Allaha eziyet edilir mi haşa?

Tarih: 15.09.2025 - 15:43 | Güncelleme:

Soru Detayı

Allah Teâlâ buyuruyor ki: Ademoğlu dehre söverek bana eziyet verir. Halbuki Ben dehrim (yaratanıyım). Böyle bir hadis var mı bilmiyorum ama sizin sitenizde Buhari hadisi olarak geçiyor galiba. Allah’a eziyet mi ediyoruz biz?

Cevap

Değerli kardeşimiz,

Buradaki "eziyet" kelimesi mecazî bir ifadedir. Anlamı:

“İnsanın yaptığı söz ve davranışlar, Allah’ın hoşnut olmayacağı, çirkin ve edepsiz işlerdir.”

Yani:

Kişi dehre (zamana) söverek, aslında farkında olmadan Allah’ın yaratışına dil uzatıyor. 

Zamanı yöneten, gece ve gündüzü yaratan kim?

Allah.

O halde "bu ne biçim zaman!", "kötü talih!", "kahrolası çağ!" gibi ifadeler, aslında Allah’ın takdirine itiraz ve dolaylı hakaret sayılır.

Demek ki, Allah'a eziyet, zahirî manasıyla değildir; O'nun gazabını çekmek, azabının inmesini istemek demektir. Oysa Cenab-ı Hak kullarına hep rahmet ve inayet kapısını açık tutmakta; gazap etmek istememektedir. O'nun gazabına sebep olan bir söz veya davranış mecazi manayla O'na eziyettir.

İşte bu yüzden Allah kudsi hadiste buyurur ki: "Ademoğlu, dehre söverek beni üzüyor. Halbuki ben dehrim. Emir benim elimde. Gece ve gündüzü ben çeviririm." (Buhari, Edeb 101)

Bu hadis-i şerif, insanın Allah'a fiilen eziyet etmesinin mümkün olmadığını, ancak bu ifadenin mecazi bir anlam taşıdığını açıklar. Allah Teala, her türlü noksanlıktan münezzeh (uzak ve yüce) olduğu için, O'na herhangi bir eziyetin ulaşması söz konusu değildir.

Hadiste geçen "üzüyor" veya "eziyet verir" ifadeleri, insanoğlunun dehre (zaman/felek) sövmesinin aslında tevhid inancına aykırı bir davranış olduğunu ve bu durumun Allah'ın hoşnutsuzluğuna sebep olduğunu bildirmek içindir. Şöyle ki:

"Dehre sövmek" ne anlama gelir?

Cahiliye döneminde insanlar, başlarına gelen olumsuzlukları zamandan, felekten veya talihten bilerek onlara hakaret ederlerdi. Oysa hayrı ve şerri yaratan, her şeyi takdir eden yüce Allah'tır. Hoşumuza gitmeyen olayları zamana nisbet etmek, bir nevi şirktir ve tevhid inancını zedeler. Çünkü bu, olayın gerçek failini, yani Allah'ı göz ardı etmektir.

"Ben dehrim" ifadesinin anlamı:

Hadiste Allah'ın "Ben dehrim" buyurması, O'nun zamanın sahibi, geceyi ve gündüzü çeviren, her şeyin mutlak hakimi ve yaratıcısı olduğunu vurgular. Yani dehre isnat edilen tüm işlerin gerçek faili Allah'tır. Bu ifade, zamanın kendisinin bir yaratıcı olmadığını, aksine Allah'ın kudretiyle işlediğini anlatır.

"Beni üzüyor / eziyet verir" ifadesinin açıklaması:

İslam alimleri, Allah'ı üzme tabirini, insanlardan hiçbir eziyetin Allah'a ulaşmayacağı gerçeğinden hareketle şöyle açıklamışlardır: "Bunun manası şudur:

"İnsanlar bazan bana, üzülen kimseleri üzen tabirlerle hitap eder. Halbuki Allah, kendisine eziyet ulaşmasından münezzehtir. Bundan murat, kimden böyle bir ifade sadır olmuş ise kendini Allah'ın gazabına maruz kılar demektir."

Yani bu tür ifadeler, Allah'a karşı bir saygısızlık olup, kişinin kendi zararına işlediği bir günah ve O'nun rızasına aykırı bir davranıştır.

Özetle, Allah'a eziyet etmek haşa mümkün değildir. Hadis-i şerif, insanların zamana veya kadere sövmekle aslında her şeyin yaratıcısı ve idare edicisi olan Allah'ın kudretini inkar etmiş olabileceklerini, bu tür sözlerin tevhid inancına aykırı olduğunu ve kişinin kendisini Allah'ın gazabına maruz bırakabileceğini bildirmektedir.

Bu, Allah'ın kullarına yönelik bir uyarı ve terbiye niteliğindedir.

İslam’da sabır, görevlerini yerine getirmek, rıza ve tevekkül esastır.

Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet

Bu içeriği faydalı buldunuz mu?
Yorum yapmak için giriş yapın veya kayıt olun