUH, yerine göre insanın özbenliği ve kendisi anlamında kullanılabilir.

Hülasa Kur'an’da ruh bir varlık olarak zikredilmiştir. Ehl-i sünnet alimlerinin cumhurunun ittifakı bir icma delilidir. Aksini iddia etmek delilsiz bir iddia ve hayali bir kuruntudan öteye geçemez.

İlave bilgi için tıklayınız:

Ruh mahluk mudur?
Ruh, Allah'ın emrinden olduğuna göre, mahluk değil mi?
Ölümden sonra ruhun durumu hakkında detaylı bilgi verir misiniz ...
İnsan öldükden sonra ruhu nereye gidiyor? Mezarlıkdan geçerken ...

Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet

Bu içeriği faydalı buldunuz mu?
Yazar:
Sorularla İslamiyet
Kategori:
Okunma sayısı : 5.000+
Yorum yapmak için giriş yapın veya kayıt olun