"Fasık bile olsa bir insan cömertse, Allah onun günahlarını bağışlayıp cennetine alabilir." anlamında bir hadis var mıdır?

Tarih: 18.09.2012 - 16:45 | Güncelleme:

Soru Detayı

"Ümmetimin velileri, cennete (aslında) namaz, oruç ve sadaka çokluğu sebebiyle değil, Allah´ın rahmetiyle, nefislerindeki cömertlik hasletiyle ve temiz kalplilikleriyle girerler." anlamındaki hadis sahih midir?

Cevap

Değerli kardeşimiz,

- Sorudaki şekliyle “sahi fasık” konusunda bir rivayete rastlayamadık. Ancak buna yakın ifadeler ihtiva eden bazı rivayetler söz konusudur:

“Cömert kimse Allah’a yakındır, insanlara yakındır, cennete yakındır. Cimri olan Allah’a uzaktır, insanlara uzaktır, cennete uzaktır.  Cahil bir sahi / cömert, âbid / ibadetçi bir cimriden Allah’a daha sevimlidir.” (Tirmizi, Bir, h. No: 1961; Kenzu’l-Ummal, h. No.15928)

Tirmizi: “Bu hadisin garip olduğunu söyleyerek zayıf olduğuna işaret etmiştir." (a.y)

“Cömert kimsenin zellelerini/ufak-tefek yanlışlarını görmezlikten gelin, zira Allah, her kaydığında onu elinden tutup kaldırır.” (Kenzu’l-Ummal, h. No 12976)

Alimlerin bildirdiğine göre, “Cömert fasık da olsa Allah’a sevimlidir. Cimri rahib / İbadetçi de olsa Allah’ın düşmanıdır.” mealindeki rivayet uydurmadır. (Acluni, 2/129)

Keza: “Cömert olan kimse fasık da olsa cehenneme girmez (dolayısıyla cennete gider).” manasındaki rivayet de uydurmadır. (bk. Aclunî, 1/322)

"Ümmetimin velileri, Cennete (aslında) namaz, oruç ve sadaka çokluğu sebebiyle değil, Allah´ın rahmetiyle, nefislerindeki cömertlik hasletiyle ve temiz kalplilikleriyle girerler." (İbn-i Ebiddünya, el-Evliya, 1/18)

hadisinin sıhhat derecesini bilemiyoruz.

Ancak hadisi Hasan-ı Basri mürsel olarak rivayet etmiştir. Hadiste “ümmetimin evliyaları” yerine “ümmetimin ebdalları” ifadesi vardır. Bilindiği üzere Ebdallar daha arınmış, daha saf velilerdir.

Burada namaz ve orucun önemsiz olduğuna değil, üç unsurun önemine işaret edilmiştir. Yoksa namaz ve oruç gibi ibadetleri olmayanların veli olmaları zaten mümkün değildir. Ancak velileri asıl veli yapan ve onların cennete girmelerine vesile olan üç gerekçe zikredilmiştir:

a. Allah’ın rahmeti. Bu zaten herkes için geçerlidir. Nitekim hadiste özet olarak Efendimiz (asm) şöyle buyurmuştur:

“Kimse ameliyle cennete giremez. Ben dahi amelimle cennete giremem, meğer ki Rabbimin rahmeti beni kucaklamış olsun.” (Buharî, Rikak, 18; Müslim, Münafikîn, 71-73)

b. Allah’ın rahmetinin celbine vesile olan iki önemli unsurdan bahsedilmiştir.

Birincisi, nefislerindeki seha/cömertlik. Buradaki cömertlikten maksat, kişinin -kendi nefsine değil- bütün benliğiyle ve cömertçe hakka taraftar olması, Allah’ın rızasını kazanmak için içindeki bütün duygularını cömertçe seferber etmesi, Kur’an’ın hakikatlerine karşı bütün zerreleriyle cömertçe sevgi ve saygı beslemesidir.

c. Bu unsurlardan ikincisi, kalbin selametidir. Kişinin iç dünyasının merkezi olan kalbin selameti, onun imanındaki samimiyetinin ölçüsüdür. Bir insan ne kadar dininde samimi ise, kulluğunda ne kadar ihlaslı ise, kalbi o kadar selamettedir, o kadar vesvese ve şüphelerden uzaktır demektir. Burada kalb-i selimin önemine işaret edilmiştir.

Nefsin cömertliği ve kalbin selameti için aynı kaynakta yer alan şu ifadeler de bir ipucu yakalamak mümkündür.

Abdullah en-Nübacî anlatıyor:

“Eğer ebdal / veli olmak istiyorsanız, Allah’ın dilediği/takdir ve tayin ettiği her şeyi sevmeye çalışın. Allah’ın irade ettiği her şeyi seven kimse, Allah’ın kâinatta cereyan eden kaza ve kaderinin bütün yansımalarını da sever.” (İbn-i Ebiddünya, 1/28)

“O gün ki, ne mal ne mülk ne evlat insana fayda eder. O gün insana fayda sağlayan tek şey, Allah'ın huzuruna kötülükten korunmuş selim bir kalb / kişinin Allah’a teslim ettiği selim bir gönül olur.” (Şuara, 26/88-89)

mealindeki ayette de bu kalb-i selime vurgu yapılmıştır.

Burada söz konusu edilen kalb-i selim, özellikle tevhid ve ahret akidesi konusunda her türlü şüpheden uzak olan kalptir. Bundan da anlaşılıyor ki, ahrette en önemli belki de tek unsur olan kalb-i selime sahip olmak için her şeyden evvel çok sağlam bir tahkiki imana sahip olmak gerekir...

Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet

Bu içeriği faydalı buldunuz mu?
Kategori:
Okunma sayısı : 10.000+
Yorum yapmak için giriş yapın veya kayıt olun