Hayra Çağıran, Kendine Uyanların Sevaplarından Bir O Kadarını Alır
|
|
En Şiddetli Belalar Peygamberlere GelmiştirBela, teklife tabi tutma, deneme ve imtihan etme, ihtibar, demektir (el-Müfredât, s. 61). Sahabeler en büyük belalarla imtihan edilmiş bu imtihanlarda başarılı olmuşlardır. İmtihanın büyüklüğü nisbetinde, elde edilecek derecenin büyüyeceği de açıktır. Çünkü en büyük belalara... |
|
Sahabenin Amel Defteri Kapanmaz
|
|
Allah Yolunda Bir Gün Ribat (Nöbet) Görevi ve ÖnemiBenzer hadis-i şeriflerde Rasulüllah, Allah yolunda nöbetin (ribâtın) öneminden farklı şekillerde söz etmiştir: Selman-ı Farisi (RA) tan rivayet edilen bir başka hadis-i şerifte şöyle buyrulur: “Selman (RA) tan o şöyle dedi: “Ben Rasulullahı şöyle derken duydum: (Allah yolunda)... |
|
Sizin En İyileriniz Zamanımda Yaşayanlarınızdır
|
|
Allah Benim İçin Sahabeleri Seçtiİbn-i Mesuddan Dârekutninin Süneninde geçen bir hadis-i şerifte de şöyle buyrulmaktadır: “Hiç şüphe yok Allah Teala benim için sahabeler seçti (insan etti.) Böylece onları ashabım, damatlarım kayın pederim ve ensarım (yardımcılarım) kıldı. Yakında onları... |
|
Ashabıma Sövenleri Görünce, Allahın Laneti Kötünüz Üzerine Olsun" deyiniz“Ashabıma sövenleri, görürseniz, Allahın Laneti kötünüz üzerine olsun” deyiniz. (Tirmizi İbn-i Ömerden) (Râmûzul-Ehâdîs, s. 47. no: 622, Ayrıca bk. Hayâtus-Sahâbe II, 560-561). |
|
Peygamberimizin Emri "Allahın Kullarını Üzmeyin"Sadece sahabeler açısından değil, islamın genel kuralı bize bütün müslümanların ayıplarının araştırılmamasını yayılmamasını emreder. İslamda genel prensip kötülüğün tecessüsü hoş karşılanmamasıdır. Bir hadis-i şerifte Rasulüllah (SAV): |
|
Ashabımın İyiliklerini AnınızSahabeleri sevmek için onların hatalarını değil, iyiliklerini nazara vermekle ilgili hadis-i şerifler de bulunmaktadır (Bk. Râmûzul-Ehâdis, s.441). Bunlardan biri şöyledir: |
|
Sonraki Sahabeler Uhud Dağı Kadar Altını Sadaka Vermekle Öncekilerin Bir Müddüne UlaşamazlarSahabenin amellerinin sevabının çokluğuna sevap ve fazilete yetişilemiyeceğine dair şu benzer hadisleri de hatırlamak gerekir. Rasulüllah (SAV) Buhari, müslim, İbn-i Hıbban, Beyhaki ve daha birçok kaynakta geçen bir hadis-i şerifinde şöyle buyurur: |