Çölde bir kadının suyunu almakla ilgili hadis sahih mi?

Tarih: 01.08.2022 - 20:00 | Güncelleme:

Soru Detayı

- Bu hadisin farklı rivayetleri var ancak özellikle Buhari’de Teyemmüm kitabında geçen rivayetinin sahihliğini sormaktayım. Aşağıdaki hadis sahih midir?
​- Buharide Teyemmüm kitabında:
 "6- Temiz toprak Müslümanın temizlik sebebidir; suyun yokluğunda onu sudan müstağni kılar" babında geçen Imran bin Husayn'dan(r.a) rivayet edilen; Çölde bir kadının suyunu paylaşırken suyun bereketlenmesi üzerine Efendimizin (s.a.v)'in "Görüyorsun ki, senin suyundan hiçbir şey eksiltmedik, lâkin bize su verip suya kandıran Allah'tır" buyurarak suyun bereketlenmesini ifade ettiği hadis.
- Aynı hadisin başka rivayetleri de var ancak özellikle bu rivayet sahih mi?

Cevap

Değerli kardeşimiz,

Evet, bu rivayet sahihtir.

Uzun olan bu rivayetin soruda geçen kısmı şöyledir:

Başta Buharî ve Müslim gibi sahih hadis kaynakları Hazret-i İmran ibni Husayn’dan naklediyorlar ki:

Bir seferde, Allah Resulü (asm) ile beraber susuz kaldık. Bana ve Ali’ye dedi ki: 'Filân yerde bir kadın, iki kırba suyu hayvana yükletmiş, gidiyor. Alıp buraya getiriniz.' Ben ve Ali beraber gittik; aynı yerde kadını su yüküyle bulduk, getirdik. Sonra emretti: 'Bir kaba, bir parça su boşaltınız.' Boşalttık. Bereketle dua etti, ardından, yine suyu o hayvandaki kırbaya koyduk. Sonra dedi ki: 'Herkes gelsin, kabını doldursun.' Bütün kafile geldi, kaplarını doldurdular, içtiler. Ben zannediyordum ki, gittikçe iki kırba doluyor, daha fazlalaşıyordu. Sonra Allah Resulü (asm) ferman etti: 'Kadına hurma ve sair şeylerden toplayınız ikram ediniz.' buyurdular. Kadın için Medine'nin en iyi hurmasından, undan, sevikten bir hayli şey topladılar, hatta ona birçok da buğday topladılar. Bunların hepsini çuval kabilinden bir bez içine koydular. Kadını devesine yükleyip, çuvalı da kucağına yerleştirdiler. Hz. Peygamber (asm) kadına: 'Görüyorsun ki, senin suyundan hiçbir şey eksiltmedik, lakin bize su verip suya kandıran Allah'tır.'" buyurdu.(1)

Rivayetin sonunda bu olayın kadının kalbini İslam’a ısındırdığı ve gerçekten bir müddet sonra Müslümanlığı kabul ettiği gibi bütün kabilenin Müslümanlığı kabul etmesine de sebep olduğu belirtilir.

Burada bir soru akla gelebilir:

Müslümanlar bu kadının malından nasıl tasarrufta bulunurlar, bu durum kul hakkına girmez mi?

Buna birkaç açıdan cevap verilebilir:

1. Esasen savaş ortamında ele geçirilenler ganimettir. Devlet başkanının izniyle tasarrufta bulunmak helaldir. Peygamber (asm) Efendimiz Devlet başkanı olarak bu sudan tasarrufta bulunmaya izin vermiştir.

2. Kadının malından hiçbir şey alınmamıştır. Sadece suyun bereketlenmesine vesile olmuştur, sonuçta kadının suyu fazlasıyla dolu kalmıştır. Bu nedenle Peygamberimiz (asm) senin suyundan bir şey almadık buyurmuştur.

3. Kadına verilen hurma, un ve diğer hediyeler de bir bakıma gönül alma olarak düşünebilir.

4. Kadın bu durumdan asla şikayetçi olmamış, aksine kabilesine dönünce gecikme nedenini açıklmamış ve bu harika olayın gerçekleşmesine vesile olan zatın Peygamber olabileceği kanaatini ifade etmiş, daha sonra da o kadının nedeniyle bu kabileye hiç zarar verilmemiştir. Nihayet kendisi Müslüman olmakla kalmamış, bütün kabilenin Müslüman olmasına vesile olmuştur. Allah onlardan razı olsun.

Demek ki haksız bir tasarruf yoktur ve bir kul hakkından söz etmek mümkün değildir.

Diğer taraftan bu olayla ilgili olarak şu hükümler de çıkarılmıştır:

- İçmek veya abdest almak için başkasından su istenilebilir.

- Susuzluk zaruretinden dolayı, bir kimsenin mülkünde olan suyu bedel mukabilinde almak caizdir.

- Mübah olan şeylerle hibe kabilinden olan şeyleri, iki taraftan söz etmeksizin fiilen teslim etmek kâfidir.

- Şerî bir zaruret halinde fitneden emin olmak şartı ile ecnebi bir kadınla bir yerde kalmak caizdir.

- Pis oldukları yüz deyüz bilinmedikçe müşriklerin kaplarını kullanmak caizdir.

- Kafir birine verilen söze uymak gerekir. Nitekim Peygamber (asm) Efendimiz sucu kadına bu hakkı tanımıştır.

- Muhtaç olan bir kimsenin, bir şeyi sahibinin rızası ile alması caizdir. O şeyi almak zaruri ise sahibinin rızası olmaksızın da alınabilir, ancak ücreti mutlak ödenmeli ve gönlü alınmalıdır.

- Zahiren kadının tulumundan dökülür gibi görünen su, hakikatte Allah'ın o anda halk etmesiyle vücut bulmuştur. Kadının tulumundan ona hiçbir şey karışmamıştır. Bu son derece bedi ve garip bir mucizedir.(2)

Kaynak:

1) Buharî, Teyemmüm: 6, Menâkıb: 25; Müslim, Mesâcid: 312; Müsned, 4:434-435; Beyhakî, Delâilü’n-Nübüvve: 4:216, 6:130.
2) bk. Ayni, İbn Hacer, Nevevi, ilgili hadisin şerhi.

Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet

Bu içeriği faydalı buldunuz mu?
Yorum yapmak için giriş yapın veya kayıt olun