Bir kocanın ailesine karşı sorumlulukları nelerdir?

Tarih: 13.03.2023 - 10:45 | Güncelleme:

Soru Detayı

- Pek çok erkek ailesine karşı tek görevinin para sağlamak olduğunu düşünüyor, aileleri için duygusal destek, eğitim desteği, İslami eğitime erişim konusunda pek fikirleri yok, onlar için ne yapılmalı?
1) Kocanın ailesine karşı yükümlülükleri nelerdir?
2) Bir kocanın ailesi için yapması teşvik edilen iş nedir?
3) İşe gelince, bazı erkekler işleri aileleri için değil, kendi para ve güç arzuları için yaparlar. Akıllarını bozuk niyetlerden kurtarmak için ne yapmalı?
4) Bir erkek işi ve ailesi arasında bir denge kurmalı mı?
5) Bir koca için işinden daha önce eş mi yoksa aile mi gelmeli?

Cevap

Değerli kardeşimiz,

1. Evlilik ve aile kurumu ilk olarak Hz. Havva ve Hz Âdem (as) tarafından cennette kurulduğu için cennet havası taşır. Bundandır ki “İnsanın, hususan Müslümanın tahassungâhı ve bir nevî cenneti ve küçük bir dünyası aile hayatıdır.” (bk. Nursi, Yirmi Dördüncü Lem'a)

Ancak evlilik ve ailenin bir insanın “tahassungâhı ve bir nevî cenneti” olabilmesi, öncelikle eşlerin başta Allah’a karşı sonra da birbirlerine karşı olan sorumluluklarını yerine getirmelerine bağlıdır.

Bediüzzaman Hazretleri, Kur’an ve sünnet ışığından eşlerin birbirine karşı olan sorumluluklarının esas çerçevesini (mealen) şöyle tarif eder:

“İnsan, bir refikaya veya bir refike muhtaçtır ki, tarafeyn, aralarında, hayatlarına lazım olan şeyleri muavenet suretiyle yapabilsinler. Ve rahmetten neş’et eden muhabbet iktizasıyla, yekdiğerinin zahmetlerini tahfif etsinler. Ve gamlı, kederli zamanlarını, ferah ve sürura tebdil edebilsinler. Zaten dünyada insanların tam ünsiyeti, ancak refikasıyla olur.” (bk. İşaretü’l-İcaz, Bakara 25. ayetin tefsiri)

Buradan da anlaşılacağı gibi, eşlerin öncelikli vazifesi, bir diğerinin biyolojik, psikolojik ve sosyal ihtiyaçlarını karşılamalarıdır.

Bu ise; sevgi, ilgi ve alaka, sadakat, merhamet, vefakârlık, samimiyet, emelinde gerçekleşen ruhsal ihtiyaçlar ve zamana, zemine ve imkânlara göre değişen aile fertlerinin istediği sosyal ihtiyaçlardır.

2. Bir kocanın ailesi için yapması teşvik edilen iş nedir? 

Koca’nın başta hanımına ve diğer aile efradına karşı olan bu sorumluluklarına ilaveden, onların maddi ihtiyaçlarını karşılamak, idare etmek, ailesine reislik yapmak ve her türlü tehlikelere karşı korumak ve kollamak gibi ilave sorumlulukları da vardır.

3. İşe gelince, bazı erkekler işleri aileleri için değil, kendi para ve güç arzuları için yaparlar.

Akıllarını bozuk niyetlerden kurtarmak için ne yapmalı?

Bir erkek, ailesinin maddi ihtiyaçlarını karşıladıktan sonra, güç ve iktidarını kuvvetlendirmek istemesinde bir sakınca yoktur. Bir iş adamı, daha fazla para kazanmak isteyebilir, yatırım ve istihdama yönelik işlerini artırabilir. Daha çok para, her zaman erkeği baştan çıkaran tek neden değildir.

"Bir erkeğin -sizin tabirinizle- aklının bozulması" başta, onun Allah korkusu, dinini yaşamaktaki samimiyeti, ibadetlerinde gösterdiği hassasiyet, eşi ile olan sağlıklı iletişimi ve yakınlığı, eşinin ona gösterdiği sıcaklık ve anlayışla da alakalıdır. Eğer bunlar eksikse veya yoksa haliyle aklının bozulması daha kolay olacaktır.

Buna göre, verenin Allah olduğu bilinciyle, kalbine koymadan, Allah adına kazanan, Allah adına harcayan bir Müslüman, dünyanın en zengini olabilir. Ancak verenin Allah olduğu bilinci yoksa kasasına değil de kalbine koyuyorsa, Allah adına kazanmıyor, Allah adına harcamıyorsa, bir lokma da olsa zarardır.

4. Bir erkek işi ve ailesi arasında bir denge kurmalı mı?

Hayatın her alanında esas olan istikameti ve dengeyi korumaktır. Yani ifrat ve tefritten kaçınıp orta yolu bulmaktır. Bu temel prensip iş ve evlilik dengesi için de geçerlidir. Huzurlu ve mutlu bir evlilik hayatı için eşlere düşen şey, her şartta işleri ve aileleri arasındaki o dengeyi korumalarıdır. Hatta kişi ailesi ve eşi arasında da dengeli olmalıdır. Mesel çocuklarıyla veya ev işleri ile aşırı ilgilenen bir kadın, kocası ile ailesi arasında dengeyi sağlayamadığı için onu ihmal etmiş olur ve sorun yaşar.

Ancak bu dengenin nasıl olması gerektiği konusunda kesin ölçüler yoktur. Ailenin ihtiyacına, erkeğin yaptığı işe, işe ayırması gereken zamana göre değişiklik gösterir. Burada önemli olan, iş ve aile hayatının birbirine bağlı olduğu, birisinin ihmali diğerini de sıkıntıya sokacağı, eşlerin birbirine karşı ve ailelerine karşı sorumluluklarının sadece eve para getirmek veya evin iç hizmetlerini yapmak olmadığının bilincinde olmalarıdır.

Size tavsiyemiz, bu konuyu münasip bir vakitte kocanıza sitem etmeden konuşmanızdır.

Konuşmanızdan önce onun ailesi için yaptığı fedakârlığı, maddi katkıları anlatıp takdir edin. Sonra da ailenin ve sizin sadece paraya değil, yakın ilgiye de zaman ayrılmasına da ihtiyacınızın olduğunu açıkça anlatın. Kocanızdan ne beklediğinizi de ona açıkça söyleyin.

Mesela, hafta sonları sizinle olmasını mı istiyorsunuz, akşamları erken gelmesini mi istiyorsunuz; bunları nazikçe ve usulüne uygun olarak belirtin.

Kocanız sizin ihtiyacınızı anlamayabilir, nasıl gidermesi gerektiğini bilmeyebilir. Bunu sitem ve şikâyet etmeden dile getirirseniz, sizi anlayacağından eminiz.

5. Bir koca için işinden daha önce eş mi yoksa aile mi gelmeli?

Bir evlilik hayatında iş, aile, eş ve çocukların yeri farklıdır; birisi birisinin yerine geçmez, her birisine karşı farklı sorumlulukları var.

Ancak bir kocanın öncelikli sorumluluğu kendi ailesi değil, çekirdek ailesi ve hayat arkadaşıdır. Kendi hayat arkadaşını ihmal edip ailesi ile ilgilenmesi tavsiye edilen bir durum değil, dinimiz de buna izin vermez. Eşin ve sonra da çocukların hakkı, nafile ibadetlerden daha önceliklidir.

Fakat anne-babası bakıma muhtaç ise, onların bakımı öncelikli olur.

Bir annenin her çocuğuna bakması ve ilgilenmesi esastır, ancak bakıma muhtaç olan küçük çocuğu bütün çocuklarından önce gelir.

Aynen bunun gibi, eşi, çocukları, anne-babası olan bir kimsenin de her biriyle ilgilenmesi ve hiçbirini ihmal etmemesi esastır, ancak bakıma muhtaç olan biri olursa bununla ilgilenmesi hepsinden önce gelir.

Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet

Bu içeriği faydalı buldunuz mu?
Yazar:
Sorularla İslamiyet
Okunma sayısı : 500+
Yorum yapmak için giriş yapın veya kayıt olun