Allah dinde aşırıya gidenleri sevmez ayeti, radikalliği mi tanımlıyor?

Allah dinde aşırıya gidenleri sevmez ayeti, radikalliği mi tanımlıyor?
Tarih: 30.06.2017 - 01:29 | Güncelleme:

Soru Detayı

- Allah dinde aşırıya gidenleri sevmez, ayetiyle eskiden günümüze harici zihniyeti mi kastetmiştir?
- Her ne kadar Haricilik İslam'da yok denilse de mutlaka ama mutlaka aşırılık taraftarların İslam'da azımsanmayacak bir tabanı bence var. Yani bizzat ben çevremde radikal 2-3 kişi tanıyorum, acaba İslam'ı biz mi yanlış anlıyoruz, yoksa onlar mı?
- Hangimizin yaşantısı doğru?

Cevap

Değerli kardeşimiz,

İslam her türlü aşırılığı reddeder, istikameti emreder. Onun için her namaz kılan mümin, namazında her gün en azından kırk defa şu mealdeki ayetleri okur:

“(Rabbimiz!) Ancak sana kulluk eder ve yalnız senden yardım dileriz. Bizi sırat-ı müstakime / dosdoğru yola ilet. Nimetine erdirdiklerinin yoluna; gazaba uğramışların yoluna da doğrudan sapmışların yoluna da değil!” (Fatiha, 1/5-7)

Bu dosdoğru yol ve o yolun yolcuları ise, Ehl-i sünnettir ve o yolda gidenlerdir. Bazı Müslümanların bu yolda olduğunu söylemesine rağmen, ona uygun davranmaması, yolun değil, yolcunun hatasıdır.

Haricilik, Hz. Ali'ye kafir diyen bir zihniyettir. Bu açıdan bir Müslüman böyle bir zihniyete sahip olamaz. 

Soruda geçen ayetin meali şöyledir:

“Sizinle savaşanlarla siz de Allah yolunda savaşın, fakat aşırılığa sapmayın; Allah aşırılığa sapanları sevmez." (Bakara, 2/190)

Zemahşerî'nin açıklamasına göre, "Allah yolunda savaşmak" deyimi, "Allah'ın ismini yüceltmek ve O'nun dinini güçlendirmek için cihad etmek" anlamına gelir. (bk. İlgili ayetin tefsiri)

Hicretten önce, şartlar ne olursa olsun, Müslümanların müşriklerle savaşmaları yasaklanmış, onlarla ilişkilerde barışçı yöntemlerin izlenmesi emredilmişti.

Hicretten sonra Müslümanlar kendi devletlerini kurup siyasal bağımsızlıklarına kavuşunca, zamanla ayrıntıları belirlenen bazı şartlara ve kurallara riayet etmeleri kaydıyla, savaşmalarına izin verilmiş ve gerektiğinde emredilmiştir. Bu iznin ilk kez Hac suresinin 39. ayetiyle verildiği anlaşılmaktadır; ancak konumuz olan ayeti de bu çerçevede düşünmek mümkündür. Ayette özellikle savunma amaçlı savaşın emredildiği görülmektedir ve İbn Atıyye'ye göre bu, savaşı emreden ilk ayettir. (İbn Atiyye, ilgili ayetin tefsiri)

Müfessirlerin çoğunun görüşüne göre ayetin "Aşırılığa sapmayın; Allah aşı­rılığa sapanları sevmez." mealindeki bölümü hem haksız saldırıyı hem de başlanmış bir savaşta aşırı gitmeyi, gereksiz kan dökmeyi ve çevreye zarar vermeyi yasaklamaktadır.

Nitekim Zemahşerî, bu ayetin, savaşı başlatmayı yani savaş çıkarmayı yasakladığı gibi, başlamış bir savaşta kadınların, yaşlıların, çocukların ve benzerlerinin öldürülmesini, anlaşmalı bir topluluğa saldırılmasını ve baskın saldırılar düzenlenmesini de yasakladığını ifade etmiştir.

Taberî'nin aktardığı bazı rivayetlerde din adamları ve tek taraflı olarak ateş kesip barış teklifinde bulunanlar da öldürülmesi yasaklananlar İçinde gösterilmiştir. (bk. Taberi, ilgili ayetin tefsiri)

Esasen ayetin "Sizinle savaşanlarla siz de Allah yolunda savaşın." şeklindeki ifadesinden, sadece fiilen savaşa katılanların ve savaşmayı sürdürenlerin öldürülebileceği açıkça anlaşılmaktadır.

İlave bilgi için tıklayınız:

Barışçı Bir Dinin Radikal Grubu: Hariciler.

Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet

Bu içeriği faydalı buldunuz mu?
Yazar:
Sorularla İslamiyet
Kategori:
Okunma sayısı : 10.000+
Yorum yapmak için giriş yapın veya kayıt olun