Zihin felsefesinde fonksiyonalizmi savunmak mümkün mü?

Soru detayı 

- İslama göre zihin felsefesinde Fonksiyonalizm’i savunmak mümkün değil mi?
- Ayet ve hadislere göre yanlış mı? Neden?
- Savunulursa robotlarda bilinç oluşacağı kabullenilmiş olur mu?

Cevap

Değerli kardeşimiz,

Fonksiyonalizme göre, herhangi bir tipteki zihin durumlarını meydana getiren zihnin kendisi değil işlevleridir.

Buna göre zihne giren ve ondan çıkan her türlü uyarıcı ile zihin durumları denilen olgular arasındaki ilişkiler, zihnin mevcudiyetini tanımlar.

Bu yaklaşım, Dekart’ın cogitosunda düşünme fonksiyonu ile zihin arasındaki bağıntıdan yola çıkmakla birlikte, durumlar ve uyaranlar arasındaki ilişki dışında bir zihin dünyasını kabul etmez.

Bilimsel sınırlar içerisinde zihni tanımlamaya çalışan bu yaklaşım, modern felsefedeki özne-nesne ilişkisine odaklanan fenomenalizm ile benzeşir.

Kur'an-ı Kerim, aynı ayetler, deliller ve bilgilerle karşılaştıkları halde Müslüman, mümin, salih, fasık, kâfir, münafık gibi farklı tipleri tanımlar. Dolayısı ile tip özdeşliğini kabul etmez.

Bununla birlikte Kur'an, holistik bir bakış açısı ile insanın yalnızca zihin denilen bilgi işlemciliği ile tanımlamaz. Bunun yanı sıra kalp ve ruhsal sezginin derin algılarına da yer vererek, bütünsel bir yaklaşım sergiler.

Kuran’a göre işlevsellik kendi başına, bağımsız bir eylem değildir. İnsanın tercih özgürlüğünün sonuçlarını tamamlayan ilahi iradeye dayalı yaratma fonksiyonu olmaksızın bir anlamı ve gerçekliği yoktur. 

“Allah, küfürdeki inatları yüzünden onların kalplerine ve kulaklarına mühür vurmuştur. Gözleri üzerine de kalın bir perde gerilmiştir. İşte böyle kimseler için pek büyük bir azap vardır.” (Bakara, 2/7)

“Biz ayetlerimizi hem afakta (dış dünyada), hem kendi nefislerinde onlara göstermekteyiz, (ve göstereceğiz); öyle ki, şüphesiz onun (Kuran’ın ve Resulüllah’ın) Hak olduğu kendilerine açıkça belli olsun... (Hem) her şeyin üzerinde Rabbinin şahit olması yetmez mi?” (Fussilet, 41/53)

Bu ve benzeri pek çok ayette, zihnin işlevsel mahiyetinde ilahi yaratma eylemi olmaksızın bir durumun meydana gelmeyeceği açıklanarak tevhidin gerçekliği pekiştirilir.

Robotik bir bilincin merhamet, fedakârlık, sadakat, kendini yenme, pişmanlık, idealler, dava, gayba iman, gibi insani niteliklerden uzak olacağı ve sadece zekâ işlemcisi olacağı açıktır.


Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet

Yazar:
Sorularla İslamiyet
Kategori: 
Okunma sayısı : 100+