Dua ve Zikir Ayı Ramazan
Değerli kardeşimiz,
Dua ayı Ramazan
Ebu Hüreyre Radiyallâhu Anh, Resul-i Ekrem Sallallâhu Aleyhi Vesellemin şöyle buyurduğunu rivayet ediyor:
“Her oruç tutan kulun iftar vaktinde kabul olunacak bir duası vardır. Duasının karşılığı mükâfat olarak ya dünyada verilir veya âhirette ebedî bir surette ihsan edilir.” (Kenzü’l-Ummal, 3:328)
Ramazan dua ayıdır. Mübarek gecelerde, üç aylarda, bilhassa Ramazan’da edilen dualar kabule yakın dualardır.
İftar saati ise kulun Allah’a yaklaştığı, Onun emrini yerine getirmenin sevincini yaşadığı bir zaman dilimidir.
Mü’min oruç tutarak hata ve kusurlardan temizlenmiş, bütün kalbiyle Yaratıcısına bağlanmıştır. İşte bu anda kul elini açıp, Rabbine yalvarırsa eli boş dönmeyecektir.
Arzularına ya aynen dünyada kavuşacak, mükâfatını peşin görecek veya daha güzel bir surette âhiretine ve ebedî hayatına bir nur olarak gönderecektir.
Çünkü Cenab-ı Hak, kulunun ihtiyacını daha iyi bilir; hakkında nasıl hayırlıysa, duasını ona göre kabul eder.
Zikir ayı Ramazan
Hz. Ömer Radiyallâhu Anhın rivayetine göre Resul-i Ek-rem Sallallâhu Aleyhi Vesellem şöyle buyurmuştur:
“Ramazan günlerinde zikirle meşgul olanlar mağfiret edilir, o günlerde Allah’tan dilekte bulunanlar da eli boş dönmezler.” (Kenzü’l-Ummâl, 8:464)
Ramazan, zikir ve duanın bol edildiği bir mevsimdir. Ramazan boyu oruç tutan mü’minler, gecelerini ve gündüzlerini zikirle geçirirler. Hem hal ve hareketleriyle, hem de ağız ve dilleriyle Allah’ı anarlar, kalp ve ruhlarını dinlendirirler.
Bu arada hem dünyaya ait ihtiyaçlarını, hem de âhirete ait beklentilerini istemek için Rablerine ellerini ve gönüllerini açarlar. Bilirler ki, bu ay dileklerin kabul olunduğu, ihtiyaçların karşılandığı, beklentilerin cevaplandığı nurlu bir aydır.
Bu arada zikrin değişik ve çeşitli şekillerini farklı zaman ve mekanlarda arttırmaya çalışırlar.
İbni Ömer Radiyallâhu Anhümânın rivayet ettiği şu hadis-i şerifte Resul-i Ekrem Sallallâhu Aleyhi Vesellem zikrin çeşitlerini ifade ederler:
“Kim Ramazan ayında sessizlik ve sükunet içinde bir gün oruç tutarsa, tekbir getirir, kelime-i tevhit okur, Allah’a hamd eder, helali helal, haramı da haram bilirse, Allah onun bütün geçmiş günahlarını bağışlar.” (Kenzü’l-Ummâl, 8:482)
Bu ayda oruçla melekleşen bir mü’min, meleklerin dillerinden düşürmedikleri tekbirleri, kelime-i tevhitleri, hamd ve salavatları, tesbih ve istiğfarları tekrarlayarak hem manevî kir olan günahlarından temizlenirler, hem de Allah’ın rızasını elde etmeye çalışırlar.
Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet