Günahında tekrar edene yazıklar olsun sözü hadis midir?
- Aynı günahı tekrar işleyip tövbe edenin durumu ilk tövbe ettiği durum gibi mi olur?
Değerli kardeşimiz,
Evet, bu anlamda şöyle bir hadis rivayeti vardır:
“Merhamet ediniz ki, size de merhamet edilsin. Başkasını affediniz ki, affedilesiniz. Söz dinlemeyenlere yazıklar olsun. Yaptıkları işin kötü olduğunu bile bile onda ısrar edenlere yazıklar olsun.” (Müsned, 2/65, 219)
Bu konuda meşhur olan şöyle bir hadis daha vardır:
“Hiçbir büyük günah, tövbe ve istiğfar edildiği takdirde, büyük kalmaz. Ve hiçbir küçük günah da ısrar edildiği takdirde, küçük kalmaz/büyür.” (Kenzu’l-Ummal; h. no: 10230)
Günahta ısrar etmemenin, hatasını anlayıp ondan vazgeçmenin mükafatını haber veren bir ayet meali:
"Ve bir günah işledikleri veya nefislerine zulmettikleri zaman, Allah'ı anarak günahlarının bağışlanmasını isteyenler, hem de yaptıkları günahta bile bile ısrar etmemiş olanlar. İşte onların mükâfatı, Rablerinden bir mağfiret, ağaçları altından ırmaklar akan cennetlerdir. Orada ebedi olarak kalacaklardır. Güzel amel yapanların mükâfatı ne güzeldir." (Âl-i İmrân, 3/135-136)
Demek ki, bir tövbenin kabul olması, bir günahın affa liyakat kazanması için hiçbir mazeret yokken, o günahta ısrar edilmemesi şartı aranmaktadır. Bir insan sadece nefsini yenemediğini, çevresinin nasıl karşılayacağını bahane ederek bir haramı işlemeye devam ederse ne olur? Bu husustaki bir hadisin meali şöyledir:
"Mü'min bir günah işlediği zaman kalbinde siyah bir nokta belirir. Eğer o günahtan el çeker, Allah'tan günahının affını dilerse, kalbi o siyah noktadan temizlenir. Eğer günaha devam ederse, o siyahlık artar. İşte Kur'ân'da geçen 'günahın kalbi kaplaması' bu mânâdadır." (İbni Mace, Zühd, 29)
Evet, "Her bir günah içinde küfre gidecek bir yol vardır." sözü mühim bir gerçeği dile getiriyor. Şöyle ki, bir günahı işlemeye devam eden insan zamanla o günaha alışır, terk edemez bir hale gelir. Bu alışkanlık onu gün geçtikçe daha büyük manevî tehlikelere sürükler. Günahın uhrevî bir cezasının olmayacağına inanmaya, hattâ Cehennemin bile olmaması gerektiğine kadar gider. Yani kalpte yer tutan o günah tohumu zaman içinde -Allah korusun- yeşillenerek bir zakkum ağacı haline dönüşebilir. (Lem'alar, s. 7; Mesnevî-i Nuriye, s.115)
Böyle bir tehlikeye maruz kalmamak ve şeytanın kinlerine kanmamak için bir an önce tövbeyi icap ettirecek günahı terk ederek insanın kendine çeki düzen vermesi gerekir.
Bununla beraber yine sürçüp kayabiliriz. Böyle bir durum karşısında da hemen akıl ve vicdanımızı harekete geçirerek, “Ben Allah’tan kopmakla bu hâle geldim. Öyle ise, ancak O’na yeniden bağlanmakla bu durumdan kurtulabilirim.” diyerek, Cenab-ı Hak ile olan irtibatımızı kuvvetlendirmeye çalışmalıyız.
İlave bilgi için tıklayınız:
Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet
BENZER SORULAR
- "Kışın oruç tutmak ganimettir. Kış mevsimleri müminin ganimetidir. Gündüzleri kısadır, oruç tutar; geceleri uzundur, ibadet eder." Bu hadisler sahih midir, açıklar mısınız?
- Hz. Musa’ya “Rabbin hiç uyur mu?” şeklinde bir soru sorulmuş mudur?
- Hz. Ali’nin "Kur’an’ı okuyup da anlamayıp, tefekkür edilmeyen kıraatte hayır yoktur.", dediği doğru mudur?
- ''Ahir zamanda iyilik yapan insanlara ahmak denilecek.'' anlamında bir hadis var mı?
- Tövbenin kabul şartları ve tövbe-istiğfar duası hakkında bilgi verir misiniz?
- Peygamber Efendimiz (asm) bazı fiilleri yapanlara lanet ediyor; bu fiilleri yapan kimse bu lanetten nasıl kurtulabilir? Bu kişinin tekrar eski haline dönmesi için ne yapması lazım?..
- Haram yiyen biri namaz kılabilir mi?
- Banka kredisi ile ev satın aldım; bu günahımdan kurtulmak için yapmalıyım?
- Kadın doktorun ameliyat esnasında kollarının açık bulunması caiz mi? Ben yurt dışında tıp fakültesinde ögrenciyim. Ameliyathanelerde kolumuzun örtülü olması bazan sorun oluyor. Bu halde ne yapmam gerekir?
- Abdest ve namaz tüm günahları giderir mi, bu konudaki hadisleri nasıl anlamak gerekir?