Hadislerdeki, kabul edilmez lafzının manası nedir?

Tarih: 17.09.2024 - 19:59 | Güncelleme:

Soru Detayı

Bazı hadislerde Namaz kılmayanın, ana babasına karşı gelenin, bidat ehlinin yerine göre duasının; yerine göre amellerinin, tövbesinin vb kabul olmayacağı buyuruluyor. Bu lafızlar bulunan hadislerde "kabul olmamak" ne demektir? Mutlak mıdır? İstisna olabilir mi? Sevap olmaz mı yoksa az mı olur? Bu tip lafızlar hakkında ne tür izahlar verilmiştir?
Birer örnekle açıklanırsa memnun olurum.

Cevap

Değerli kardeşimiz,

Hadislerde geçen “Kabul edilmez” ibaresinin tek bir manası yoktur. İslam âlimleri bu ifadenin geçtiği hadisleri yorumlarken yerine göre mutlak manada “kabul edilmez” şeklinde bir açıklama yaparlarken bazen sadece “sevabı yoktur”; bazen de “kemâl manada olmamıştır” gibi izahatlar yapmışlardır.

Bunlara örnek vermek gerekirse şu rivayetleri kaydedebiliriz:

Abdullah b. Ömer’den gelen bir rivayete göre Hz. Peygamber: لَا تُقْبَلُ صَلَاةٌ بِغَيْرِ طُهُورٍ، وَلَا صَدَقَةٌ مِنْ ‌غُلُولٍ Abdestsiz namaz kabul edilmez, ganimetten çalınan maldan verilen zekât/sadaka da kabul olunmaz.[1] buyurmuştur.

Hadiste, Allah Teala’nın abdestsiz namazı ve ganimetten çalınan mal ile verilen sadakayı kabul etmediği belirtilmiştir. Namazın şartlarından biri abdest almaktır. Sadaka ve zekât, helal kazançla elde edilmiş maldan verilmelidir.

Bu hadisten anladığımıza göre abdestsiz namaz sahih olmadığı gibi makbul de değildir. Haram yolla elde edilmiş maldan sadaka ve zekât da sahih olmadığı gibi makbul de değildir.

Hadisteki “kabul edilmez” ifadesi mutlak manada kabul olmaz anlamında olup aslî şartları yerine getirilmemiş bir ibadet durumundadır. Direk olarak namazın sıhhat şartlarından ve zekât / sadakanın sıhhat ve kabul olma şartlarından biri yerine getirilmemiştir.[2]

Bazı hadislerde de sahih bir fiilden sonra yani şartlarına riayet edilerek yapılan bir amelle ilgili olarak kabul edilmediği ifade edilmektedir. Yani ibadet, gereği şekilde ve şartlarına göre yerine getirilmiş, ancak onun kabul olmadığına dair bir ifade zikredilmiştir.

Mesela; Hz. Peygamber’in eşlerinden gelen bir rivayette مَنْ أَتَى ‌عَرَّافًا فَسَأَلَهُ عَنْ شَيْءٍ لَمْ تُقْبَلْ لَهُ صَلَاةٌ أَرْبَعِينَ لَيْلَةً Her kim Arrafa (çalınan bir şeyin veya yitiğin yerini haber veren, kâhin vb.) gider, ondan bir şey sorarsa o kimsenin namazı kırk gece kabul olmaz.”[3] buyurmaktadır.

Bilindiği üzere namazın sahih olmasının şartlarından biri arrâf veya kâhine gitmemek değildir. Dolayısıyla namaz ibadeti şartlarına göre yerine getirilmiş ancak kabul edilmemiştir.

İşte bu rivayetteki kabul edilmez ifadesinin manası “sevap verilmez” demektir, yoksa namaz borcu kişinin üzerinden düşmüştür.

Meşhur hadis şarihlerinden Nevevî bu hadisi yorumlarken şunu ifade etmiştir: “Arrâfa bir şey soran kimsenin namazının kabul edilmemesinden murad sevabının yokluğudur. Namazı iade etmesi gerekmez. Nitekim gasbedilen bir yerde namaz kılmak mekruhtur. Fakat kazası icab etmez. Bu hususta ulema müttefiktirler.”[4]

Ayrıca bir kişi içki içerse kırk gün namazı kabul olunmaz gibi benzer rivayetlerde de durum bu şekilde anlaşılmıştır. Yani bu hadiste de içki içenin namazı sahihtir, ancak makbul değildir yani ona sevap verilmez demektir.[5]

Bazı hadislerde de kemal manada sevap alamaz anlamındadır. Rabî b. Enes, dedelerinden, Ebû Musa’yı şöyle derken işittiklerini nakletmiştir: Resulullah:
“Allah, bedeninde halûktan bir eser olan adamın namazını kabul etmez” buyurmuştur.[6]
İslam âlimleri hadisten maksadın, halûk sürünen kişi kadına benzediği için kamil namazın sevabını kaçıracağı anlamında olduğunu söylemişlerdir.”[7]

Neticede hadisleri okurken İslam’ın genel prensipleri doğrultusunda anlamak, yanlış hüküm çıkarmamak için çok önemlidir.

Kaynak:

[1] Müslim, Tahâret, 224. 
[2] İbn Hacer, Fethu’l-Bârî, I, 234.
[3] Müslim, Selâm, 35.
[4] Nevevî, Şerhu Müslim, XIV, 227.
[5] Mervezî, Muhammed b. Nasr, Ta’zimu kadri’s-salât, II, 587.
[6] Ebû Dâvûd, Tereccül, 8.
[7] Müzhirî, el-Mefâtîh şerhu’l-Mesâbîh, V, 46.

Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet

Bu içeriği faydalı buldunuz mu?
Yazar:
Sorularla İslamiyet
Kategori:
Okunma sayısı : 2
Yorum yapmak için giriş yapın veya kayıt olun