İslamiyet'den önce cahiliye döneminde kadınların giyimi nasıldı?
Değerli kardeşimiz,
Nur suresi, ayet 30:
"Mümin erkeklere şöyle gözlerini (harama bakmaktan) sakınsınlar ve ırzlarını korusunlar. Bu kendileri için çok temiz (bir harekettir). Şüphesiz ki Allah, (kullarının ne) yapacaklarından hakkıyla haberdardır."
Nur suresi ayet 31:
"Mümin kadınlara da söyle gözlerini (harama bakmaktan) sakınsınlar, ırzlarını korusunlar. Ziynetlerini açmasınlar. Bunlardan görünen kısım müstesna başörtülerini, yakalarının üstünü (kapayacak surette) koysunlar. Zinet (mahal)lerini kendi kocalarından yahut kendi babalarından yahut kocalarının babalarından yahut kendi oğullarından yahut kocalarının oğullarından yahut kendi biraderlerinden yahut kendi biraderlerinin oğullarından yahut kardeşlerinin oğullarından yahut kendi kadınlarından yahut kendi ellerindeki memlukelerden yahut erkeklerden yana ihtiyacı olmayan hizmetçilerden yahut henüz kadınların gizli yerlerine muttali olmayan çocuklardan başkasına göstermesinler. Gizleyecekleri ziynetleri bilinsin diye ayaklarını da vurmasınlar. Hepiniz Allah'a tövbe edin ey müminler. Taki korktuğunuzdan emin, umduğunuza nail olasınız."
Ayetlerin Nüzul Sebepleri:
1. İbni Mezdevî, Ali bin Ebi Talib (ra)'ten şöyle rivayet etmiştir:
«Resulullah (sav) zamanında Medine sokaklarında dolaşan bir kadınla bir erkek karşılaştıklarında bakışmışlar. Şeytan bu bakışlardan istifade ederek onların bakışlarını birbirlerini beğenmeye çevirmiş. Adam bir yandan yürüyor, bir yandan da kadına bakıyormuş. Başı hep kadından tarafa çevrili olduğu için önüne çıkan bir duvara çarpmış ve burnu kanamış. Bunun üzerine, «Allah (cc)'a yemin ederim ki gidip Resulullah (sav)'a durumu anlatıncaya kadar burnumun kanını yıkamayacağım.» diye yemin etmiş. Resulullah (sav)'ın yanına gelerek hadiseyi anlattı. Resulullah (sav), «Burnunun duvara çarparak kanaması günahının cezasıdır.» buyurdu. Bunun üzerine, «Mümin erkeklere söyle: Gözlerini (harama bakmaktan) sakınsınlar...» âyeti nazil oldu.» (Süyuti, Dürrül-Mensur, 5/40.)
2. İbni Kesir, Mukatil bin Hayyan'dan, o da Cabir bin Abdullah el-Ensarî'den şöyle rivayet eder:
«Esma binti Mirsed (ra)'in Beni Harise mevkiinde bir hurmalığı vardı. Kadınlar oraya etek giymeden, göğüsleri, saçları ve ayaklarındaki halhalları açık olarak giderlerdi. Esma (ra), «Bu görünüşünüz ne kadar çirkin.» dedi. Bunun üzerine, «Mümin kadınlara da söyle: Gözlerini (harama bakmaktan) sakınsınlar...» âyeti nazil oldu.» (İbni Kesir, Tefsir, 3/283. Süyuti. 5/104.)
Kurtubî, kadınların başörtülerinin yakaları üzerine gelecek şekilde örtünmesi ile ilgili ayeti tefsir ederken şöyle der:
"Tesettür ayeti inmeden önce Müslüman kadınlar, başörtülerini iki omuzları arasından salıverirler, kulakları ve boyunlarıyla göğüslerinin önemli bir kısmı açık kalırdı. Saçlarının da bir bölümü görünürdü. Yüce Allah, ilgili ayetle bu şekil örtünmeyi yasakladı ve başörtülerinin iyice örtecek şekilde bağlanmasını emretti."
"Başörtülerini yakalarının üzerinden bağlasınlar" emri, bir Câhiliye âdetini değiştirmekte, kadınların uygun bir örtüyle başlarını, boyun ve göğüslerini örtmelerini gerekli kılmaktadır. Bu emirden önce kadınların çoğu, eski âdetlerine uyarak başlarına aldıkları örtünün uçlarını omuzlarının arkasına atarlar ve ön tarafı açık bırakırlardı. Hz. Âişe'nin anlattığına göre bu ayet tebliğ edildiğinde camide bulunan kadınlar hemen alt giysilerinden (izar) birer parça yırtarak bunu başörtüsü yapmışlar ve istenen yerleri kapatmışlardı." (Buhârî, "Tefsir", 24/12; Ebû Dâvûd, "Libâs", 30-32) (bk. Diyanet Tefsiri, Kur’an Yolu: IV, 98.)
Cahiliye döneminde Araplar Kâbe'yi çıplak tavaf ederlerdi. Gündüz erkekler, gece kadınlar gelirler, tavaflarını anadan doğma yaparlar ve "İçinde günah işlediğimiz elbiselerimizle tavaf etmeyiz." derlerdi. Diğer yandan İslâm'da her müminin namazını en güzel ve temiz görünüş ve giyim içinde kılması sünnet gereğidir. Ayette şöyle buyurulur:
"Ey Âdemoğulları! Her mescide gelişte zinetinizi giyin." (el-A'râf, 7/31). Ayet, tavafı ve namaz için mescide gelmeyi kapsar. Başka bir ayette gizli yerlerini örtüp koruyan erkeklerle kadınların Allah'ın affına ve büyük bir mükâfata ulaşacakları belirtilir. (bk. el-Ahzâb, 33/35)
Hz. Aişe (r. anhâ) ilk başörtüsü uygulamasını şöyle anlatır:
"Allah ilk muhâcir kadınlara rahmet etsin onlar; 'Baş örtülerini yakalarının üstüne taksınlar...' (en-Nûr, 24/31) ayeti inince etekliklerini kesip bunlardan başörtüsü yaptılar."
Yine Safiyye binti Şeybe şöyle anlatır:
"Biz Âişe ile birlikte idik. Kureyş kadınlarından ve onların üstünlüklerinden söz ettik. Hz. Âîşe dedi ki: Şüphesiz Kureyş kadınlarının birtakım üstünlükleri vardır. Ancak ben, Allah'a yemin olsun ki, Allah'ın kitabını daha çok tasdik eden ve bu kitaba daha kuvvetle inanan Ensar kadınlarından daha faziletlisini görmedim. Nitekim Nûr sûresinde 'Kadınlar başörtülerini yakalarının üstüne taksınlar...' ayeti inince, onların erkekleri bu ayetleri okuyarak eve döndüler. Bu erkekler eşlerine, kız, kız kardeş ve hısımlarına bunları okudular. Bu kadınlardan her biri etek kumaşlarından, Allah'ın kitabını tasdik ve ona iman ederek başörtüsü hazırladılar. Ertesi sabah, Hz. Peygamber (sav)'in arkasında başörtüleriyle sabah namazına durdular. Sanki onların başları üstünde kargalar vardı." (Buharî, Tefsîru Sûre, 29/12; İbn Kesîr, Muhtasar, M. Alî, es-Sâbûnî, 7. Baskı, Beyrut 1402/1981, II, 600).
İlave bilgiler için tıklayınız:
- Hz. Adem’den günümüze kadar gelen peygamberlerin dininde kadının tesettürü nasıldı?
Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet
BENZER SORULAR
- Müslüman kadınlara tesettürün emredilmesi nasıl olmuştur?
- Örtünme (tesettür) ayeti hangi olay nedeniyle inmiştir?
- Büluğ çağına giren ilkokul kız çocuklarını, başörtüsü yasağından dolayı devlet okullarından men edip, eğitimine son vermek doğru bir karar mıdır?
- Tesettürle ilgili ayet ve hadisler nelerdir?
- TESETTÜR
- Peygamberimizin hanımlarına hicab emri, bütün Müslüman kadınlarını da kapsamakta mıdır?
- Tesettür âyeti indirilmeden önce Müslüman kadınların giyimi nasıldı?
- Mahremiyet konusunda yaş sınırı nedir?
- Kadın toplum içinde nasıl davranmalıdır?
- MAHREM