Gözün hain bakışı nedir?

Tarih: 29.04.2022 - 15:47 | Güncelleme:

Soru Detayı

- Ayette gözün hain bakışından sakınmamız isteniyormuş, gözün hain bakışı nedir?

Cevap

Değerli kardeşimiz,

İlgili ayetin meali şöyledir:

“Allah, gözlerin kötü niyetli bakışını ve kalplerin sakladıklarını bilir.” (Mümin, 40/19)

Ayette خَٓائِنَةَ الْاَعْيُنِ - hâinete’l-a’yün” ifadesi geçer. Yani gözlerin ihaneti.

Gözlerin ihaneti ifadesi, Kur'an’ın eşsiz dilinde, gözlerin gizlice harama kayması demektir. Burada nefs-i emmare, birer kudret harikası olan gözleri kendi hesabına kullanıyor. O iki inci tanesini insanlardan gizleyerek harama yönlendiriyor.

Oysa bu esnada gözlerin haram noktaya kayıp gidişini Allah görmektedir. Nefs-i emmare ise, Allah’ın, gözlerin bakışını görüyor olduğunu ya nazara almıyor ya da unutuyor.

İşte Kur'an buna “gözlerin ihaneti” diyor. Bu nefsani ve haram bakış, Peygamber Efendimizin (asm) dilinde “göz zinası” olarak nitelendirilmiştir.  (bk. Buhari, İstizan 12) 

"Gözlerin kötü niyetli bakışı" ifadesinden maksat ise, bakılması helal olmayan şeylere veya helal olmayan şekilde, tarzda bakmak; "kalplerin sakladıkları" ise insanın içinden benimsediği, ancak farklı nedenlerle eylem olarak dışa yansıtmadığı veya yansıtamadığı niyet ve düşünceleridir. (Zemahşeri, ilgili ayetin tefsiri)

Daha çok ahlak kitaplarında, insanın bütün tutum ve davranışları "uzuvların fiilleri ve kalbin fiilleri" diye ikiye ayrılır. Allah'ın ilmi her iki fiil alanını da kuşatmıştır. Hz. Peygamber (asm), amellerini niyetlere göre değerlendirebileceğini (Bahari, İman, 41; Müslim, İmare, 155); bir kimse hayırlı bir iş yapmaya niyet etmekle birlikte, herhangi bir engel yüzünden bunu gerçekleştiremese bile, yine de Allah'ın ona sevap yazacağını bildirmiştir. (Nesai, Kıyâmü'l-leyl, 63; İbn Mâce, İkame, 177)

Buna karşılık insan, içinden bir kötülük yapmayı düşünmek, hatta kesin karar vermekle birlikte, düşünce ve niyetini eyleme dönüştürmezse bundan dolayı günahkâr sayılmaz. (bk. Buhari, Talâk, 11; Müslim, İman, 201, 203, 204)

Hatta İmam Gazali'nin açıklamalarına göre, eğer kötü eylemden vazgeçmenin arkasında Allah korkusu, insan sevgisi, pişmanlık duyup günah işlemekten sakınma gibi olumlu nedenler varsa, iyi bir nedenle ondan vazgeçtiği için sevap bile kazanır.

İffetli olmak, insan onuruna yaraşır temiz ve nezih bir hayat sürmek, müminin en önemli sorumluluklarının başında gelmektedir. Müslüman dil, göz, kulak ve el gibi bütün organlarını İslami edep çerçevesinde kullanır.

İffet zırhını kuşanmış ve hayâ elbisesini giyinmiş müminler gözlerini haramdan korurlar. Rabbimiz Kur'an-ı Kerim’de, bizim her hâlimizden haberdar olduğunu hatırlatarak,

“Mümin erkeklere söyle, gözlerini haramdan sakınsınlar, ırzlarını korusunlar.”,

“Mümin kadınlara da söyle, gözlerini haramdan sakınsınlar, ırzlarını korusunlar.” (bk. Nur, 24/30-31) buyurmuştur.  

Böylece bize bakışlarımızdan da sorumlu olduğumuzu hatırlatmakta, gönlümüze açılan pencerelerimiz olan gözlerimizi edep perdesiyle örtmemizi istemektedir.

İlk bakışta yani tesadüfen görüvermede bir mahzur olmasa da kişinin sonraki bakışlarından mesul olduğunu hatırlatan Peygamber Efendimiz, Hz. Ali’ye hitaben şöyle buyurmuştur:

 “Ey Ali! Bir bakışa ikincisini ekleme! Çünkü ilk bakış affedilmiştir. Sonraki bakışa ise hakkın yoktur.” (Ebu Davud, Nikâh, 42-43)

İlave bilgi için tıklayınız:

Allah neden "zina yapmayın" değil de "zinaya yaklaşmayın" diyor ...

Gözler Nasıl Korunur? (Harama bakma, harama nazar...)

Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet

Bu içeriği faydalı buldunuz mu?
Yazar:
Sorularla İslamiyet
Okunma sayısı : 1.000+
Yorum yapmak için giriş yapın veya kayıt olun