''Müşrikler ancak bir pisliktir.'' (Tevbe, 9/28) ayeti ağır bir hakaret değil midir?

Soru detayı 

- İslamiyet'te kişilerin birbirlerine karşı hakaret etmesi hoş görülmemişken, Allah neden inanmayanlara karşı böyle ağır bir hakaret ediyor?

- Şimdi inanmayan birisi ''Müslümanlar ancak bir pisliktir.'' dese hoş olur mu?

Cevap

Değerli kardeşimiz,

İlgili ayetin meali şöyledir:

“Ey iman edenler! Müşrikler bir pislikten ibarettir. Onun için, bu yıldan sonra Mescid-i Harama yaklaşmasınlar...”(Tevbe, 9/28).

Önce bu ayette söz konusu olan husus, müşriklerin bir cami olan Mescid-i Harama girmelerine yasak getirmektir. O halde, mescid ile onunla uyuşmayan bir durum olarak zikredilen “necis / pislik” kelimesi arasındaki bağlantıya bakmak gerekir. İslam alimleri, bu kelimenin kullanılmasının hikmeti üzerinde durmuş ve farklı yorumlara yer vermişlerdir. Bunları şöyle açıklayabiliriz:

a) Ayetteki “pislik”ten maksat, manevi pislik sayılan cünüplük halidir. Bu durum, müminler için de söz konusudur. Cünüp olan bir mümin de yıkanmadan camiye giremez. Çünkü camiler, insanların Allah’ın huzuruna çıktığı, ona kulluk görevlerini yaptığı mekânlardır. Küçük ve büyük abdestin namaz için farz kılınmasının hikmeti, bu manevi temizliği sağlamaktır. 

Müşriklerin Mescid-i Harama bundan böyle girmelerine izin verilmemesi hususu vurgulanırken, gerekçe olarak onların boy abdesti almadıkları için manen pis olduklarına işaret edilmiştir(krş. Taberi, ilgili ayetin tefsiri)

b) Şirk, Allah’ın sevmediği büyük bir küfür çeşididir.

“Şu kesin ki: Allah Kendisine şirk koşulmasını affetmez, ama dilediği kimse hakkında bunun altındaki diğer günahları affeder. Her kim Allah’a şirk koşarsa, haktan çok uzağa sapmış olur.”(Nisa, 4/116)

mealindeki ayette şirkin Allah katındaki kötü ve çirkin boyutuna vurgu yapılmıştır. Bütün noksanlardan uzak olan Allah’ın Kuddüs isminin kudsiyetine yakışmayan her şey, birer necis ve pislik olarak değerlendirilir. Bu açıdan müşriklerin manevi birer pislik olduklarını belirtmek, Kuddüs isminin bir gereğidir. Ya iman ile temizlenecekler veya pislik damgasını yiyeyeceklerdir(krş. Razi, ilgili ayetin tefsiri).

c) İslam alimlerinin büyük çoğunluğuna göre, kâfirler de Müslümanlar gibi maddi bedenleri itibariyle temizdirler. Şu var ki, bir insan, hem bedeni hem de küçük-büyük abdest itibariyle  temiz olduğu halde, elbisesinin bir parçası/eteği-paçası pisliğe bulaştığı zaman o kimse, bu açıdan pis kabul edilir. Bunun gibi, kâfir ve müşriklerin bedenleri -insan olarak- temiz olmasına rağmen, akıl ve kalplerinin bulaştığı şirk ve küfür pisliğinden ötürü manevi olarak pislenmiş kabul edilir. Ayette, onların bu bulaşık durumlarına dikkat çekilmiştir(krş. Razi, a.g.y).

d) İnsanları her türlü küfür pisliğinden tiksindirip uzaklaştırma adına, bu gibi benzetmeleri yapmak irşad üslubunun bir gereğidir. Çünkü, Allah insanları yarattığı o tertemiz fıtratlarına uygun olarak yaşamlarını, hem dünyada hem ahirette tertemiz bir hayat sürmelerini ister. Oysa, insanlar dünyanın geçici bazı zevkleri için bir temiz fıtratlarını kirlendiriyorlar. İşte bir kısım insanların zevk aldığı küfür ve günahların çirkin yüzünü onlara göstermek için, o çirkin manaları çirkin ve tiksindirici bir sözcük ambalajına koymak hikmetin gereğidir. Örneğin, bazı kimseler, şirk ve küfür manasının gerçek yüzünü, o çirkin yüzünü her zaman görmeyebilir, hatta ondan zevk de alabilir. Onların zevk alınacak bir taraflarının olmadığını en kestirme yoldan duyurmak için, onları “pislik” gibi çirkin bir sözcük ambalajına koymak gerekir. Ta ki bir şok etkisi yapsın. 


Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet